Twinkies tradutor Francês
82 parallel translation
Twinkies getirdim. İsteyen var mı?
J'ai apporté des gâteaux.
Şarap ile Twinkies mi?
Des gâteaux et du vin?
Cengizan şekerlemeleri çok tatlı olmalarından dolayı çok seviyor.
Genghis aime les'Twinkies'à cause de l'excellent sous-poudrage de sucre.
Bana Twinkies alsana.
Amène-moi des gâteaux.
Twinkies.
Des gâteaux.
Twinkies var mı?
Vous avez des gâteaux?
Twinkies'in ( içi kremalı kek ) pişirilmemiş olduğunu biliyor muydun?
Les Twinkies ne sont pas cuits.
Özür dilerim, Twinkies'ini mi ezdim yoksa?
Pardon, j'ai écrasé tes Twinkies?
Bay Kowchevski, Alan Twinkies'imi ezdi.
M. Kowchevski, Alan a écrasé mes Twinkies.
Her zamanki gibi. Kahve ve şeker.
Comme d'hab': café et Twinkies.
Gofret mi yürüttün?
T'as des Twinkies?
Küçük keklere ne dersin?
Plutôt des Twinkies.
- Twinkies kadar iğrenç değil.
- C'est mieux que ces gâteaux.
- Ve biraz Twinkies.
- Et des petits gâteaux.
Yedikleri herşey aynıydı.
Tout ce qu'il a mangé c'était des twinkies.
Onlara yeşil çikolata diyorduk.
On les appelle les Twinkies verts.
Çikolatalar elimizde.
On a les Twinkies.
Kızarmış Twinky.
Des Twinkies frits.
Açıkçası evi terk edemiyorum. Eğer bana abur cubur temin edersen veya annenin bana yasakladığı temel beyaz maddeden yapılmış başka bir şeyler... Ödevini yapabilirim.
Ecoute p tite Hayley, je ne peux pas quitter la maison mais si tu me nourris avec des twinkies et des hohos tu vois, n'importe quelle nourriture basique des "white trash" que ta frigide mère ne veut pas me laisser manger
Ama göğüs görmek istiyorsan, bana bir yığın şekerleme getirmek zorundasın.
Mais si tu espères voir des nichons, tu as intérêt à m'amener des seaux de twinkies.
Twinkyler.
Des Twinkies.
Twinkyler sekiz bin yıl durabilir, dostum.
Les Twinkies se conservent pendant 8000 ans.
Ben de twinkyleri severim.
J'aime aussi les Twinkies.
- Twinkies.
- Les Twinkies.
İki kek hırsızı etrafta dolaşırken nasıl uyuyabilirim?
Avec des voleurs de Twinkies qui rôdent?
Peanut'a kek zulanı buldu diye bağırma.
Ne gronde pas Peanut pour tes Twinkies.
- Kekleri geri getir!
Ramène les Twinkies!
Alexandra, babam bana Twinkie kek verdi.
Alexandra, mon papa m'a donné des Twinkies!
Jess! Janice Avery keklerimi çaldı! Janice Avery keklerimi çaldı!
Janice Avery a vendu mes Twinkies!
Keklerimi geri istiyorum, Janice Avery.
Je veux mes Twinkies, Janice Avery.
Hangi kekleri, keko?
Quels Twinkies, Titi?
O keklerimi çaldı.
Elle a volé mes Twinkies.
Babası onu bir uyuşturucu mekânında yetiştiriyordu. Yağlı keklerle besleyerek ve dayak atarak. O küçük çocuğun istediği tek şey iki çift güzel söz duymaktı.
Son père le forçait à vivre dans une piquerie, le nourrissait de Twinkies et le battait constamment, mais tout ce que ce petit voulait, c'est qu'on lui dise qu'il avait été gentil.
Ding Dongs mu, Twinkies mi?
Dingdongs ou Twinkies?
Çocugun Twinkies siçmamasi bir mucize.
C'est un miracle qu'il chie pas de Napolitains.
Sen dünyayı değiştirme işine koyulmadan önce söylemeliyim ki, 45 Twinky ayırmak için iş üstündeyim. Ama 45 kutu Twinky'den bahsediyorum.
Mais avant que tu n'entreprennes de changer le monde, je crois que je dois te prévenir que je suis sur le point de sortir pour me procurer 45 Twinkies ce qui revient à dire 45 paquets de Twinkies.
- Casey, 3 dakikada 90 Twinky.
Casey, 90 Twinkies en 3 mn.
Bir sonraki filmimiz Medellin'de Kolombiyalı uyuşturucu baronu Pablo Escobar'ın şiddet dolu hikayesinde bol bir takım elbise giyen, onu Jimmy Glick'in aşk çocuğu ve meyveli kek gibi gösteren kötü makyajıyla Vincent Chase başrolde.
Notre prochain film est Medellin, l'histoire ultraviolente du baron de la drogue colombien, Pablo Escobar, interprété par un Vincent Chase gros et mal maquillé et ressemblant à l'enfant de Jiminy Glick et d'une boite de Twinkies.
Marge, şu uzun twinkie'lerden daha var mı?
Marge, on a encore tes Twinkies super long?
Domuz etli Twinkie.
Des Twinkies au porc.
"Twinkie'lerin bir ucunu kesin."
" Découpez chaque extrémité de vos Twinkies.
Nerede bu koduğumun Twinkie'leri?
Putain, où sont les Twinkies?
Bu Twinkie mevzusu burada kapanmaz.
J'en ai pas fini avec les Twinkies.
Zombi öldürmekten de çok kafaya taktığı şey Twinkie bulmaktı.
Après le zombicide, seuls les Twinkies l'obsédaient.
O dükkânda bir Twinkie makinesi var.
Y a un paquet de Twinkies, là-dedans.
İster inan ister inanma, Twinkie'nin bir son kullanma tarihi var.
Les Twinkies ont une date de péremption.
O gün de çok yakın. O küçük, şirin aygıt, birazdan bomboş kalacak.
Bientôt, la jauge planétaire à Twinkies indiquera :
- Twinkie yok!
- Pas de Twinkies.
Meksika! Orada Twinkie'ye ne diyorlar biliyor musun? "Denizaltı".
Au Mexique, tu sais comment on appelle les Twinkies?
Kızarmış Twinkie
TWINKIES FRITS
Twinkies aldım.
J'ai des Twinkies.