Verone tradutor Francês
153 parallel translation
Verona'daki Katolik kilisesini gördün mü?
Vous avez vu la citadelle romaine à Verone?
Verona, Bolonya, Floransa, Venedik, Lido... Capri, Messina ve Siracusa.
Vérone, bologne, florence, venise, le lido, capri, messine et syracuse.
Neredeyse sabah olacak ve hava kararmadan Verona'da olman gerektiğini söyledin bana.
L'aube est presque là. Tu as dit que tu devais être à Vérone avant ce soir.
Innsbruck'dan Verona'ya gidiyorlar.
Ils viennent d'Innsbruck et marchent sur Vérone.
- Verona'ya gidiyorlar demek...
- Ah, sur Vérone... - M. le Comte!
Eğer yarın sabaha kadar Verona'da olmazsam asker kaçağı durumuna düşerim.
Si je ne suis pas à Vérone demain, je serai considéré comme déserteur.
Görevden alınmıştı ve Verona'da kalıyordu.
On l'avait réformé, il était à Vérone.
- Austuryalıların Verona'dan gideceklerini söyledi!
- Les Autrichiens ont quitté Vérone!
Austuryalılar Verona'yı terketmiş!
On les a chassés de Vérone!
Avusturyalılar Verona'dan ayrılıyor mu?
Qui a dit qu'ils avaient décampé de Vérone?
Trento'da destek birlikleri oluşturmaları istendi bu yüzden Verona'dan ayrılıyorlar!
Malgré leurs renforts, les Autrichiens ont perdu Vérone!
Bu defa temelli olarak gidiyorlar!
Après Vérone, tous à la mer!
Yurtseverler kuşatılmış bölgeleri geri almadan ve İtalyan askerler Verona'ya ulaşmadan önce.
Avant que les Italiens ne rejoignent Vérone.
Görevden alındım ve beni Verona'da tutuyorlar.
" J'ai été réformé. Je suis à Vérone.
Bu saatte Verona'ya girmek için geçiş izniniz var mı?
Votre laissez-passer pour Vérone?
Fakat sizi uyarmalıyım, bu gece Verona sokakları hanımefendi için güvenli olmayacak.
Mais faites attention, ce soir les rues de Vérone ne sont pas sûres.
Ah, Verona!
Ah! Vérone!
Verona'nın şerefine öyleyse.
Eh bien, vous reverrez Vérone.
Haberciler müstakbel konuklarım Verga, Verona ve Floransa düklerine gidecek... ve vakit kaybetmeden şatoma teşrif etmelerini söyleyeceksiniz.
Messagers, allez chez mes futurs invités. Chez le Duc de Verga, à Vérone, à Florence. Dites-leur de venir à mon château sans tarder.
Ve Verona'da, haritada X ile işaretlenmiştir, minnettar olacağım.
Et à Vérone, indiqué par une croix, je vous en serai reconnaissant.
Verona'da tren personeli ve muhafızlar değişecek.
A Vérone, le personnel du train et le détachement de gardes changent.
Yani eğer Verona'ya gidersek.
Si on va à Vérone.
Bir esir treni konvoyu, Verona üzerinden Avusturya'ya gitmek üzere yolda.
Un convoi de prisonniers fait route vers l'Autriche, via Vérone.
Verona'ya ve onun aşklarına şarkı söyledik.
On a chanté Vérone et ses amoureux
Soylulukta birbirine denk iki aile. sahnemizi açtığımız güzel Verona'da. eski düşmanlıktan gelen yeni bir kavgada yurttaş kanı yurttaş elini kirletir burada.
Deux nobles Maisons, au cœur de Vérone, sont opposées... par une haine ancestrale... ravivée par le sang répandu.
Bir amfitiyatroda oturarak Romeo ve Juliet'i bulabiliriz.
Nous irons à Vérone, retrouver Roméo et Juliette, nous asseoir dans l'amphithéâtre.
Alpler'den Verona'ya korkunç derecede soğuk bir rüzgâr esermiş.
Un vent affreusement froid venant des Alpes souffle sur Vérone.
Evet. Trene yetişebileceğinizi sanmıyorum. Dört dakika sonra Verona'ya hareket ediyor.
Vous risquez de manquer le train ll part pour Vérone dans 4 minutes ll y en a un autre,
Önce Verona'ya ve Lago Di Gardi'ye. Sonra Ravenna'ya. Oradan...
Puis de Vérone, le lac Garda jusqu'à Ravenne puis...
Verona.
Vérone.
Verona'lı İki Mentilcen, Kincioni Gece.
Les deux tegnolhemmis de Vérone, La Doizeume tuin,
Verona!
- À Vérone.
Şimdi anlatacağım, Verona'da yaşandı.
Ce que je vais vous raconter eut lieu ŕ Vérone.
Saat kaç?
Préviens mes parents... - C'est quel train? - L'Innsbruck-Vérone.
Münih'ten yola çıktı, Verona'da aktarma yapacaktı. Henüz ortada yok.
Elle vient de Munich, elle devait changer à Vérone.
Peki Münih treni Verona'ya ne zaman varır?
On sait quand il arrive à Vérone?
Bir saat önce, Innsbruck-Verona demiryolunda 16-17 yaşlarında bir kızın cesedi bulundu.
Sur I ligne Innsbruck-Vérone, on retrouvé le corps d'une jeune fille de 15 ou 16 ns.
Arabayla Verona'da karşılayalım onları.
On va aller les chercher à Vérone.
Trenleri durdurulmuş, onlar da Innsbruck'dan aktarmasız trenle gelmeyi planlıyorlardı.
Elles prenaient l'Innsbruck-Vérone et arrivaient directement ici.
- Verona'lıyım.
- De la province de Vérone.
- Verona mı?
- Vérone.
Verona'da bir kamp kurduk.
On a campé près de Vérone.
O iş Verona'da bitti.
C'est fini à Vérone.
Geceyi Verona'da geçirip, sonra Venedik'e devam edecektik
On pensait passer une nuit à Vérone. puis aller à Venise.
İşin aslı, Romeo ve Juliet tam burada, Verona'da doğmuşlardı.
En fait, Romeo and Juliette sont nés précisément ici à Vérone.
Romeo ve Juliet burada, Verona'da ortaya çıktılar.
Romeo et Juliette venaient précisément d'ici à Vérone.
- Biz Verona'dayız.
- Nous sommes à Vérone.
- Verona'da olduğumuzu biliyorum.
- Je sais que nous sommes à Vérone.
Verona rehberini Padua'da bıraktım.
J'ai oublié le guide de Vérone à Padua.
- Verona'da görmek istediğin ne?
- Que veux-tu voir à Vérone?
Şey, hiç olmazsa Verona'ya geldik.
Bien, au moins nous aurons été à Vérone.