Stockholm tradutor Francês
448 parallel translation
Beyefendi, Stockholm Sarayı'nı bilir misiniz?
Messire, connaissez-vous la cour à Stockholm?
Stockholm'e kadar beraber gitmemiz mümkün değil mi?
Si vous pouviez m'accompagner à Stockholm... Est-ce impossible?
Stockholm'de buluşacağımıza söz veriyor musun?
Nous retrouverons-nous à Stockholm?
Stockholm'da mecburi bulunacağımız iki saati nasıl geçireceğimizi kara kara düşünüyordum.
Je me suis demandé où aller pendant notre arrêt à Stockholm.
Ben de kaçtım Stockholm'da yakalanana dek.
Après, je me suis évadée et je suis partie pour Stockholm. Ils m'ont reprise pour la deuxième fois.
- Roma, Viyana, Kopenhag, Stuttgart, sonra da Amerika.
Rome, Vienne, Stockholm, l'Amérique et l'an prochain :
Stockholm'deki gece hayatıyla alakalı haber hazırlıyorum da. - Sorularıma cevap verirsin diye düşündüm.
Je compte écrire un article sur la vie nocturne à Stockholm.
"Böylece evdeki kalabalıktan kaçmış oluruz." diyen sendin.
"et on évitera la cohue à stockholm."
Stockholm'den ayrılmadan hemen önce Peter'a rastladım..
J'ai rencontré peter juste avant de quitter stockholm.
Gullan'ın beni hamamda görmüş olduğunu söyledi. Stockholm'deki en güzel göğüslerin bende olduğunu düşünüyormuş.
Il paraît que gullan m'a vue au sauna et a dit que j'avais les plus beaux seins de la ville!
Sence biz Stockholm'e varana kadar eteğim tamamen buruşur mu?
Ma jupe sera très froissée en arrivant à stockholm?
Stockholm'e sevgiler!
Saluez stockholm pour nous.
Sonraki durak : Stockholm Merkez!
Prochain arrêt, Stockholm.
Ne dersen de, şehri tekrar görmek heyecan verici.
Ah, Stockholm!
Büyük büyükbabam gibi Stockholm'de 93 yaşında öleceğim.
Je mourrai à Stockholm comme mon bisaïeul, à 93 ans.
Saat 6'da Stockholm'a hareket edecek olan uçağın tüm yolcuları lütfen yolcu salonuna.
. les passagers du vol AMC pour Stockholm, présentez vous à salle d'embarquement
Saat 6 Stockholm uçağının tüm yolcuları..
- Oui Les passagers du vol AMC pour Stockholm,
Bu da Stockholm'deki bir hikaye. Orda da ikiz kardeşler var.
Il y a eu un épisode à Stockholm, avec des soeurs jumelles...
Yanlız bir kez onları alması için uçağımı gönderdim. Stockholm'de buluştuk.
J'ai envoyé mon avion pour qu'ils me rejoignent à Stockholm.
Ya da Stockholm'den ikizleri getirin.
Faites venir les jumelles de Stockholm.
Stockholm mü?
Vous appelez de Stockholm?
Özür dilerim, Stockholm'den birkaç arkadaşım gelmiş.
Désolé. Des amis viennent d'arriver de Stockholm.
Ziyaret için Stockholm'deydim.
J'étais à Stockholm.
Stockholm Şatosu, 14 Temmuz 1846.
Château de Stockholm, le 14 juillet de l'an 1846. Le chef du protocole.
Bunu, Stokholm'daki Profesör Goetaborg'a bildireceğim.
Je vais écrire au professeur Goetaborg de Stockholm.
Stockholm'dan gönderilen bir mektubun, İngiltere'ye varması ne kadar sürer?
Combien de temps une lettre met-elle à arriver de Stockholm?
Stockholm'dan Profesör Goetaborg.
Au professeur Goetaborg de Stockholm.
Stockholm'den.
Ça vient de Stockholm!
Kötü haber mi efendim? Şok oldum. Stockholm Üniversitesi Profesör Goetaborg'un, İsveç'te ortadan kaybolduğunu bildirmiş.
L'université de Stockholm m'informe que le professeur Goetaborg a disparu de Suède.
İşte Stockholm'den saygı değer meslektaşın.
- Votre cher collègue de Stockholm.
Stockholm'den Profesör Goetaborg burada kalıyor - -
Je crois que le professeur Goetaborg de Stockholm loge ici. C'est un ami. - Un ami?
10 gün önce, Stockholm'deki limanda espriler yapıyordu.
Il y a dix jours, il plaisantait à l'embarcadère de Stockholm.
Bu geceki trenle Londra'ya, sonra da Stockholm'a gideceğim.
Je prends le train de nuit pour Londres, puis je rentre à Stockholm.
Stockholm ile Copenhagen'de yerimizi çoktan ayırtmıştı sanırım.
Il avait déjà pris nos billets pour Stockholm et Copenhague.
Ayni Stokholm gibi.
C'est comme Stockholm.
Önce Stockholm'ü aramalısınız.
Vous devez appeler Stockholm.
- Babamın Stockholm'de hediye almayı akıl ettiğine bahse girerim.
J'ai exactement le même. Je parie qu'il n'y a pas pensé avant Stockholm.
Bu gece Stockholm'e gidiyorum.
Je pars ce soir pour Stockholm.
Son gösteri, veda yemeği, son kez mercimeği fırına vermeler ve yarın Stockholm uçağındasın.
... Ballet de clôture, souper d'adieu, dernière galipette. et demain, tu prends l'avion pour Stockholm. Eh ben!
Bu iki yıl önce Stockholm'de çekildi.
C'était à Stockholm, il y a deux ans.
Bunun için Paris, Roma ve Stockholm'u aradım.
J'ai dû appeler Paris, Rome et Stockholm.
Ama ben de senin için önemliyim. Neden ben de Stockholm'e gelemiyorum?
Mais pourquoi n'irais-je pas à Stockholm?
- Armstrong'un Stockholm uçuşu kaçta?
Quand le Prof. Armstrong part-il pour Stockholm?
Ona Stockholm'le ilgili hikayeyi uydurdum ama sanırım elime yüzüme bulaştırdım.
Je lui ai raconté que j'allais à Stockholm.
Stockholm'de, hatırladın mı?
Tu te souviens, à Stockholm?
Belki Stockholm'a giderim.
On ira peut-être à Stockholm.
Sonunda Stockholm'den beklediği mektubu aldı.
Il a sa lettre de Stockholm.
En azından öyle bir yer var.
J'ai une coupure d'un journal de Stockholm.
Stockholm'daki gazetelerden birinde bir makale vardı,... Reykjavik'den gelen bir rapor.
Une dépêche de Reykjavik.
Stockholm'e gitmem gerekiyor.
Je dois aller à Stockholm.
Ama Stockholm'a değil, efendim.
Mais pas pour Stockholm.