English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ Y ] / Yaylanın

Yaylanın tradutor Francês

136 parallel translation
Hadi yaylanın artık.
Allez-vous-en.
Beni sinirlendirmeden yaylanın burdan!
Sors gentiment d'ici avant que je te tire dessus.
Pekala, yaylan, yaylanınız, yaylansınlar.
- D'accord. Foutez le camp. Tirez-vous.
Sizin tabirinizle : "Yaylanın."
En d'autres mots, foutez le camp!
Yaylanın. Bana bak.
Vous avez entendu : décampez!
Treniniz bir dakika sonra gelecek. Yaylanın.
J'ai contrôlé vos permissions.
Hadi, ikiniz de... Yaylanın.
- Allez, tous les deux.
Şimdi doğru evinize, yaylanın!
Rentrez chez vous, maintenant.
Hey, yaylanın.
Allez, du vent!
Yaylanın. Haydi.
Dégagez!
Şimdi yaylanın.
Maintenant, circulez!
Kızlar, yaylanın.
Allez, les filles, du balai!
Yaylanın bakalım ve bir daha buraya yaklaşayım demeyin... yoksa başınıza ok yağdırır ve erbezlerinizden kastanyet yaparız.
Partez immédiatement et ne revenez plus, ou nous vous attaquerons et nous ferons des castagnettes avec vos testicules.
Hadi, yaylanın buradan.
Foutez-moi le camp!
Hadi yaylanın, yaylanın!
allez, du balai!
- Yaylanın!
Foutez le camp!
Yaylanın!
Connard!
Yaylanın.
Tirez-vous!
- Yaylanın dedim.
- Barrez-vous!
Soytarılar, yaylanın.
Lâchez-lui la grappe.
- İçinde kiraz ve iki kamış var. - Yaylanın.
- avec une cerise et 2 pailles.
Siz de yaylanın.
Vous aussi, cassez-vous!
Yaylanın şimdi.
Du balai!
- Yaylanın.
Allez!
Yaylanın!
- Vous osez?
Yaylanın sizi piçler!
Fichez Ie camp, petits merdeux!
Canlı adım atın, yaylanın.
Marchez vivement. Relevez.
Görecek birşey yok, yaylanın şimdi
Rien à voir, circulez
Yaylanın bakalım. Çabuk olun.
- Rapidement.
- Biraz şakalaşıyorduk. - Yaylanın, ikiniz de.
- On s'amusait, voilà tout.
- Yaylanın.
Décampez!
"Yaylanın" dedim.
"Dégagez!"
- Şimdi yaylan. Şansını fazla zorlama.
- Débarrasse le plancher.
Şimdi Hanımefendi'ye çantasını geri ver ve yaylan bakalım.
Rends son sac à la dame et barre-toi.
Adamın dediğini duydun. Yaylan!
Tu as entendu ce qu'il a dit, casse-toi!
Yaylan.. Botta olmaman gerek.
Tu n'es pas censée être sur le bateau.
Bir terslik hissedersen hemen yaylanırsın tamam mı?
Si ça tourne mal, mets-toi à terre.
Yaylan. Allahın delisi.
Espèce de toqué!
Sadece bu var, başka param yok hadi... yaylanın...
Je suis pauvre. Je n'ai que ça. Va-t'en!
Yaylan. Anlarsın ya.
Ça va, ça vient.
Rose... Yerinde olsam yaylanırdım. Anladın mı?
Je me casserais vite fait à ta place.
Pırını pırtını topla ve yaylan. Durma!
Ramasse tes merdes et décampe!
Tekere bas, bi ayağını sarkıt ve yaylan!
Sur la roue.
Haydi, adamını al ve yaylan.
Alors, toi et ton laquais, tirez-vous d'ici.
Yaylanın!
Disparaissez!
Canın yanmadan yaylan bakalım.
File, avant de te faire mal.
Yaylan adamım, topu attın sen.
Laisse-nous. T'as perdu.
- Yaylan, tutuklanacaksın.
- Tu vas te faire arrêter!
Eşyalarını al ve yaylan.
Et barre-toi.
Satış yapmaya geldiysen yaylan haydi.
On n'a besoin de rien, allez voir chez les voisins.
Yaylanın.
On trace!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]