Tonto tradutor Francês
110 parallel translation
Tonto yolcuları.
Pour Tonto, descendez!
Hala Tonto'ya dönebiliriz.
Retournons à Tonto.
Sence ne hisseder, mezarlıkta Tonto'yu gördüğü zaman?
Que va-t-elle penser en voyant... Tonto au cimetière?
Kim olduğunu sanıyorsun? Tonto mu?
Tu te crois où, chez les Indiens?
Zamanı gelmişti, Tonto!
Il était temps, peau rouge.
Şimdi, sen ve Tonto yarın sabah tam sekizde burada olun!
Alors toi et ton acolyte, vous serez ici demain à huit heures.
Hey Tonto, sana kaybolmanı söylemiştim.
Hé, le guignol! Je t'ai dit de te casser.
Beş serseri ve Tonto.
Cinq crapules et Tonto.
Ne yapacaksın ki Tonto?
Je veux dire, qu'est-ce que tu vas faire, Tonto?
Ölmek mi istiyorsun Tonto?
Tu veux mourir, Tonto?
Beni öldürmeliydin Tonto.
Tu aurais dû me tuer, Tonto.
... zamanda yolculuk yaparak yanlış giden şeyleri düzelten, bir nevi Maskeli Süvariyim üstelik maske takmama gerek de yok.
Une sorte de Cavalier Solitaire avec Al pour Tonto... et je n'ai même pas besoin de masque.
Neyse, işte buradayım, Al ile birlikte zamanda yolculuk yaparak yanlış giden şeyleri düzelten, bir nevi Maskeli Süvariyim üstelik maske takmama gerek de yok.
Bref, je me promène à travers le temps... réparant les erreurs du passé... Une sorte de Cavalier Solitaire avec Al pour Tonto... et je n'ai même pas besoin de masque.
Neyse, işte buradayım, zamanda yolculuk yaparak Al ile birlikte, yanlış giden şeyleri düzelten, bir nevi Maskeli Süvariyim üstelik maske takmama gerek de yok.
Bref, je me promène à travers le temps... réparant les erreurs du passé... Une sorte de Cavalier Solitaire avec Al pour Tonto... et je n'ai même pas besoin de masque.
Neyse, işte buradayım, Al ile birlikte..... zamanda yolculuk yaparak yanlış giden şeyleri düzelten, bir nevi Maskeli Süvariyim..
Bref, je me promène à travers le temps... réparant les erreurs du passé... Une sorte de Cavalier Solitaire avec Al pour Tonto... et je n'ai même pas besoin de masque.
Batıdan, bir toz bulutu içinden, yürekten bir "Haydi Silver!" ile Maskeli Süvari ve sadık Kızılderili dostu Tonto geliyor.
Du Far West, d'un nuage de poussière... surgit le justicier solitaire, accompagné de son fidèle Tonto.
Şu Tonto'yu yakalayıp, buradan gidelim.
Coinçons cet enfoiré et tirons-nous.
Ben Tonto, aşağıdan.
C'est Τonto, en bas.
O pis nefesiyle Tonto başımın etini yiyor.
Ce pue-le-poisson me les brise. Me touche pas.
Bu girişi kız kardeşinin bekareti gibi korumanı istiyorum Tonto.
Protège l'entrée comme si c'était le berlingot de ta soeur.
Buradan sen sorumlusun Tonto.
Tu es responsable.
Ne haber Tonto?
Qu'est ce que j'avais dit! ?
Elveda, Tonto.
Au revoir, Tonto.
Lone Rangee'la Tonto * gibisiniz.
On dirait l'histoire du Justicier Solitaire et de Tonto.
Yoo, daha çok Tonto ile Tonto gibiyiz.
On est plutôt Tonto et Tonto.
Çok uzak sayılır, Tonto bile daha yakın kuzen.
Un cousin encore plus lointain que Géronimo.
- Ben de Tonto'yum, çünkü ben de geliyorum.
- Le Justicier Solitaire. - Et moi Tonto, car je vais venir.
Tonto, çizmelerim, Tonto!
Tonto, mes bottes, Tonto!
Kendini mi vereceksin, Tonto?
Tu veux te retrouver en taule?
- Sakın Tonto'ya söyleme.
- Pas un mot a Tonto.
Lone Ranger ve Tonto.
Le cow-boy solitaire et Tonto.
Çok fazla havalanmadan önce, Tonto, sana bir şey hatırlatmamın görevim olduğunu düşünüyorum.
Avant de trop te monter la tête, mon vieux, il est de mon devoir de te rappeler quelque chose.
Arkadaşlarınız sizinle kovboyculuk oynamazken hep sizin yanınızda olan kimdi?
Quand tous les autres enfants... ne voulaient pas jouer au Lone Ranger, qui a toujours été votre Tonto?
Maskeli Süvari'nin Tonto'su vardı. Bir gerzeğin de George'u var.
Tout comme Zorro a son Bernardo, quelqu'un a son George.
kalk koltuğumdan, Tonto
Hors de mon fauteuil, Tonto!
Tonto, ballparkta, ama Tarzan...
Tonto, pas de problème. Mais Tarzan!
En az Tonto kadar gay.
Il est super homo.
Tonto muydu?
Tonto?
Tonto ya da Robin gibi.
Comme Tonto ou Robin.
- Malibu. Pronto, Tonto.
- A Malibu, fissa.
O Lone Ranger gibi, ben de Tonto.
Il est Lucky Luke, je suis Jolly Jumper. *
Ama bizdekii bağ geçmişteki Lone Ranger ve Tonto ve Bonto gibi değil.
Ce ne peut pas être Lucky Luke, plus Jolly Jumper, plus Rantamplan.
Lone Ranger ve Tonto, senin kıçını arabadan attı. Sana ne dediler?
Quand le cow-boy et le métèque t'ont coincé, ils t'ont dit quoi?
Niye Tonto ve Maskeli Süvari gibi giyinmişler?
Pourquoi sont-ils habillés à la Zorro?
Bir saniye dur, Tonto *.
Une seconde, gros bêta.
Tabi tabi. Maskeli Süvari'nin de Tonto'su yoktu.
Oui, et le Lone Ranger n'en pinçait pas pour Tonto.
Tonto...
Tonto...
Anlıyor musun? Yani, Tonto stüdyo, maskeli süvari gibi.
Je suis un Indien et le studio, c'est la cavalerie.
- Hangi arada benden fazla yaşlandın?
Hé, Tonto, depuis quand tu es plus vieille que moi?
- Git al onu Tom.
- Vas-y, Tonto.
Bana bişey lazım değil, Tonto.
Rien pour moi, Tonto.