Çektim tradutor Francês
3,230 parallel translation
Bütün ayakkabılarının fotoğrafını çektim.
J'ai fait un portrait de toutes les chaussures.
Çektim.
click je sais.
Telefonumla kameraya çektim.
Je l'ai filmée avec mon téléphone.
Hilton kardeşlerden birisini çektim. Oh! Belki de Kardashian'dı.
J'ai une photo de l'entrejambes d'une sœur Hilton, ou d'une Kardashian.
Birçok yere faks çektim. Onlarca kişinin haberi oldu. Ama gelin görün ki köşe yazım ta Atlantik'in öbür ucuna Amerika'daki birilerinin eline kadar ulaşmıştı.
Je l'ai faxé à beaucoup de personnes, à tous les gens intéressés, et après, l'article a fait son chemin, traversant l'Atlantique.
Tans, ben de aynı hastalıktan çektim.
Bon, Tans, J'ai souffert de la même chose vouloir quelqu'un qui...
Tetiği çektim.
J'ai appuyé sur la gâchette.
O yedi kiloluk haini doğurmak için dokuz saat acı çektim ben. Rahmim rüzgâr tulumuna döndü.
Il a fallu neuf heures de travail avant que ce félon de six kilos ne transforme mon utérus en manche à air.
Otu çektim.
Je viens de la souffler.
Otu çektim.
Je l'ai soufflée.
Çünkü bu erkekler kulübünde zeki olduğum için yeterince şimşekleri üstüme çektim.
Parce qu'on m'en a déjà assez voulu d'être trop maligne dans ce club réservé aux garçons.
Sıkıştırdım ve silahımı çektim. Elini bel kısmına götürdü.
Je l'ai acculé, j'ai sorti mon arme, il a fait un geste vers sa ceinture.
- Çektim başkomiserim, çektim.
Je l'ai, capitaine. Je l'ai.
Dün gece sana sakso da çektim, değil mi?
J'ai sucé ta bite aussi, n'est-ce pas?
Cezamı çektim.
J'ai fait mon temps.
Sonra ezdim ve burnuma çektim.
Ensuite je les ais écrasées et sniffées
Bir sürü sitenin fotoğraflarını çektim.
Je prends beaucoup de photos pour des sites internet.
Hayır, hayır, elimi ayağımı çektim o işlerden
Non, non j'en ai fini avec tout ça.
Scooter sürüyordum ve iki tane Sıçrayan gördüm ama görmemiş gibi yaptım. Sonra onları Boon ve Tector'un ateş sahasına çektim ve onlar da kafalarını uçurdu. Aynı şöyle patladılar.
J'étais sur ma trottinette et j'ai vu deux Skitters mais j'ai fait comme si c'était pas le cas, et ensuite, je les ai conduits dans la ligne de mire de Boon et Tector, et ils leur ont tirés dans la tête, et ils ont explosé comme...
Ayağımı gazdan çektim.
Je touche plus la pédale.
Daha yeni çektim oraları.
J'ai sali, tu crois?
Çektim, evet. O hâlde fotoğraf makinenize ihtiyacım olacak.
Alors il me faut votre appareil.
Baştan çıkarıcı bestelerini içime çektim adamım.
- Arrête ça. Tu me fais groover.
Dedim ki, "Baştan çıkarıcı bestelerini içime çektim adamım."
J'ai dit que tu me faisais groover.
San Francisco polisiyle görüştük. T.C.'nin aleyhindeki suçlamalar düşürüldükten sonra onun aleyhine ölüme sebebiyet verme davası açmışsınız. Davayı geri çektim.
Regardez, vous avons appelé le département de police de San Francisco, et ils nous ont dit qu'après avoir abandonné les charges contre T.C., vous avez mis un contrat sur sa tête.
Sonra hafif jestler yapmaya başladım. Kravatımı ayarladım, kırışıklarını düzelttim. - Dikkatini renge çektim.
Puis j'ai commencé à faire des gestes subtils - - en ajustant ma cravate, en la lissant, j'ai attirer ton attention sur la couleur.
Cezamı çektim Eric.
J'ai fait mon temps, Eric.
Silahı çektim ve sikinden vurdum, olan bu işte.
Ce qui est arrivé... je me suis retiré et j'ai déchargé dans les draps, voilà ce qui est arrivé.
Striptiz kulübüne gidip birkaç tane şipşak fotoğraf çektim.
J'ai été à un club de strip-tease, pris quelques photos.
Dondurucunun her yerini fotoğraf çektim.
J'ai photographié chaque centimètre de ce congélateur.
Dikkatini çektim ama değil mi?
Mais j'ai gagné ton attention, pas vrai?
Bugün Amy'nin en tatlı resmini çektim.
J'ai la plus jolie des photos d'Amy aujourd'hui.
- Ama bu lanet güzel atı kurada çektim.
Mais j'ai tiré un sacré bon cheval aujourd'hui.
- Şerif, daha önce kötü bir at çektim, ama bu adamlar görünce benden hoşlandıklarını söylediler ve onlar büyük sponsorlar.
Sherif, j'ai tiré le mauvais cheval plus tôt, mais ces gars là disent qu'ils aiment ce qu'ils voient en moi. et ce sont des gros sponsors.
Verandada bir saat bekledikten sonra, cüzdanından 20 papel çaldım Carvel'e kadar otostop çektim ve kendime Fudgie the Whale keki aldım.
Alors, après que j'ai attendu une heure sur le porche, j'ai volé 20 dollars dans son porte-monnaie, j'ai fait du stop jusqu'à Carvel, et me suis acheté un gâteau Fudgie la baleine.
Dün gece telefonumla çektim bunları.
Je les ai prises avec mon téléphone la nuit dernière
Bir video çektim.
Disons que j'ai un peu filmé l'acte.
Gözüne parmak soktum, saçını çektim, bu gün ne renk giymen gerektiğini unutmuşsun.
pousse tes yeux, tire tes cheveux, tu as oublié quelles vêtements porter.
Resmen içime çektim demin.
On respire juste par là.
Bakın, ben sadece başvurumu geri çektim.
J'ai retiré respectueusement ma candidature.
Telefonumla bir video çektim.
Oh, attends. J'ai une vidéo sur mon téléphone.
Bir resmini çektim.
J'ai pris une photo.
Evet, koyu kanı çektim.
Ouaip. J'ai dessiné le sang noir. Je suis dans la veine...
- Sözlerimin cezasını çektim demek.
- J'ai un talent pour les mots. - C'est vrai.
Fişini çektim.
Je l'ai débranché.
Beş yıl boyunca acı çektim.
J'ai souffert cinq longues années.
- Sanırım onu tarafımıza çektim.
- Je pense que je l'ai eu.
Ben çoktan senin için Brad'a Kerkovich Usulü çektim.
Brad a déjà mordu à l'hameçon.
İşte çektim.
Je l'ai.
Birileri el sallıyordu arabayı kenara çektim.
Quelqu'un m'a demandé de m'arrêter.
Dün gece iyi bir uyku çektim ve işte geri geldim.
J'ai eu une bonne nuit de sommeil, et je suis de retour, bébé.