Serena tradutor Francês
1,645 parallel translation
8 yaşındayken Serena'yle beraber annemin kıyafetlerini giyer, süslenirdik. Sonunda 18. yaş günüm geldi.
Même s'il semble comme si c'était hier que Serena et moi avions 8 ans et jouions à nous habiller avec les Manolos vintage de ma mère, mon 18ème anniversaire est enfin arrivé.
Erkeklerden anlar derken, kim bu seksi sanatçı Serena?
En parlant de bon goût pour les hommes, comment est l'artiste sexy, Serena?
- Onlara detayları anlat.
- Evite-leur les détails, Serena.
Dün gece seni yaklaşık on kez aradım.
Serena, je t'ai appelé, un truc comme, dix fois hier soir.
Serena, çocuk zor zamanlarından çıkış için girişimde bulunuyor ve her şey çok güzel ama onun, senin alnından başka kızların gözlerini çıkarıp kübizme dönmesi an meselesi.
Serena, un gars qui entre dans sa période bleue, et tout est génial, mais ce n'est qu'une question de temps avant qu'il ne retourne au cubisme et c'est les yeux d'une autre fille qui lui feront sortir les yeux des orbites.
- Serena'nın arkadaşları için her şey kabulümdür.
- Quoi qu'il plaise aux amis de Serena.
Serena, bu Danielle.
Serena, voici Danielle.
Serena'nın da hayatını değiştirebilirdi, Lily'nin hayatını, bütün aileyi.
Ça pourrait aussi changer la vie de Serena, la vie de Lily, de toute leur famille.
Son derece hoş sevgilin nasıl, Serana?
Comment va ton petit ami si mignon, Serena?
Serana, sorun ne?
Serena, qu'est-ce qui ne va pas?
Efsanevi Serena.
La mythique Serena.
Serana, seni yarın göreceğimi sanıyordum.
Serena, je pensais que je te voyais demain.
Serena, senden gerçekten hoşlanıyorum.
Serena, je t'aime vraiment bien.
Serena!
Serena!
Chuck'ın Serena'yla hemen gitmesi gerekiyormuş.
Chuck vient de m'informer que lui et Serena partaient sur le champ.
Nihayet başarısız Dan'den kurtuldun ve ben de eski Serena'ma kavuştum.
Tu es enfin libérée de Sédatif-Dan et j'ai retrouvé ma Serena.
Serena'yı tanıyor musun?
Tu... tu connais Serena?
- Aslında, Serena, bize izin verebilir misin?
En fait, Serena, tu veux bien nous laisser?
- Serena'yla tekrar birliktesin.
Je ne... - Retourner avec Serena.
O bir Serena.
C'est une Serena.
Serena, Georgina'yla yatmasından sonra onu nasıl affedersin?
Serena, comment as-tu pu lui pardonner d'avoir couché avec Georgina? - Quoi?
Hala o, Dan'le Serena birlikte olmalı mı, olmamalı mı başlıklarından birini mi okuyor?
Il ne lit pas encore l'un de ces topics Dan-et-Serena devraient-ils-ou-pas, hein? - La dernière fois que j'ai vérifié, si.
Dan ve Serena cephesinde halkın görüşü nasıl?
Alors, comment va l'opinion publique sur le front Dan et Serena?
Alınma baba ama sen, ben ve Serena yeterince tuhaf olur.
Ouais. Ne le prends pas mal, mais je pense que toi, moi et Serena... C'est déjà assez bizarre.
Hayır, cidden. "Serena Van der Woodsen acil durumda olursa açın" diye bir kutu olduğunu mu sanıyorsun?
Non, sérieux. Tu penses qu'il y a genre une boîte qui dit "Ouvrir en cas - d'urgence de Serena Van Der Woodsen"?
Evet, biliyorum ama Serena Van der Woodsen'la olduğumu unuttum.
Ouais. Je sais, je sais, mais j'ai oublié de dire que j'étais avec Serena Van Der Woodsen.
Çünkü Serena Van Der Woodsen'i kurtarmak için her zaman birileri gelir.
Parce qu'on vient toujours - sauver Serena Van Der Woodsen.
Serena yalnız ve dünyanın tepesindeyken Constance, Van Der Woodsen'ın sarayı olacak mı?
Avec Serena célibataire et au sommet du monde, Constance deviendra-t-elle la maison des Van Der Woodsen?
- Serena ve Dan ayrıldı.
- Serena et Dan ont rompu.
Serena'yı bulmam gerek.
Je dois trouver Serena.
Eminim bu Serena için de kolay değildir.
Je suis sûre que ce n'est pas facile pour Serena non plus.
Serena'dan önce biriyle çıkmaya mı kalkışıyorsun?
Oser avoir un rancard avant Serena?
Amanda, bu Serena.
Hé. Amanda, voici Serena.
- Hayır, Serena bunu yapmazdı.
- Non, Serena ne ferait pas ça.
Örnek olarak, Serena ve Dan eskiden...
- Par exemple, Serena et Dan...
Bak, V. Gitmeliyim. Serena'yla konuşmam gereken bir şey var.
Il faut que j'y aille, V. Il y a ce truc avec Serena.
Serena bunu gerçekten hak etti mi sence?
Tu penses vraiment que Serena mérite d'être traitée comme ça?
- Serena. - Böyle mi başa çıkıyorsun? Arkadaşlarımın önünde beni utandırmak için başka bir kızı mı kullanıyorsun?
Alors c'est comme ça que tu veux la jouer, te servir d'une autre fille pour m'embarrasser devant mes amies?
Serena, bu Jenns.
Serena, voici Jenns,
Gerçek Serena'yı görmek üzeresin.
Tu es sur le point de voir la vraie Serena.
Serena düzgün düşünemiyor.
Serena a le cerveau embrumé.
Serena'yla sinema akşamı yapacaktık ama iptal etti. Ben de düşündüm ki...
Serena et moi devions nous faire une soirée films, mais elle a annulé, alors j'ai pensé...
Onun saçını döken neden Serena olmuyor?
Pourquoi serait-ce à Serena de s'arracher les cheveux?
- Bu Serena Van Der Woodsen'ın sözü değil mi?
- C'est le mantra
Suçu yok.
Serena Van Der Woodsen, hein?
Tekrar hoş geldin, Kraliçe Serena.
Bon retour, Reine Serena.
Önemli mi bilmem ama bunun suçlusunun Serena olmadığını düşünüyorum. Onu çok sert bir şekilde suçlamama rağmen.
Si ça peut compter, je pense que ce n'était pas Serena, même si je le lui ai reproché un peu sévèrement.
- Evde, şey yapıyordum... - Serena!
J'étais à la maison, à m'occuper de...
Serena...
Serena...
- Sakin, Serena.
Déca, Serena.
- Çok klas, Serena.
- C'est classe, Serena.