English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ U ] / Ulster

Ulster tradutor Francês

59 parallel translation
Bu paltoyu Gilbert ve Sullivan'dan almıştım.
Vous savez, j'ai acquis cet Ulster chez Gilbert et Sullivan.
- Ulster, değil mi?
- Tu es de l'Ulster?
Ulster'lerin konuşma tarzı ayrıdır.
Tu parles comme un gars de l'Ulster.
Önce dövdürüyorsun, sonra o oğlanı gönderip, Ulster nutuğuyla gardımı düşürmeyi umut ediyorsun.
D'abord, on essaie de me massacrer, puis on envoie un gars m'amadouer en me parlant de l'Ulster.
Güney İrlanda'da sınıra mümkün olduğunca yakın bir yere ineceksin.
Vous serez lâché près de la frontière de l'Ulster.
"Şikâyetçinin'bel've bacaklarını açarak yatmasını.. "... sağlamak, istemek ve izin vermek. -'Kol've bacaklarını.
"Les bras et les jambes du plaignant sont éc... écartés entre trois membres des forces de police de l'Ulster."
"Kraliyet Ulster Teşkilatı'nın üç üyesi arasında, karna tekme yemek ve tecavüze..."
"Le plaignant reçoit des coups de talon dans l'abdomen, dans les côtes..."
Ben Ivan Little, Ulster Televizyonu, Dungannon.
C'était Ivan Little à Dungannon, pour Ulster Television.
12 yıldır, Kraliyet Ulster Teşkilatı barışı korumak için teröristlerle savaşıyor.
Au cours des 1 2 dernières années, la police s'est battue contre les terroristes pour maintenir la paix.
- Ulster'daki yengeçler yüzünden.
- Des morpions en Ulster. - Ferme-la.
Von Ulster Fabergé yumurtasını çalmışlar.
Ils ont volé l'œuf Fabergé de Von Ulster.
Bu suikast, IRA'nın pazar günü 10 protestanın kurban edilmesine karşı radikal Ulster Gönüllü Kuvvetlerinin bir intikamıdır.
L'attentat est un acte de vengeance des extrémistes de l'Ulster Volunteer Force répondant à la bombe de l'I RA qui a tué 10 protestants dimanche dernier.
Bu sabah, silahlı çatışmadan birkaç saat önce 70 yaşındaki bir Katolik Ulster Gönüllü Kuvvetleri tarafından öldürüldü.
Ce matin, quelques heures avant la fusillade, un catholique de 70 ans a été tué par l'Ulster Volunteer Force.
- En azından Ulster'den değillerdi.
Ils ne venaient pas de Belfast?
- Hayır efendim, ben Ulster'denim.
Eux non, mais moi si.
Dedektif Santos'un Ulster County'deki yazlık evinde bir kasanın içinde nakit 40,000 $ bulundu.
On a trouvé 40000 $ chez l'inspecteur Santos... dans son cabanon du lac Kerhonkson.
Başkan, Ulster County'de açığa çıkan olayın içyüzünü sezse de bunların sadece varsayım olduğunu vurgulamak istiyor.
Le maire s'interroge sur la découverte de ce matin... et se garde d'une conclusion hâtive.
Ulster'in en iyi boksörüydü.
Le meilleur boxeur d'Ulster.
UVF adlı terörist grubun üç üyesi ellerinde bulunan tablolarla birlikte gerçekleştirilen güçlü bir operasyonun ardından tutuklandılar...
Trois terroristes de l'Ulster Volunteer Force ont été arrêtés en sa possession grâce à un piège tendu par la police
Bugün yapılan açıklamaya göre, Kuzey İrlanda'daki yaklaşık 30 yıllık bitmek bilmez kanlı olaylardan sonra, baskın durumdaki İngiliz hakimiyetindeki bölge hükümeti ve İrlanda direnişçileri arasında, bir barış anlaşmasına varıldı.
Nous apprenons après trente ans d'une sanglante guerre civile en Ulster qu'un accord a été trouvé entre le gouvernement protestant et le mouvement de résistance
WIMBLEDON PERUKÇULUK Ulster Pazarlama
SOCIETE WIMBLEDON IRLANDE DU NORD
Bir numara. Ulster'da bir numarayız.
On est n ° 1 en Irlande du Nord.
Ağabeyini RUC öldürmüştü.
Ton frère a été tué par les flics de l'Ulster.
