English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ T ] / Tiramisu

Tiramisu tradutor Francês

83 parallel translation
Tiramisu.
Tiramisu.
O yüze sahip olduğunu gördükçe tiramisumu çıkartmaktan korkuyorum. Beni düşün. Bu burun.
j'ai peur que mon tiramisu remonte... ce menton ridicule!
Bu tiramisu ( peynirli kakaolu kek ) mükemmel.
Ce tiramisu est... excellent.
Daha fazla Büyükanne tiramisu'su.
Le tiramisu de sa grand-mère.
İki espresso ve bir tiramisu sonra Sean'ın, üç erkek kardeşin en küçüğü olduğunu kendi yatırım şirketi olduğunu ve daha yeni aldığı bir daireye taşınmak üzere olduğunu öğrendim.
Deux express et un tiramisu plus tard... je savais que Sean était le cadet de trois frères... avait sa maison de placement... et se préparait à s'installer dans un condo qu'il venait d'acheter.
Siz bunu sorarken, sadece bir iyilik, burada oturup bu güzel tiramisunun keyfini çıkaracağım.
Pendant que tu me demandes un seul service, je mangerai ce tiramisu.
Yaptığım bir iş için bana ödeme yapmayı reddettiğinde ona strikninli içki konulmuş tiramisu hazırladım.
Quand il a refusé de me payer, j'ai préparé un tiramisu relevé à la strychnine.
Nick'inkini de öde. Tiramisu yedi.
Vous avez pris un tiramisu.
Bir tiremusu. İki çatal ve bir paket köfte.
Un tiramisu avec deux fourchettes
- Çünkü tiremisu o kadar güzel ki eğer kutlama berbat geçiyor olsaydı, bu kesinlikle durumu kurtarırdı.
- Parce que ce tiramisu est si bon que même si l'anniversaire était tout à fait raté, il le sauverait.
Yatakta uzanmış, kriket maçı izlerken, kocaman bir kaşıkla tiramisu yiyor olacak.
II va regarder le match en se goinfrant de tiramisu.
Ben sana bir şey sorabilir miyim?
J'en ai une pour toi. Pourquoi n'y a-t-il pas de tiramisu dans ta bouche?
- Hayır, o tiramisu.
- C'est du tiramisu.
Tiramisu almak için kafeye uğradım.
J'ai pris un tiramisu à notre café.
Hadi, yukarı çıkıp biraz tiramisu yiyelim.
Alors, montons et allons manger du tiramisu.
Tiramisu, çikolatalı pasta, tortoni... bence her birinden bir tane.
J'ai tiramisu... Gâteau au chocolat, tortoni... Vous savez, je pense un de chaque!
Evet, bir tiramisu, 2 kaşık.
Ouais, un tiramisu, deux cuillères! J'ai peur qu'elle aille faire quelque chose de dingue!
Eğer tiramisu seviyorsanız, ufak bir İtalyan yer keşfettik.
Vous savez, si vous aimez le tiramisu, on a déniché ce petit endroit Italien...
Biz tiramisu yu seviyoruz diyecektim sadece.
Je disais juste qu'on adorait le tiramisu.
Ben çılgınım, sen çılgınsın. ... tiramisu için.
Je suis folle et tu es fou... de tiramisu.
Tiramisu'yu seviyoruz.
On adore le tiramisu.
Tiramisu'yu seviyoruz.
On aime le tiramisu?
Gerçekten bir grup aktivitesi değil mi? Tiramisu'yu sevmek?
C'est pas vraiment une activité de groupe... d'adorer le tiramisu.
Şuradaki, Tiramisu mu?
C'est du Tiramisu sur le chariot?
Tatlı için Tiramisu yaptım.
J'ai du tiramisu en dessert.
- Tiramisu ister misin?
- Un tiramisu?
Şöyle söyleyeyim, bir keresinde beyaz çikolatalı tiramisum için...
Un exemple. Il a appelé mon tiramisu au chocolat blanc "le gâteau de culs".
- Tiramisumu daha denemedin.
Goûte mon tiramisu.
İtalyanca'da "Tiramisu" "Tanrıların yemeği" anlamına gelir.
En italien, tiramisu signifie "nourriture des dieux".
- Biraz da tiramisu.
Et un tiramisu.
Helena gerçekten onlara muzlu split ve tiramisu mu söyleyeceksin?
Helena, tu vas vraiment leur commander un tiramisu et un banana split?
Ne, tiramisu mu?
C'est quoi?
Ooh, tiramisulu olanı denesem?
Je peux goûter au tiramisu?
Oranın müdürünü ayarlayıp kapatmıştım lokantayı, en sevdiğin yemeği yaptırtmıştım. Violinli adamı ayarladım.
J'ai payé le manager pour que le restaurant soit vide, qu'ils fassent ton tiramisu favori, le vieux avec le violon...
Sana tiramisu getirdim.
Je t'ai ramené du tiramisu.
Affedersin, tiramisu yiyordum.
Je mange du tiramisu.
Taco grande to mét yui. Evet.
Tiramisu... de vous rencontrer!
- Evet tiramisu.
C'était du tiramisu.
Birlikte tiramisu yedik, hepsi bu kadar.
On a mangé un tiramisu ensemble, et c'est tout.
Aile yadigârıydı.
Et pour Madame, un tiramisu.
Tiramisuyu deneyen tüm tanıdıklarım bağımlısı oldu.
Tout ceux qui essayent le tiramisu en deviennent accro.
Gino'nun kafesinde hiç tiramisu yedin mi?
Vous avez déjà goûté au tiramisu de la Trattoria Gino?
Tiramisu, Gino'nun kafesi ıslak pandispanya keki?
- Tiramisu, Trattoria Gino. Des boudoirs trempés dans du rhum.
- Ama Dr. Stark, ya ağrısı- -
- Mais si sa douleur... - Tiramisu.
Tiramisudan nefret ederim.
Je hais le tiramisu.
Mevsim salata, biftek, patates kızartması havuç, bezelye püresi üç dilim tereyağlı ekmek ve tiramisu.
De la salade composee, du rosbif, des frites, des carottes, petits pois, 3 tranches de pain et un tiramisu.
Tiramisu.
Du tiramisu.
Niye ağzında hiç tiramisu yok?
Marie...
Çok severim.
Un tiramisu?
Tiramisu nasıl?
Plein de monde!
- Tiramisu?
- Un tiramisu?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]