English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ V ] / Veta

Veta tradutor Francês

61 parallel translation
Bayan Veta Simmons arıyor.
Mme Veta Simmons à l'appareil.
Veta, güzelim, ne büyük mutluluk.
Veta, ma chère, ravi de vous entendre.
Konuşsana, konuşsana Veta.
Je vous écoute, Veta!
Veta bana bir şey söylemedi.
Veta ne m'a rien dit à ce sujet.
Harvey, meğer Veta bugün bir davet veriyormuş.
Harvey, on dirait que Veta reçoit du monde, cet après-midi.
Veta Louise Simmons, öldüğünü sanmıştım.
Veta Louise Simmons, je vous croyais morte!
Farkında mısın Veta, Elwood'u yıllardır görmedim.
Je ne l'ai pas vu depuis des années!
Elwood mutlu mu Veta Louise?
- Il est heureux, Veta Louise?
Öyle mi Veta?
Vraiment, Veta?
Elwood, haftaya Veta ve Myrtle Mae'yle birlikte bize ne zaman yemeğe gelirsiniz?
Quel soir de la semaine prochaine veux-tu venir dîner? Avec Veta et Myrtle Mae?
Anlamıyorum Veta.
Je ne comprends pas, Veta.
Ben de seninle konuşmak istiyorum Veta.
- Moi aussi, j'aimerais te parler.
Elbette Veta.
Bien sûr, Veta.
Şu an müsaitim, sana vakit ayırabilirim Veta.
J'ai un peu de temps libre, à présent. Je suis à ta disposition, Veta.
Alo! Veta Louise, orada mısın?
- Veta Louise, vous êtes là?
Veta?
Veta?
Veta, Harvey'yle ben haftalardır Yargıç'ın bürosuna gitmedik.
Ça fait des semaines qu'on n'est pas allés le voir, Harvey et moi!
Veta bizimle konuşmak istiyor.
Veta veut nous parler.
İkimiz de bekleyelim mi Veta?
- Qu'on t'attende tous les deux?
- Ne güzel, değil mi Veta?
- C'est merveilleux, hein, Veta?
Veta'yı dünyalar kadar severim ama bugün pek iyi değildi.
J'adore Veta, mais je pensais qu'elle avait eu son chant du cygne.
Veta'nın benim için üzülmemesi gerekir.
Veta ne devrait pas s'inquiéter à mon sujet.
Veta öyledir.
C'est tout à fait Veta.
Endişe etmemesini Veta'ya söylüyorum. Ben kendim hallederim.
Je vais lui dire de ne pas s'inquiéter, je prendrai ça en main.
Hayır. Hayır, Veta'nın ağzına içki koyduğunu sanmıyorum doktor.
Je crois que Veta n'a jamais pris un seul verre.
Veta'nın, istediği her şeye sahip olmasını hep istemişimdir.
J'ai toujours voulu que Veta ne manque de rien.
Bunu Veta'ya imzalatsanız daha iyi olur doktor.
Je crois que vous devriez demander à Veta de faire ça.
Ablam Veta'ya da bayılır.
- Oui. Il aime aussi beaucoup ma sœur Veta.
Ama Veta Harvey'den pek hoşlanmıyor.
Mais Veta n'aime pas beaucoup Harvey.
Veta Louise!
Veta Louise!
- Ne yaptı Veta?
Qu'est-ce qu'il a fait?
Dr. Sanderson'a söylediklerini bize de anlatabilirsin Veta Louise. O senin kızın, ben de avukatınım.
Vous pouvez le répéter, je suis votre avocat et c'est votre fille.
Veta, lütfen. Suçlamalarını adamın yüzüne karşı yapmanı istiyorum.
Je veux que vous disiez à cet homme de quoi vous l'accusez!
- Tekmele Yargıç! Veta, duydun mu?
- Assommez-le, monsieur le juge!
Veta, duydun mu?
- Veta, vous avez entendu ça?
Buradayım Veta.
Je suis là, Veta.
Önemli değil Veta.
Ne t'en fais plus pour ça.
Hoşçakal Veta.
Au revoir, Veta.
Veta fırtına gibi biri, değil mi?
C'est vraiment un ouragan, n'est-ce pas?
- Geliyorum... - Veta, burada bekle güzelim.
- Attendez-nous, Veta.
İyiyim. Veta ve Myrtle Mae!
Eh bien, Veta, Myrtle Mae!
Teşekkür ederim Veta.
- Merci.
- Veta, serumu almamı istiyor musun?
- Tu veux que je la prenne, Veta?
Veta, istediğin buysa yarın HaNey'yle gidip sorarız.
Si c'est ce que tu veux, Harvey et moi, nous irons les voir demain. Demain!
Veta... - Senin umurunda mı?
Mais peut-être que ça ne te fait rien!
Veta'nın her istediğine sahip olmasını istedim, ama...
J'ai toujours pensé que Veta devrait avoir tout ce qu'elle veut.
Veta, emin misin?
Tu es sure, Veta?
Veta, Dr. Chumley'ye söyler misin, eski dostuma benim adıma veda etsin.
Veta, dis au docteur Chumley de lui dire au revoir de ma part!
Veta, sakıncası yoksa...
- Vous voulez bien, Veta?
- Devam et Veta.
- Continuez, Veta.
Özür dilerim Veta.
Excusez-moi, Veta.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]