Yazdım tradutor Francês
9,278 parallel translation
Numaralandırmak yerine madde madde yazdım. Daha bir cüretkar oluyor.
J'ai utilisé des points plutot que des chiffres car je trouve que ça montre la force et la confiance.
Kağıdın üzerine numaramı yazdım.
- J'ai noté mon numéro sur l'emballage.
Benim hakkımda yazdığı saçmalık için yeni ayet yazdım.
Je viens d'écrire un autre verset pour son mirliton sur moi.
Gerçeğini yapamayacağıma göre hapis sevgilisi değil de normal olsak gerçekte yapacağım şarkıları yazdım.
Je n'ai pas pu te faire de compil, donc... Je t'ai noté les chansons que j'aurais mises si on était des gens normaux et pas des petites amies bizarres de prison.
- Sana söylemek için olumlu olanları yazdım.
- Je t'ai noté les meilleurs. - D'accord.
Bunu en az on kere tekrar yazdım.
Je l'ai réécrit au moins dix fois.
- Berdie'nin dersi için yazdım.
C'était pour le cours de Berdie.
Bunu senin için yazdım.
J'ai écrit ça pour toi.
Onlarca mektup yazdım.
J'ai écrit des lettres à des dizaines de plus.
Herkese yazdım onu.
J'écrivais ça à tout le monde.
İntihar notunu ben yazdım.
J'ai écrit la lettre.
Hayır, Koç P'nin kendini öldürdüğünü duyduktan sonra mektubu yazdım.
J'ai écrit la lettre quand j'ai appris sa mort.
Ben kendi kaderimi yazdım.
J'ai tracé ma route.
Babam imlayı kontrol etti ama hepsini ben yazdım.
Mon père m'a relu, mais c'est de moi.
Makale yazdım.
J'ai écrit un essai.
Bizim fikrimiz üzerinden bir makale yazdım.
J'ai fait un essai sur notre idée.
Lisenin sizi nasıl hazırladığına ve ne kadar harika bir yer olduğuna dair bir dolu konuşma yazdım ama ben nefret ederdim.
Vous savez j'ai écrit tout un discours pour dire comment le lycée vous prépare et quel endroit merveilleux c'est, mais j'ai détesté le lycée.
Defalarca özür dilerim yazdım.
J'y ai dit que j'étais désolée un tas de fois.
Hatta bir kenara yazdım!
Je l'ai écrit.
Facebook'ta kendimi evleneceğim kişiye sakladığımı yazdım.
J'ai posté sur Facebook que je voulais me préserver pour mon futur mari.
Lakin kanunları yazdım.
Mais je les écris.
- Sistematik aşırı faturalandırma ile müvekkillerimin dolandırılması konusunda Sandpiper Crossing'i bilgilendiren bir celp yazdım.
- Cette mise en demeure accuse Sandpiper Crossing d'escroquerie par surfacturation.
Arayan Rahip Pat'ti. Yeminimi iki gün önce vermem gerekiyordu binlerce versiyon yazdım ama hepsi berbat.
Je devais lui donner mes vœux de mariage il y a deux jours, j'ai écrit des milliers de versions, mais toutes nulles.
Hem ben turtanın hasını pişiririm. Yarışmayı kazandıktan sonra da bizzat yazdığım kadın hakları mangal kitabının tanıtımını yaparım.
Et puis, je suis bonne en tartes, donc je vais gagner, et je pourrais promouvoir mon ouvrage sur le droit des femmes à la sauce barbecue...
Yazabilecek birine delege et. Kendiminkini benim yazdığımı mı sanıyorsun?
Mais tu trouves quelqu'un qui sait écrire, tu crois que le mien je l'ai écrit tout seul?
Bayan Pornstache bana bir mektup yazdı.
Mme Pornstache m'a écrit une lettre pour me rencontrer.
Ölmesini istediğim insanların adlarını yazdığım büyük bir kitap vardı...
J'écrivais les noms de tous les gens que je voulais voir morts dans un livre...
Mektubumda yazdığım gibi.
J'en parlais dans ma lettre.
Hayır, o benim sınıfım için yazdığını sanıyor çünkü çocuklar böyle düşünür.
Elle pense l'avoir écrite pour mon cours, car elle pense comme une enfant.
Anne, yazdıklarıma cevap vermiyor.
Elle ne m'a pas répondu.
Fakat senin için yeni bir şeyim var, kendi yazdığım bir şeyler.
Mais j'ai un nouveau tube pour toi, un truc que j'ai écrit.
Memleketinden insanların yazdığı blog tarzı yazıları mı okuyorsun?
Tu lis les conversations de blogs écrits par des gens de ta ville natale?
Parçalarımı yazdığım yer.
C'est là que j'enregistre.
Yaptığımız bir... Bize yazdığımız bir şarkıyı hatırlattın.
Tu nous as fait penser à quelque chose qu'on composait.
Baksana, Scientific American'ın kapağında Leonard'la benim yazdığımız makale yer almış.
Regarde, c'est le numéro du Scientific American
Kablolu faturasında sadece benim adımın yazdığını fark ettin mi?
T'as déjà remarqué... que y a que mon nom sur la facture du câble?
Çocukların ilgisini pozitif bilime çekmek için yazdığım şarkıları duymak ister misiniz?
Hey, vous aimeriez écouter quelques chansons que j'ai réécrites pour intéresser les enfants aux sciences?
Ben yazdım.
C'était moi.
- Kitap mı yazdı?
- Elle a écrit un livre?
İki vasiyet yazdık diye yaşlı avukatı mı olduk? Yaşasın!
Et j'ai ouvert un compte en fidéicommis.
- Benim yazdığım.
- Que j'ai écrites.
Facebook'a mı yazdın?
T'as mis ça sur Facebook?
- Önemi yok ama polis dosyalarına bakmak istiyorum ve onlara erişmenin tek yolu geçen dönem yazdığım atılım.
Qui donc? Aucune importance. Mais je veux voir les dossiers de la police, et le seul moyen d'y accéder c'est avec mon programme du semestre dernier.
Yazdığım yüz tanıma atılımını biliyor musun?
Mais tu sais ce programme de reconnaissance faciale que j'ai fait?
- Bu daha önce yazdığın bir konuşma mı?
C'est quelque chose que tu as écris?
# Adımın yazdığı bir yer #
♪ Là où chaque visage est ♪
Resmi faturayı gönderirsin. Helen'a bir çek yazdırırım.
Envoie ta facture, Helen te la réglera.
Salı günü Facebook'tan yazdığından beri benimle konuşmadı.
Il ne m'a quasiment pas parlé depuis mardi quand il m'a envoyé un message sur Facebook.
- Ayrıca tayinimden sonra Jaya bana mektup yazdı.
- Le lendemain, Jaya m'a écrit.
Ona çıkma teklif etmek yerine yazdığı şarkıyı aşağıladım.
Au lieu de lui proposer de sortir, j'ai insulté ses capacités d'auteur.
Evet bir sürü yazdım.
J'ai écrit plein de vœux.