Vickie tradutor Francês
261 parallel translation
Vickie Harker. Babamın sekreteri.
Vickie Harker, la secrétaire de Papa.
Bayan Vickie Harker sizi arıyordu.
Miss Vickie Karker est passé vous voir.
Vickie Harker'ın bu aile için anlamı nedir?
Quel role a Vickie Harker dans cette famille?
Vickie bu saatlerde evde olmaz.
Vickie n'est jamais à la maison à cette heure.
Hayır, benim sormak istediğim -... Benim Vickie'm haklıydı herşeyden önce.
Non, je suis pas là pour ça, je voulais juste demander... Bien! Ma Vickie avait raison après tout.
Vickie'nin, hayatının en güzel yıllarını böyle boşa harcamasını aklım almıyor. Bay Stanford'u kastetmiyorum tabii.
Et je pense que Vickie perdait les meilleures années de sa vie.
Vickie bana terfiden bahsettiğinde ona ne söyledim biliyor musunuz?
Vous savez j'ai dit à Vickie pour son avancement?
Dedim ki, " Vickie, canım kızım, yandın sen.
J'ai dit : "Vickie, ma fille, c'est fini."
Vickie'nin iş arkadaşlarına bakacağım!
Je vais veiller à ce que Vickie coopère.
Vickie bir defasında bana demişti ki, "Bu ikisi arasında bir şeyler varsa hiç şaşırmam -"
Comme Vickie m'a dit une fois, je serais pas surprise que...
Neden Vickie böyle bir şey söylesin ki?
Pourquoi Vickie dit cela?
Vickie nerede?
- Où est Vicky?
Vickie!
- Vicky?
Vickie!
- Vicky!
Vickie!
Vicky!
Vickie Harkerla konuştum!
J'ai vu Vicky Harker.
Vickie!
- Vicky, Vicky Harker?
- Vickie Harker beni seviyor.
- Vicky Harker m'aime.
Vickie ile buluşacağım ve geceyi bende geçirecek.
J'ai rendez-vous avec Vickie, elle couche chez moi.
- Yapma, Vickie.
- Non, Vickie.
Vickie.
Vickie.
Herkes Vickie diyor.
Appelle-la Vickie.
Bu, dün Vickie ile konuşan aynı kişi değil mi?
- Il t'a parlé, pas vrai? - C'est le même mec?
Hey, Vickie! Vickie!
Hé, Vickie!
- Vickie ile konuşacak mısın?
- Tu veux parler à Vickie?
- Vickie'de mi? - Evet.
- À propos de Vickie?
- Hey, Vickie.
- Hé, Vickie!
Terry ile Vickie geçen yaz görevliydi.
Terry et Vickie, depuis l'été dernier.
Vickie, sen misin?
Vickie? C'est toi?
Vickie...
Vicky...
- Size ne zaman sordu?
Il a fait sa demande quand, Vickie?
- "patoot"'un nasıl bir anlamı var?
Comment épeles-tu "patapouf", Vickie? Comme tu veux.
Vickie bana evet dediğinde...
C'est Dieu qui me sourit. Quand Vickie m'a dit oui...
Vickie'nin evet dediği zamandan...
La minute où Vickie a dit...
- Vickie, sana nasıl teklif etti?
Dis, comment a-t-il fait sa demande?
Hadi, Vickie.
Allez, Vickie, raconte.
- Vickie'ye söyledin mi?
Vous avez averti Vickie?
- Hayır, Vickie olmaz, çok riskli olur.
Non, pas Vickie. Ce serait trop risqué.
Aklıma gelmişken, Francis amca, seni nişanlımla tanıştırmak isterim, Vickie Pearle.
Oncle Francis... j'aimerais vous présenter à ma fiancée, Vickie Pearle.
Vickie, bu benim...
Vickie, c'est mon- -
Sylvia, seni nişanlımla tanıştırayım, Vickie. Selam.
Sylvia, j'aimerais te présenter ma fiancée, Vickie Pearle.
Kate teyze, nişanlım, Vickie.
Tante Kate, ma fiancée, Vickie.
- İyi geceler, Vickie.
Bonne nuit Vickie.
Ben hiç birşeyden korkmam. Korkma, Vickie.
Rien ne me fait peur.
- Siz beyler onu tanımalısınız. Vickie Pearle.
Vous devez la connaître, Vickie Pearle.
Kapa çeneni, Vickie!
Tais-toi, Vicky!
Vickie- - Vickie ile ne zamandır tanışıyorsun?
Tu la connais depuis longtemps?
Bir şeyi bölmüyorum ya?
Vickie, aide-moi.
Vickie, bana yardımcı olur musun?
Essaie de voir ce qu'elle veut.
- Vickie.Bütün bildiğim bu kadar.
- Et son nom de famille? - Vickie. J'en sais pas plus.
Yardımına ihtiyacım var.
N'aie pas peur, Vickie. J'ai besoin de votre aide.