Severine tradutor Francês
42 parallel translation
- Merhaba, Séverine.
Bonjour, ma petite Severine!
- Tekrar geri gelecek misin, Séverine?
Vous reviendrez, Severine?
Size göstermek istedim. - Severine'nin peruğu.
J'ai voulu vous la montrer.
Severine ile Alphonse ölüyor.
On voit Séverine et Alphonse, je vais les tuer.
Severine mi?
Qui manque-t-il?
Severine hiç roşlara gelmez. Öyle mi?
Elle vient jamais aux rushs.
Madame Severine'e buket.
- C'est le bouquet pour Madame Séverine.
Severine partneri olduğumu biliyor mu?
Séverine est au courant que je suis son partenaire?
Severine'nin roşundan bahsettiniz?
Vous avez parlé des rushs avec Séverine?
Severine hazır mıyız?
Séverine, nous sommes prêts.
Yer olarak burası iyi mi Severine?
Bon, là, Séverine, ça va comme emplacement?
Önemli değil Severine.
- C'est la 1 ère fois... - C'est pas grave, Séverine.
Madam Severine Odile'i istiyor.
Madame Séverine réclame Odile au maquillage.
Severine siz dinlenebilirsiniz.
- Vous pouvez vous reposer, Séverine. - Odile, viens ici.
Severine ltalya'ya ve Julie'e gidiyor.
Séverine s'en va cette nuit en ltalie, et puis Julie.
Haydi misojinler, Severine'e yaklaşalım.
Allez, on se rapproche de Séverine.
Severine olağanüstü bir kadın.
C'est une femme extraordinaire, Séverine.
Herhalde Severine...
Séverine est...
Merhaba, ben Severine.
Mme Mylène? C'est Séverine.
Severine?
Séverine?
Yanlış numara bayım, burada Severine diye biri yok.
Il n'y a pas de Séverine ici.
Severine. Bay Bond...
Séverine.
Séverine. Çıktın mı işten?
Séverine.
Roubaud!
Tiens, Roubaud! Et Séverine?
Séverine nasıl? Umarım hasta değildir.
elle n'est pas malade au moins?
Merhaba, Séverine.
Bonjour, Séverine.
Séverine?
Séverine? je sais pas!
Demek ismi bu.
elle s'appelle Séverine?
Hoşça kal, Séverine.
Au revoir, Séverine.
Lütfen affet beni, Séverine.
Je vous demande pardon, Sèverine.
Bence burada kalmamalısın.
Dites-moi, Séverine, je sais pas, mais... Vous ne pouvez pas rester ici.
Anlıyorum, Séverine.
je vous comprends, Séverine.
Severa, tüfeğimi getir!
Séverine, mon fusil!
Severa, tüfeğim!
Séverine, mon fusil!
- Bu ne ki? - Peruk.
C'est la perruque de Séverine.
- Severine'in peruğu. Açık renkli değil mi?
Celle-là est un peu trop claire, non?
Dikkat, başla Severine.
Allons-y Séverine.
Önemli değil, hatalı başladın.
C'est pas grave, Séverine, faux départ.
- Önemli değil Severine.
- C'est pas grave Séverine.
Bayan Séphine odasında yok.
Mme Séverine n'est pas dans sa chambre.
Sévrine George ve Lucina'yı alacak, zaten çocuklara deli olur.
- Oui. - Georges-Étienne puis Lucina chez Séverine... Tu sais comment elle aime les enfants?
- Lucina ve George'u almamız lazım.
Dépêche! Il faut aller chercher Lucina puis Georges-Étienne chez Séverine.