Zor bir gün geçirdim tradutor Francês
117 parallel translation
Gece yarısını geçti ve zor bir gün geçirdim.
Il est minuit passé. J'ai eu une longue journée.
Zor bir gün geçirdim!
J'ai eu une dure journée!
Zor bir gün geçirdim.
J'ai eu une journée exténuante.
Zor bir gün geçirdim.
J'ai eu une de ces journées!
- Zor bir gün geçirdim.
- La journée a été difficile.
Şimdi çeneni kapat, zor bir gün geçirdim.
On va pas se disputer! J'ai eu une journée pénible.
Gerçekten zor bir gün geçirdim, ve şimdi buradan giderek kendimi ödüllendireceğim.
J'ai eu une journée difficile, et je mérite de quitter cet endroit!
Çok zor bir gün geçirdim.
J'ai eu une dure journée.
Zor bir gün geçirdim.
La journée a été dure.
Zor bir gün geçirdim.
J'ai eu une dure journée.
Sadece çok zor bir gün geçirdim ve ayakta kalmak için hiçbir şey yemedim.
Mais j'ai une dure journée devant moi... et je n'ai rien à manger.
- Evet, zor bir gün geçirdim.
- J'ai eu une dure journée.
Biliyorsun, zor bir gün geçirdim.
J'ai eu une sale journée.
Ben dün zor bir gün geçirdim.
J'ai eu une journée difficile, hier.
Bak, zor bir gün geçirdim.
La journée a été dure.
Zor bir gün geçirdim, Mackeroni.
J'ai eu une dure journée, Mackeroni.
İşte zor bir gün geçirdim o kadar.
{ \ pos ( 192,280 ) } Un stégosaure est tombé au musée.
Sadece zor bir gün geçirdim.
Je vais bien. J'ai eu une journée difficile.
Bir duş alıp uyuyacağım. Zor bir gün geçirdim.
Je vais prendre une douche et dormir car la journée a été rude.
Çok zor bir gün geçirdim.
La journée a été dure.
Uzun ve zor bir gün geçirdim.
J'ai eu une journée très dure.
Biraz çizgi film izleyebilir miyim? Zor bir gün geçirdim. — Hayaayar.
Je peux mettre des dessins animés?
Sadece--zor bir gün geçirdim.
C'est bon. J'ai eu une sale journée.
- Zor bir gün geçirdim.
- Rude journée.
- Bilmem. Zor bir gün geçirdim.
Je ne sais pas, j'ai dégusté aujourd'hui.
Bugün çıkamayacağım çünkü çok zor bir gün geçirdim.
Je peux pas passer ce soir, j'ai eu une journée crevante.
Çok uzun ve zor bir gün geçirdim.
J'ai eu une dure et longue journée.
- Biliyorsun, zor bir gün geçirdim.
- J'ai vraiment eu une dure journée, tu sais? - Non, en fait...
Hayır, zor bir gün geçirdim. Zor kararlar aldım. Biraz yorgunum.
J'ai eu une dure journée, un tas de décisions à prendre... alors je suis un peu éreinté, mais ça va.
Haydi kızım, çok zor bir gün geçirdim.
Allez, ma petite, j'ai eu deux rudes journées.
Çok zor bir gün geçirdim.
C'était un jour vraiment pénible.
Yorgun bir hâliniz var. Evet, dün restoranda biraz zor bir gün geçirdim.
- Vous avez l'air fatigué.
Ben de zor bir gün geçirdim.
Moi aussi.
- Evet. Çok zor bir gün geçirdim ve güzellik uykuma yatmam lazım.
Oui et j'ai eu une très longue journée et j'ai vraiment besoin d'aller dormir.
Bu şekilde tanıştığımız için üzgünüm. Zor bir gün geçirdim.
Bonjour, lieutenant Sandowski.
İşte zor bir gün geçirdim.
Dure journée au boulot.
Sarah, seninle bir şeyler içmek isterdim fakat zor bir gün geçirdim ve kendimi iyi hissetmiyorum.
J'aimerais aller boire un verre, mais j'ai eu une sale journée. Et je crois que je couve quelque chose.
Çok zor bir gün geçirdim, Rube.
J'ai passé une très mauvaise journée, Rube.
Üzgünüm, eğer yardımı olacaksa bende çok zor bir gün geçirdim.
Désolée, j'ai eu une mauvaise jouréne au boulot moi aussi.
Ofiste zor bir gün geçirdim.
J'ai passé une mauvaise journée.
Çok zor bir gün geçirdim
J'ai eu une dure journée.
Zor bir gün geçirdim. Çok yorgunum.
La journée a été dure, je suis crevé.
Zor bir gün geçirdim.
La journée a été assez dure.
Tam olarak beklediğim şey değilsin ama bugün zor bir gün geçirdim.
C'est pas ce que j'attendais, mais j'ai eu une journée difficile.
Şimdi izin verirsen... Yeterince zor bir gün geçirdim.
Alors, si ça ne te dérange pas, j'ai eu une longue journée...
Bugün işle dolu zor bir gün geçirdim ve sizin beni eğlendirmenizi istiyorum.
J'ai passé la journée dans les affaires et les titres en bourse, e je veux me distraire un peu.
Ben de zor bir gün geçirdim.
J'ai eu une grosse journée aussi.
Çok isterdim Dupree, ama zor bir gün geçirdim... ve eve gidip Molly'yi görsem iyi olur.
Dupree, j'aimerais bien mais je ne peux pas. J'ai eu une dure journée. Et je devrais rentrer voir Molly.
Bilmiyorum. Zor bir gün geçirdim. Gün bittiğinde görmek istediğim tek kişi de sendin.
Je sais pas, c'était juste une rude journée, et la seule personne que je voulais voir à la fin, c'était toi.
Zor bir gün geçirdim.
" J'ai eu une dure journée.
Çok zor ve kötü bir gün geçirdim. Bir de senin ölümünün vicdan azabını çekemem. Şimdi kapa çeneni de bir şeyler bulayım.
Je veux pas avoir ta mort sur la conscience.