Çete tradutor Francês
3,573 parallel translation
Çete misin, polis mi?
Es-tu un fumiste ou un policier?
Changmaoxiong. Senin çete olduğunu kanıtlayacak elimizde yeterli delil var.
Changmaoxiong, nous avons assez de preuves pour prouver que tu fais partie du gang.
Çete miymişler?
C'est un gang?
Çete oldukları ortaya çıktı.
Il s'avéra que c'était un gang.
Çete lideri olduğu düşünülen Rebecca Ahn tutuklandı diğer üyelerle birlikte duruşmasını bekliyor.
Rebecca Ahn, suspectée d'être la meneuse, a été arrêté... et attend son audience avec les autres membres.
Başkan yönetiminin ağır güvenilebilirliği yaşanırken Batman tarafından yürütülen çete sayesinde sadece Gotham düzenini korudu.
Seule Gotham City a su maintenir l'ordre grâce à un groupe d'autodéfense dirigé par Batman. Ce qui ne fait qu'ajouter à la perte de crédibilité que connaît l'administration du président.
- Bu çevrede yaşlı bir çete gördün mü?
- Taré! T'as revu les péquenauds de la carrière?
O sürtük tam çete, kuzen!
Cette salope est violente!
Muizenberg plajında yeni bir çete var.
Un nouveau gang, sur la plage de Muizenberg.
Varrick, onun Cumhuriyet Şehri'ni savaşa sokmak için Kuzeyli askerler gibi davranan çete üyeleri tuttuğunu öğrendiğimi biliyordu.
Varrick savait que j'avais deviné qu'il avait engagé des gagsters pour se faire passer pour des soldats du Nord pour que République City se joigne à la guerre.
Hadi, çete.
Oh, allez le gang.
Yoksa bir çete liderinin vergilerinin yazılı çıktısı ile ortalıkta dolaşacağımı mı sandınız?
Vous croyez que je vais me trimbaler avec des relevés de comptes d'un parrain de la mafia?
O çete üyelerini arabayla ben ezdim!
Je ai couru ces gangbangers!
El Salvador'dan gelen bir çete.
C'est le gang d'El Salvador.
Yani evimiz işaretlenmekle kalmadı, bir de çok meşhur bir çete tarafından işaretlendi.
Donc non seulement notre nouvelle maison est taguée, mais en plus taguée par un gang réputé.
O çete tarafından olabilir.
Peut-être par cette bande.
Esas suçlamamız gerek onların arkasında durup suça teşvik eden çete liderleridir.
Punissons les Thénardier qui les exploitent et les dirigent.
Onlara yüzüğü, katil bir çete liderinden ele geçirdiğimi söyledim.
J'ai dit qu'on avait retrouvé la bague sur un exploiteur d'enfants.
"Hadi bir çete kuralım, iş yapalım." derdi.
Il dit, "Soyons un gang, faisons un casse".
Bunun bir çete saldırısı olduğunu mu düşünüyorsun?
Vous pensez que c'est un coup de la mafia?
Ama Russo 99 yılındaki çete savaşından sağ kurtulduktan sonra bu alışkanlığı bıraktı.
Bien que Russo soit nettoyé de son acte après avoir survécu à ce coup de la mafia en 1999,
Bunun çete savaşı olduğunu düşünmüyorlar.
Ils pensent pas que c'est un coup de la mafia.
Çalıştığı eski çete üyeleriyle birlikte boks salonu açmış.
Il a ouvert un club de boxe, où il travaille avec d'ex-membres de gangs.
Baban, kurbanımızın babasını temsil ediyor. Son on yılın en tanınmış çete liderini. Bilmem gereken bir bilgi olduğunu düşünmüyor muydun?
Ton papa représente le père de notre victime, l'un des gangsters les plus célèbres de la dernière décennie, et tu n'as pas jugé bon de me le dire?
Çete burada.
L'équipe est au complet.
Ben de çete üyesiyim.
Je suis un voyou.
Hırsızlıkla ve uyuşturucu ticaretiyle anılan bir çete.
une équipe bien placée dans le vol à mains armées et les narcotiques.
Herkes bizim çete adamlarımızla tartışmalı olduğunuzu biliyor.
