Seth tradutor Francês
3,117 parallel translation
Detektif Seth Carver.
Je suis flic. Inspecteur Seth Carver, Stups.
Seth bana rehabilitasyona gideceğini söyledi.
Seth m'a dit qu'il allait en désintox.
Anne ve baba, Joel and Julia Seth'i rehabilitasyona yerleştirmem için bana para veriyorlar.
Joel et Julia me prêtent de l'argent pour envoyer Seth en désintox.
Noldu, Seth? Noldu?
- Il s'est passé quoi?
Bu Seth?
C'est Seth?
- Seth için polisleri arayacağım.
- Non... - J'appellerai les flics.
"Güçlü Seth", afişte o kadar havalı durmuyor.
Parce que "Seth le fortiche" ça ne fait pas bien sur une affiche.
Ama "Müstakbel Tutuklu Seth" in bir albenisi var.
Mais "Seth sur-le-point-d'être - condamné"...
Bana yardım edeceksin Seth.
Tu dois m'aider, Seth.
Seth.
C'est Seth.
"Adım Seth, çetenizin üyesi olabilir miyim?"
"Ok, je m'appelle Seth, je peux faire partie de votre bande?"
Sağ ol, Seth.
Merci... Seth.
Ben, Seth. Mesajınızı bırakın.
'C'est Seth, laisse un message.'
Kıskanıyorum diye dedim sanıyor. Asıl, Seth'e kızıyorum.
Je suis pas une espèce de petite pute jalouse et méchante.
Selam.
Je venais déposer ça pour Seth
Yan komşunuzum ben. Seth'e bunu bırakacaktım.
Euh...
Endişelenmem gereken bir şey mi var?
Je dois être inquiet vis-à-vis de Seth?
Seth, yardıma ihtiyacın var.
Seth, tu dois te faire aider.
Seth bir süreliğine Amber'ın dairesinde kalacak.
Seth va habiter chez Amber un petit moment.
Sadece... Seth'i yıllar boyu hayal ettiğim şekilde görmenin yarattığı bir davranıştı.
C'est que... de voir Seth devenir celui dont j'ai toujours rêvé, pendant toutes ces années.
Seth'i görmeye gittiğinde, söyledi değil mi?
Elle a dit que t'es allée voir Seth.
Biliyormusun? - Mm-hmm.
Sarah appelle la désintox tous les jours pour prendre des nouvelles de Seth.
Seth'in yüzünden.
À cause de Seth.
Gerçekten Seth'i çok destekliyorsun, Bu iyi birşey.
C'est vrai, tu aides beaucoup Seth, c'est gentil.
Seth'i desteklemek sence delilik değil mi?
Mais c'est pas débile de l'aider?
Niye Seth'in yanındayım ki?
Pourquoi je l'aide?
Bu yolda Seth varken dibe vurduk. ..
On a déjà vécu ça avec Seth et on a vu où ça nous a menés.
Sağol, ama Seth varken dibe vurmadık,
C'est pas "nous" avons vécu ça.
İnanıyorum ki bunun doğru olmasını istiyorsun. Ama Seth hiç bir zaman senin umduğun gibi değişmeyecek.
Je suis convaincu que tu veux que ce soit vrai, mais je pense pas que Seth puisse changer comme tu l'espères et l'attends.
Demek istediğim, Seth hakkında?
Je dois être inquiet vis-à-vis de Seth?
O zaman Seth Rogeniye, bıyıklı çocuk tacizcisi, ve lezbiyen Justin Bieber.
J'ai Seth Rogaine, un agresseur d'enfants moustachu, et Justin Bieber en lesbienne.
Ups. Senin de Seth ile aranda böyle bir şey olduğunu ve bu konuda bana tavsiye verebileceğini umuyordum.
J'espérais que tu aies fait pareil avec Seth et que tu pourrais me conseiller sur le sujet.
Çok komik, çünkü birazdan ananı motoruma alıp sonra da alaybozanımı... - Selam Seth.
Ça c'est marrant, parce qu'après je vais passer prendre ta mère chérie sur ma moto, et je vais lui foutre ma grosse pétoire dans... – Salut Seth.
Zorla. Değil mi Seth?
Ah non, pas vrai Seth?
Buraya gelmekle aptallık ettin.
C'était de la folie de venir chez moi, Seth.
Senin için yapabileceğim bir şey yok Seth.
Je ne peux rien faire pour toi, Seth.
Seth'in sana uğradığına adım gibi eminim ve bu hususta bir şeyler yapmamız gerekecek.
Mais on est presque sûrs que Seth t'a rendu visite ou va le faire, – et c'est un gros problème.
Arkadaşım Seth mi?
Mon copain? Seth.
Eğer kendine sorarsan eğer kendine, sahip olduğun şey için kimi feda edeceğini sorarsan Seth'in ilk aklına gelecek kişi olduğunu görürsün.
Maintenant, il faut te poser la question suivante : Qui suis-je prêt à sacrifier pour tout ce que je possède? Et Seth sortirait probablement gagnant de ce tirage au sort.
Ya onu ele verirsin ya da zulanın yarısını.
Tu livres Seth, ou j'veux la moitié du fric caché.
Seth için gümüşlerinden öylece vazgeçecek misin?
Es-tu prêt à balancer ton argent par la fenêtre... pour Seth?
Evet, o gece Seth anlatmıştı.
Seth en a parlé... ce soir-là.
Seth Carver hakkında düşünüyordum,
Je pense à Seth Carver.
Seth, yardıma ihtiyacın var.
Tu dois te faire aider.
Onlar Seth'in.
- À Seth.
Seth, gitmelisin.
Seth, tu dois t'en aller d'ici.
Kız bir zombi ve seni öldürecek Seth!
C'est un zombie et elle va te tuer, Seth!
Muhtemelen Seth'in rehabilitasyonda, olmasından kayışı korpardın.
La cure de Seth et le reste. Ça va comment?
Seth'i ziyarete gideceğim.
Je vais voir Seth.
Seth.
Seth.
- Seth mi?
– Seth?