13 tradutor Português
8,901 parallel translation
1715 yılının 13 Haziran günü gündeme dair ilk bilgilendirme.
Primeiro volume do dia 13 de Junho, de 1715, no ano do nosso Senhor.
13'üne bastığından beri Anne'in yanındayım.
Eu e a Anne estamos juntos desde que ela tinha 13 anos. Navegámos juntos.
13 yaşında beste yapmaya başlamış.
Começou a compor quando tinha 13 anos.
ON ÜÇÜNCÜ SAAT
13? HORA
13 yaşındaydım.
Eu tinha treze anos.
Yarın 13'üne basacak.
Ele faz 13 amanhã.
- Bugün 13 yaşında olacaktı.
Teria feito 13 anos hoje.
On üç yaşındasın.
Fazes 13 anos.
- 13 yaşında.
Ele tem 13 anos.
Oğlanlar 13 yaşında savaşa gider.
Rapazes vão para a guerra aos 13.
13 gündür rotasını değiştirmedi.
Não muda de rumo há 13 dias.
Soru kartları da dahil 26 harfi 13 derecelik açılarla 360 dereceye sığdırmam gerekiyor.
26 caracteres e um cartão de perguntas dividido por 360, dá-nos 13 graus de arco.
İticileri yerleştirmek ve denetimleri tamamlamak için 13 gün gerekiyor. Geriye Bruce ve ekibine roketi tamamlamak için 47 gün kalıyor.
Precisamos de 13 dias para montar os propulsores e fazer inspecções, o que dá ao Bruce e à equipa
Roketi rampaya yerleştirmek 13 gün sürüyor.
13 dias para montar a sonda.
Bu da demek oluyor ki deney ve araştırma yapmaya değecek 13 Sol'umuz var.
O que significa... que ainda faltam 13 sóis para experiências e pesquisas.
Öğleden önce 4 saat ilerliyor. Güneş panellerini seriyor, yeniden şarj olmaları için 13 saat bekliyor. İçeride bir yerde uyuyor ve sonra yeniden yola koyuluyor.
Conduz durante quatro horas antes do meio-dia, espalha os painéis solares, espera 13 horas até recarregarem, dorme algures por ali e depois recomeça.
Celâleddîn-i Rûmî, 13. Yüzyıl Fars Mutasavvıf
Rumi, um poeta persa Sufi do século XIII.
Güvenlik kayıtlarında binaya 9 : 13'te girmiş. 11 dakika boyunca Nucleus ekibiyle konuşmuş. Sonra anahtar kartını kullanarak binadan çıkmış.
Segundo a segurança, entrou no edifício às 9h13, reuniu-se com a equipa do Nucleus, 11 minutos, e usou o cartão para sair do edifício.
- 13 bin.
- Um mil e trezentos.
Daha 13 yaşındayken babam bir.22'lik vermişti.
Quando fiz 13 anos o meu pai deu-me uma.22.
Zenci, 13 yaşındaydım.
Preto, eu tinha 13 anos.
Saat 13 : 26.
Hora, 13 : 26.
Teyzeniz saat birde sizinle buluşacak.
A vossa tia combinou ir ter convosco às 13 : 00.
Her ne kadar onu on üç yaşıma kadar tanımasam da... Carl babam sayılır, asıl babamdan daha çok babalık yaptı.
Embora só o tenha conhecido com 13 anos, considero o Carl mais como um pai do que o meu pai verdadeiro.
- 13 tane S olsa.
E que tal Os Treze S?
- Şu an skor 13'e geldi.
- Eles estão agora em posição de pontuar nas 13. - Vamos lá!
13 Mart 1981, Marta Ochoa'nın kaçırıldığı gün. Aynı zamanda Lion'un Miami'ye 100. uçuşunu gerçekleştirdiği gün.
Treze de março de 1981, o dia em que raptaram Marta Ochoa, foi também o dia em que o Leão completou 100 viagens para Miami.
Ben 13'ümde iken bir oğlan vardı.
Havia um rapaz, quando tinha 13 anos.
Ondan sonra da Chicago Reklâm Kulübüne. 12.30'da öğle yemeği 13.30'da da konuşma yapılacak.
O Clube de Publicidade de Chicago, almoço às 12h30, discurso às 13h30.
13 yaşındaki birinden flört tavsiyleri alıyorsun.
Pelos vistos, estás a receber conselhos de uma miúda de 13 anos.
13 veya 14.
Treze, 14.
Chloe'yi kurtarmak için 13 dakikan var, Philip.
Temos 13 minutos para salvar a Chloe, Phillip.
Martinez, Scott ve Stonebridge'e kızı kurtarmaları için tam olarak 13 dakikaları olduğunu söyle.
Martinez, diz ao Scott e ao Stonebridge que eles têm exatamente 13 minutos para trazer a rapariga de volta.
Anlaşıldı, 13 dakika kronometre ayarlandı.
Entendido, Tenho 13 minutos no relógio.
... 2, 3, 4, 5, 6, 7 13, 14, 15!
1, 2, 3, 4, 5, 6, 7... 8, 9, 10, 11, 12 13, 14, 15!
13, 14, 15, 16...
13, 14, 15, 16...
23 : 13, 20 olacak.
23 : 13, 20.
On üç çocuğun olacak.
Com 13 filhos!
Şu derin dalış yarışmasını kazanan 13 yaşındaki Çinli çocuğu gördün mü?
Viste a miúda chinesa de 13 anos que ganhou na plataforma alta?
Annesi 13. yaş günlerine inanmıyormuş, o da 13. yaşını atlamak zorunda kalmış.
A mãe dela não acredita em 13º aniversários, por isso ela teve que o saltar.
Polisten henüz resmi bir açıklama gelmemesine rağmen kaynaklarımız cesedin, karısı tarafından 13 Aralık'ta kayıp olduğu bildirilen, Middleton Üniversitesi'nden Profesör Sam Keating'e ait olduğunu söylüyor.
Mesmo a carecer do pronunciamento da polícia, a nossa fonte diz-nos que o corpo pertence ao professor Sam Keating, da Universidade Middleton, relatado como desaparecido pela sua mulher em Dezembro.
- Sam Keating'in 13 Aralık'ta kaybolduğu...
Meu Deus!
Fakat, herşey 13 Ağustos günü Dr. Warren, beni görmeye geldiğinde değişmişti.
Mas tudo mudou a 13 de Agosto, quando o Dr. Warren veio à minha procura.
Tek başına Boston'u dinlemezler, ama 13 birleşik koloninin * sesi... Bunu görmezden gelemezler.
Boston sozinha não se faz ouvir, mas a voz de 13 colónias unidas isso eles não podem ignorar.
Sezon, 13. Bölüm "Unut"
- Forget -
En fazla birkaç küfür olur.
Pelo menos para maiores de 13 anos.
13 yıldır falan buradayız yahu.
Estamos aqui há 13 anos, meu.
+ 13 olsun. Bazı sahneler genç yaştaki izleyiciler için fazla ateşli olabilir.
Não apropriada para menores de 12 anos.
Diyeceğim o ki, 13 yaşındayken alet kulübesinde nükleer reaktör yapmaya çalışmıştı.
Diria que foi quando tinha 13 anos e tentou construir um reactor nuclear na varanda.
13 derece oldu.
13 graus.
- 13,5.
Treze e meio.