Merhaba, Ulster televizyonu haber merkezi.
Allô, Ulster Television.
Kahrolası Ulster'den.
- Putain d'Ulster.
İrlanda Cumhuriyet Ordusu ile Birlikçi Ulster Savunma Gücü arasındaki savaş.
L'IRA contre La Force de Défense Unioniste de l'Ulster.
Birlikçiler, Kuzey İrlanda'nın İngiltere'ye bağlanmasını istiyordu Katolik Cumhuriyetçiler de İngiliz idaresinden kurtulmayı.
Les Unionistes veulent que l'Ulster fasse partie de la Grande-Bretagne, les catholiques républicains, non.
Yaşamaktan korkuyorsun, barışı konuşmaktan korkuyorsun bu iş boka dönmeyecekti de ne olacaktı.
Peur de vivre, peur de parler en paix, Alors que serait l'Ulster si ça n'était pas en train de devenir de la merde?
UDA
UDA ( Ulster Defense Alliance )
Yaşamaktan korkuyorsun, barışı konuşmaktan korkuyorsun bu iş boka dönmeyecekti de ne olacaktı.
Peur de vivre. Peur de pourparlers et de paix. Que serait l'Ulster s'il ne se déchirait pas?
Tartan Çetesi'ne katıldığımda 14 yaşımdaydım ve KİGG'ye katıldığımda 15 yaşımdaydım, yani Kuzey İrlanda Gönüllü Birliği.
J'avais 14 ans quand j'ai rejoint le "Tartan Gangs" et j'avais 15 ans quand j'ai rejoint l'UVF, l'Ulster Volunteer Force.
Ulster'de bir arkadaşım keskin nişancı tarafından vurulmuştu.
Un ami à moi, en Ulster, fut touché par un tir de sniper.
Ulster'de bombalı saldırı.
Une bombe à Ulster.
Ulster Gönüllü Kuvvetleri radikal kralcılardır.
Les Ulster Volunteers sont des loyalistes radicaux.
Silahları patlatma. Ulster'in işi olmalı.
- Ce sont les gars de l'Ulster.
Beni Coral Gables'taki 21 Ulster Sokağı'ndan arıyordu.
Il appelait du 21 Ulster Avenue à Coral Gables.
Muhbir, Amir Derek Henderson olarak bilinen kıdemli bir RUC detektifine planlanan suikastla ilgili bilgi verdi. İlgili tüm birimlere ivedilikle haber verildi. Muhbir tekrar sorguya çekildi ve yeni bir hikaye verildi.
L'informateur a mentionné un projet d'assassinat sur Derek Henderson, ex-membre de la police royale de l'Ulster.
Ulster. Almanya.
En Ulster, en Allemagne.
Altı eyalette söylendiği gibi hayvan gibi sarhoş değilim.
Je ne suis pas... comme une queue de pelle, comme on dit en Ulster.
Ulster'da böyle çok gece geçirdim.
J'ai passé pas mal de nuits comme ça, dans l'Ulster.
Ulster Gönüllüsü.
Ulster Volunteer.
Quarry yolu ve Ulster.
Rue Quarry and Ulster.
Ulster'daki en büyük mülklerden birinin baronet payesini miras alacak.
Il va hériter le titre de baron d'un des plus grands domaines de l'Ulster
- Ya da Ulster'daki mülkten?
Ou bien la propriété dans l'Ulster ou n'importe où ailleurs?
Silver Blaze şu anda Ulster County'de ahırda duruyor.
Silver Blaze est dans le comté d'Ulster ( près de New York ) en ce moment.
Ulster County'deki polisler çantaya bakın ama bir şey almayın dediler.
Ce policier du comté d'Ulster a dit qu'on pouvait regarder dans le sac, pas l'emporter.
İki tane maymuncuk oldukça büyük bir bıçak. ... bantlanmış üç şırınga ve bir de Ulster County haritası.
Deux jeux de crochetage... un très grand couteau... 3 seringues attachées par du scotch, et une carte du Comté d'Ulster.
Kraliyet birliklerine gireceğim.
Chez les Ulster Rifles.
O Ulsterman'dı, kurt başı olan adam!
C'était l'homme de l'Ulster, celui avec la tête de loup!
Dediğine göre onu bu işe atayan adam gizli birimin başkanıymış, bir Ulsterman.
Il dit que l'homme qui l'a engagé était chef d'état-major des Services Secrets, un homme de l'Ulster.
- UVF'den.
L'Ulster Volunteer Force

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]