English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ S ] / Suzanne

Suzanne tradutor Francês

1,057 parallel translation
Suzanne karı sevici.
Suzanne lèche des chattes!
Onun adı da Suzanne!
Nulle autre que Suzanne!
- İsminiz neydi?
- C'est quoi ton nom, déjà? - Suzanne.
- Suzanne. P. Green'i arayın, temsilcimdir.
Appelez Pamela Green, mon agent.
- İyi bir iş için kullanıldılar.
Enfin Suzanne, c'était pour la bonne cause.
Ablam verdi.
C'est ma sœur qui nous l'a donné, Suzanne.
Eğer öyleyse, ben sana çiroz güvercin derim, öyle değilse de, sen bana Susan dersin.
Vous tournicotez comme... comme un tournicotillon... Vous êtes une poule mouillée ou alors je m'appelle Suzanne.
Örneğin, dostum Susan gibi.
Ma copine Suzanne, par exemple.
Pekala, Susan, işte bu gelecek.
Suzanne, ça, c'est l'avenir.
Bu da Suzanne.
Voilà Suzanne.
Suzanne Pleshette.
Suzanne Pleshette.
Yapamayacağız Suzanne, hepimizin bir kerede sığabileceği bir aynaya ihtiyacımız var.
J'ai peur que non, Suzanne, il nous en faut un dans lequel on peut regarder tous ensemble.
Teşekkürler Suzanne.
Merci, Suzanne.
Suzanne.
Suzanne?
Suzanne?
Suzanne?
Suzanne, ışıklar.
Suzanne, les lumieres.
Bir bebek kadar şirinsin, Suzanne ama sen ve arkadaşın Ang, benim için çok garipsiniz.
Tu es un joli brin de fille, Suzanne, mais toi et ta copine, Ang, vous etes un poil trop tordues pour moi.
- Kahretsin, Suzanne, makyajın güzel.
Bon sang, Suzanne, ton maquillage est tres bien.
- Pardon, siz Suzanne Dayton mısınız? - Neler oluyor?
Suzanne Dayton?
Merhaba, Susanne.
- Bonjour, Suzanne.
Susanne.
Suzanne...
- Susan, bana mı?
- Suzanne, c'est pour moi?
- Susan'la aynı şeyleri yapıyorsun. - Hayır!
- Tu fais presque pareil que Suzanne.
- İyi geceler, Susan.
- Bonne nuit Suzanne.
- Günaydın, Susan.
- Bonjour Suzanne.
- Kendine iyi bak, Susan.
- Prenez soin de vous Suzanne.
Dinle, Susan, bir işin ortasındayım.
Suzanne, écoutez, vous tombez mal, je suis occupé.
Susan burada!
Suzanne est là.
Uğradığın için teşekkürler, Susan.
Merci d'être venue Suzanne.
- Uh, Susan, bırak da önce arabayı durdurayım!
- Suzanne, laissez-moi couper le moteur.
Suzanne.
Suzanne.
Evet arkadaşlar, gitmeden önce, sizlere aramıza yeni katılan Suzanne'i tanıştırmak istiyorum, uyuşturucu tedavisinden yeni çıktı.
Avant de partir, je vais vous présenter... Suzanne, qui sort de désintoxication.
Merhaba, Suzanne, ve hoşgeldin.
Salut, Suzanne. Bienvenue.
Suzanne, seninle konuşabilir miyim?
Suzanne, je peux te parler?
- Pardon, Suzanne. Annenle tanışabilir miyim?
- Excuse-moi... tu me présentes ta mère?
Suzanne sizden çok bahsetti.
Suzanne m'a tellement parlé de vous.
Çiçekler sana, Suzanne.
Des fleurs pour toi, Suzanne.
Ben Suzanne, amacım, sıkılmak.
Moi, je suis programmée pour vivre un calvaire.
Suzanne, bu bay benim temsilcim, Rob Sonnenfeld.
Suzanne, voici mon agent, Rob Sonnenfeld.
- Selam. Suzanne.
- Salut, Suzanne.
Bunu söyleme, şaka bile olsa, Suzanne.
Faut pas dire ça, même pour rire.
Bir şarkı söyle, Suzanne.
Une chanson!
- Suzanne.
- Suzanne.
Suzanne'e gelmiştim.
Je viens chercher Suzanne.
Jack. Ben Suzanne'in annesiyim.
Moi, je suis sa mère.
Uzun zamandır mı tanıyorsun?
Vous connaissez bien Suzanne?
Bu da Suzanne'ın arkadaşı Jim.
C'est Jim, le copain de Suzanne.
Suzanne, nasıl oldu da aramız bu kadar açıldı?
Comment sommes-nous devenues des étrangères?
Suzanne, bu editörümüz, Phil Hartley ve ses editörü, Elliot Morse.
Je te présente notre monteur, Phil Hartley... et notre monteur son, Elliot Morse.
- Suzanne'a bir kola getirebilir misin?
- Tu apportes un coca á Suzanne?
" Sabah dersleri için Suzanne'i hoş görün.
Tu disais : " Suzanne ne viendra pas ce matin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]