Varick tradutor Francês
81 parallel translation
Varick'te bir elektrik santrali var.
Il y a une centrale nucléaire à Varick.
- Varick sokağının sonuna.
- Au bout de la rue Varick.
Chris Varick 205.000 dolar.
Chris Varik, 205 000 dollars.
Varick'deki mağazadan mı aldın?
Tu les a eues dans cette boutique de Varick?
- Neden?
Bonjour, on est venus voir le Dr Varick.
İyi bir anne olmaya çalışıyordu.
- Et alors, qu'a fait le Dr Varick? - Il a enlevé ses implants. Les seins, les pommettes.
Nicki? Terri?
Salut, Clancy, c'est Amanda, du cabinet du Dr Varick.
- Terri ne oldu? Terri. Nicki, nefes al.
D'habitude je m'en occupe, mais le Dr Varick m'a dit qu'il le ferait.
Onu ezmiş olmalı!
Varick n'y est pas allé aujourd'hui.
- Evet. Hayır, hayır. - Hayır, olmaz.
Varick a été arrêté en Caroline du Nord quand un de ses patients est mort.
Hayır bunu ona yapamam. Bunu Terri'ye yapamam.
J'ai aussi vérifié les comptes de Varick.
Hayır, hayır, hayır.
Varick l'a pas amenée à l'hôpital, il n'a pas le droit d'exercer.
Dr. Jack Harper Varick Üniversitesi Tıp Fakültesi kardiyoloji bölüm başkanı.
Dr. Jack Harper. À la tête de la Cardio à l'Université de Médecine de Varick.
Houston ve Varick. Evet.
- Houston et Varick, OK?
Varick Binası'nda bulduğumuz mumyayı hatırlıyor musunuz?
Tu te souviens de la momie dans l'immeuble Varick?
West Village, Varick Downing dönemeci...
Dans West village, au coin de Varick
Varick Downing de öyle. Yüksek IQ'lu cemiyetlerin üyelikleri de...
Tout comme Varick et Downing et les adhésions à des sociétés intellectuelles.
Varick Downing bölgesinin 2 kilometre çevresindeki yüksek IQ derneklerinin üye listesi gibi belirlenmiş sürekli yayınların üyelik bilgilerini de harmanladık.
On a les infos sur les abonnements aux périodiques visés, et les listes des sociétés intellectuelles dans un rayon de 1,5 km autour de Varick et Downing.
Adrese göre Downing Varick'in yarım blok ötesinde.
D'après son adresse, il habite dans la zone.
Evet. Babasına Varick Bölgesi Islahevi'nden ulaşabilirsiniz.
Vous pouvez joindre son père à la prison de Varick Street.
Polis eve geldi ben de kendimi yaptığın telefon görüşmesinin ardından daha 4 saat bile geçmeden burada, Varick bölgesinde buldum.
La police est arrivée et me voici à Varick Street, moins de quatre heures après votre appel.
Gri SUV Varick'teki Zenith Oto Kiralama'dan çıktı.
Le 4x4 gris se trouve à Zenith Rent-a-Car dans la rue de Varick.
O şeyi Varick ve Spring yakınlarında bir lağım borusuna girerken gördüm.
J'ai vu cette chose entrer dans un égout près de Varick et Spring.
Bayan Sagorksy, Yargıç Varick'in notlarına göre Blatt alışveriş merkezinde çalışıyormuşsunuz.
Mme Sagorsky, d'après le juge Varick, Vous travaillez au magasin Blatt.
Yargıç Varick'in tüm notları inceleyip kendi kararımı bir ay içinde vereceğim.
De le confier aux parents biologiques. J'examinerai le rapport du juge Varick, Le mien, et rendrai une décision dans le mois.
Şüpheli güneye doğru harekete geçti, güneye giden platformda Varick çıkışına doğru.
Le suspect se déplace vers le sud sur la plateforme menant à la sortie Varick.
Varick, Bay Donovan'ı ofisime götürür müsün?
Varick, installez M. Donovan dans mon bureau.
Andrew Finney üç saat önce polise Varick'i senin öldürdüğünü söylemiş.
Il y a 3 heures, Andrew Finney a raconté à l'inspecteur que tu avais descendu le type.
Sen buralarda olmasaydın babam Varick'i asla öldürmezdi.
Si tu n'avais pas été là, jamais mon père n'aurait tué Varick.
Teşekkürler Varick.
Merci, Varick.
- Varick Strauss.
Varick Strauss / i
Varick.
Varick.
Dün gece Varick Strauss denen bir herif...
Hier soir, un certain Varick Strauss...
- Varick ne dedi? - Telefonu al.
- Il faut récupérer le téléphone.
İyi geceler Varick.
Bonne nuit, Varick.
Varick saklamış.
Varick ne l'a pas jetée.
Bu sabah Varick'e boşanma evraklarını verdim.
J'ai remis les papiers du divorce à Varick ce matin.
Bitti artık Varick.
C'est fini, Varick.
Babam, Varick'le beraber olmalıydı. Ben de babamın dikkatini çekmiş oldum.
Mon père avait Varick, et j'avais l'attention de mon père.
Bağları koparıyor, Varick.
Il coupe les liens, Varick.
Varick buraya sanat konuşmaya gelmediğinin farkındayım.
Varick, tu n'es pas ici pour parler art...
Uzun zaman olmuştu Varick.
C'est fini depuis longtemps, Varick.
Varick'in ailesi var mıydı?
Varick avait de la famille?
Paige ve Varick adına birikim hesabı açmış mıydın?
Vous aviez ouvert un compte pour Paige et Varick?
Parayı Varick çekmiş gibi görünsün.
On croira que Varick a fait un retrait.
Varick babanın yanına gidip ilişkilerini basına sızdırmakla tehdit etmiş.
Varick a menacé ton père de tout dire à la presse.
Bir çiçekçi, bir mücevher mağzası ve Varick Kulübünde bir oyun odası kiralama.
Qui était l'inspecteur alors?
Ben Varick Strauss.
Je m'appelle Varick Strauss.
- Onu Varick tavsiye etti.
- Varick me l'a recommandé.
- Hayır.
- Qu'a dit Varick?
- Varick.
Varick.