Tout le monde sait que vous avez un problème avec notre gang.
Ben bu iş, çete işi gibi duruyor.
Pour moi, ça ressemble à une histoire de gang.
Bugün bir çete savaşının ortasında kalasım yok benim.
[Ricanements] Je n'ai pas super envie de m'imposer au milieu d'une guerre des gangs aujourd'hui.
İkimizden birinin yakışıklı bir çete detektifi diğerinin ise John Cooper olacağını biliyordum.
J'ai toujours su que l'un de nous deviendrait un détective canon, et que l'autre serait John Cooper.
Siktir be, herkes L.A.P.D.'nin şehirdeki en büyük çete olduğunu biliyor.
Tout le monde sait que la police de L.A. est le plus gros gang de la ville.
Yoksa şu çete dedektifini yatağa atmaya mı başladın?
Tu baises l'enquêtrice de l'antigang?
Ayrıca çete dedektiflerini de bağladım Chris adının her harfini, hatta her alternatif yazılışını bile arıyorlar.
Et ceux de l'antigang cherche Chris dans le fichier, toutes les orthographes, même avec un Q.
'Şimdiye kadar çete hakkında çözümlediklerim'
voilà ce que j'ai appris sur le gang.
Bu çevrede dolanan....... bir çete varmış....... esnafta korumalık için para talep ediyorlarmış.
Il y a un gang qui sévit, il rackette les commerçants pour une protection.
Bir çete savaşının patlak vereceğini düşünüyoruz.
Nous pensons qu'il va y avoir une bataille entre gangs.
Çete ve Silahlar Birimi'ni unutma, pokerde hile yaptığımı düşünüyorlar.
N'oublie pas l'Antigang, Ils pensent que je triche au poker.
Evet, çete avukatı her hafta limana oradan da havaalanına gidiyor.
Ouais, l'avocat d'un gang va au terminal des navires de croisière, et puis à l'aéroport chaque semaine.
Şehir surları içinde bir çete patronu vardı... Dragon olarak bilinir. Efsaneye göre, fırtınalı bir günde, bir anda ortaya çıkmış, avluda dikilmiş, bir bayrak tutup üç kez haykırmış.
Il y a un chef de gang dans la ville fortifiée connu sous le nom de Dragon. il est apparu de nulle part et est resté au milieu de la cour.
Tamam çete, Chase'yi kim kaçırdıysa şu an burada ve kredi kartlarını kullanıyor. Bu sırada da Chase muhtemelen bir çölde, tek başına, Tanrı'ya ölmek için yalvarıyor.
Ok les gars, celui qui a enlevé Chase est là et se sert de sa carte bleue alors qu'il est sûrement perdu dans le désert, seul et effrayé, suppliant Dieu de l'achever.
Çete savaşları insanların ölümüne yol açar.
Les guerres de territoire tuent.
Çete evlerine gözetleme ekibi telefon dinlemesi ve uydu takibi istiyorsun.
Ouais, tu veux que l'on mette les clubs des gangs sous surveillance, tout l'arsenal d'espionage et traçage GPS.
Çete evlerine yaklaşamayız, ama orada yaşamıyorlar.
C'est vrai dans leurs repères, mais ils ne vivent pas là dedans.
Çete, çeteye karşı mı?
Tu penses que c'est un gang contre un autre?
İç huzursuzluk ve uyuşturucu salgınının yanı sıra birde çete savaşımızın olduğunu mu söylüyorsun?
Donc, en plus des troubles et de la drogue, tu dis que j'ai une guerre des gangs sur les bras?
Buna bir çete savaşı diyecek kadar çok şey bildiğimizden emin değilim.Henüz.
Pas sûr qu'on en sache assez pour déjà qualifier ça d'une guerre.
Bütün saygımla, efendim ellerimiz, bütün bu çete cinayetleriyle dolup taştı.
Avec tout mon respect monsieur, Nous sommes débordés avec ces meurtres de gang.
Burada, şehirdeki bütün çete liderleri adına, basit bir mesajla bulunuyorum.
Je suis ici au nom de tous les chefs de gangs de la ville, avec un simple message.
Bir çete?
Un gang?
Birkaç çete işi.
Un gang.