Âlâkası tradutor Francês
18 parallel translation
Kötü şansla âlâkası yok, beyefendi.
- Non, monsieur.
- Onun bununla bir âlâkası yok.
- Ça n'a rien à voir.
Benimle ne âlâkası var?
Qu'est-ce que ça a à voir avec moi?
Bildiğimiz kadarıyla bununla âlâkası yok.
On pense que ces crimes ne sont pas liés.
- Bir kart daha,... - Âlâkasız kartlar.
Une carte de plus, c'est tout.
- Âlâkası yoktu.
Gene était loin d'être le meilleur.
Tanrı'nın insanoğluyla ne âlâkası olur?
Qu'est-ce que Dieu a à voir là-dedans?
Eninde sonunda burayı terk edeceksin ve sebep olarak da yıpranmanla âlâkasız bahaneler göstereceksin.
Puis vous partirez, en donnant des raisons n'ayant aucun rapport.
Hayır, âlâkası yok.
Ou mort. Non.
Batıl inançla âlâkası yok.
Ce n'est pas une chose noire.
Hayır. Hayır, hayır, hiç âlâkası bile yok.
Non, non, pas du tout.
Senin dövme yaptırmanla Katrina'nın ne âlâkası var?
Quel peut donc être le rapport entre se faire faire un tatouage et Katrina?
Evet ben de tamamen âlâkasız bir nedenle mutfağa gideyim.
Je vais aller dans la cuisine pour... Aucune raison valable.
Âlâkası bile yok.
Ce n'est même pas ça.
Bunun seninle âlâkası yok.
Il ne s'agit pas de toi.
İyi de, görünüşümle ne âlâkası var?
Quel est le rapport avec mon apparence?
- Ne âlâkası var?
- C'est quoi le rapport?
Ne âlâkası var ya?
Quel rapport?