3000 tradutor Português
1,216 parallel translation
Aman Tanrım, bu 3000 dolar.
Credo, isto custa 3.000 dólares.
Burada 3 bin "mafya adamı" aynı şeyin peşinde koşuyor.
Aqui tens 3000 gajos espertos todos à procura da mesmo metal.
Ateş gücüne gelince. Titanyum şarjlı, 3000'lik şarjör, 3 ila 300 arası atış.
Recarregador de titânio, 3 mil balas, com rajadas de 300.
Senin 3000 dolar açığın ondandır.
Estão lá os 3 mil que lhe faltam.
3000'mi dedin?
Três mil, caralho?
Belki de 3000'e değer ha!
Ah, então talvez os três mil valham a pena, huh?
3000 km'ye zum yapabilen bir mercek galiba.
Parece, sei lá, 3.000 quilómetros de zoom.
Gelininiz 3000 yaşında.
A tua noiva tem 3.000 anos.
Garip, çünkü seni Corvalis'te koşarken gördüğümde, üç bin metreyi kazanmıştın.
É engraçado que quando te vi em Cavallas... ganhaste os 3000 metros.
- Ama üç bin metrede rekor kırdın. Ayağını ver bana.
Mas estabeleceste um recorde nos 3000 metros.
Vıren de geçen ay üç bin metrede bir dünya....... rekoru kırmış.
O Virén quebrou o recorde mundial dos 3000 metros no mês passado.
Az önce 3000 tane sütyeni personele gönderdim! Kesmem lazım!
Enviei 3 mil soutiens para o Dept. de Pessoal!
Sağa dönün 2-7-0. Üç bine inin.
Entendido, 3-3-Golf, virar à direita 270 graus, descer para 3000 pés.
Üç-üç-golf. 2-7-0 sağa ve 3000'e iniş.
3-3-Golf, a virar para 270 graus, a descer para 3000. 2992.
Alev Bastıran 3000!
O Inferno-Buster 3000!
Anafordan yaklaşık olarak 3000 km uzaktayım.
Estou a cerca de 3000 quilómetros do remoinho.
Soruşturmamızın şimdiye kadarki ilk aşamasında toplamda yaklaşık 3000 saatlik bir çalışmamız oldu.
Passámos 3000 horas nesta investigação inicial.
Resmen geçmişte yaşıyorsun... bu, Musa'dan başlayıp, Sandy Koufax'e kadar, uzanan 3000 yıllık güzel bir gelenektir!
Vives no passado. 3 mil anos de bonita tradição, desde Moisés até Sandy Koufax.
Üç bin yeni hastam ve altı bin evlilik teklifim oldu. Bir tanesi bile senin gibi değil.
Ganhei 3000 novos pacientes, 6000 pedidos de casamento e nem um encontro.
3000.
900m.
İki bin, üç bin, dört bin.
2000, 3000, 4000...
Hesabını 3000 dolar aşmışsın.
Tens um saldo negativo de 3 mil dólares.
Bankaya 3000 dolar yatırmalı... Debra'ya bu durumu anlatmalısın.
Tens de depositar 3 mil dólares e tens de contar isto à Debra.
Orada nasıl 3000 dolar olduğu gibi mesela?
Por exemplo, porque está aí um cheque de 3 mil dólares?
Robert'ın nasıl etrafa verecek 3000 doları olur?
O Robert tem 3 mil dólares para esbanjar?
- Oo Cartman. 3000 doları nasıl bulabileceğini biliyoruz. - Biliyor musunuz?
- Nós sabemos como podes arranjar $ 3,000.
Malon mekiği orada- - 200 kilometre uzaklıkta, iskele baş omuzlukta ve sondadan 3000 kilometre uzakta.
Lá está a nave Malon, 200 kms a bombordo da proa e a 3.000 kms da sonda.
Yaklaşık olarak, 3000 Kyrianlı öldü.
Aproximadamente 3.000 Kyrianos mortos.
- Continental 2478, 3000'e alçalın. - 2478.
- Continental 2478, descer para 3.000.
3000'de kalın. 120 derece sola dönün.
Manter 3.000. Esquerda para 120.
- USAir 4844, 3000'e alçalın.
- USAir 4844, descer 3.000.
269, alçalın ve 3000'de kalın, 160'a doğru eğer yolcunuz Connie Falzone benimle yemeğe çıkarsa.
Midwest 269, descer e manter 3.000, direção 160. Se Connie Falzone aceitar jantar com o marido.
Bir hamburger neredeyse 500 dolar yapıyor. Annem herşey için sadece 3000 dolar vermişti.
São quase 500 dólares, só para os hambúrgueres... e a minha mãe só me deu 3 mil dólares para tudo.
3000. Telefondan Yvonne. 4000. 5000.
Três mil, Yvonne, ao telefone.
Roket yaklaşık 14 saniye havada kaldı, bu da 3000 fit yüksekliğe ulaştığı anlamına geliyor. Denkleme göre "S" eşittir 1 / 2 "at" kare. Burada "S" yükseklik, "a" yerçekimi sabiti olan 32 ve "t" roketin uçuş süresi.
Aquele foguetão caiu durante 14 segundos, o que quer dizer... que atingiu uma altitude de 900 metros... de acordo com a equação S = 1 / 2 at2... onde "S" é a altitude, "a" é a constante da gravidade... e "t" é o tempo que o foguetão demorou a descer.
İlaveten 3000, hatta belki 4000.
- Mais 3 mil, talvez 4.
Uzmanlar soygun sırasında zarar gören, 3000 yaşındaki heykelin onarılabileceğini söylüyorlar.
Quanto à estátua danificada durante o assalto, os cientistas acham que podem restaurá-la.
- Bir defasında 3000 yıl delikte kalmıştım.
Passei 3.000 anos trancado.
3000 veren var mı?
Quem dá 3000?
3000.
3000.
Güzel çünkü biz de Rachel'e 3 ton su almıştık.
Boa, nós temos os 3000 litros de água para a Rachel.
Ama biz senin arkadaşlarınız Fry, ve biz 3000 yılında yaşıyoruz.
Mas somos os teus amigos, e vivemos no ano 3000.
On milyar robot ve her birinin her 3000 milde bir yağ değişimine ihtiyacı var.
Dez biliões de robôs cada um deles a precisar de mudar o óleo a cada 3000 milhas.
Sadece 3000 yılında olduğunuz bir rüya görüyordunuz.
Você só sonhou que estava no ano 3000.
Ee, 3000.
3000.
Ve üç bin metrede yedekte.
E a estafeta dos 3000 metros.
Fiyatlar 3000 dolara kadar çıkar.
Vão até aos 3 mil dólares.
Geçmişte yaşıyorsun. 3000 dönümden az araziyle geçimini sağlayamazsın.
sou cowboy. Não. Vives no passado.
- Yine de bir şeyler kazanabilir.
Um homem não pode viver em menos de 3000 acres. Bem, ele pode ganhar algum dinheiro.
- Babamın kim oılduğunu öğrenmek istiyorum fakat DNA testiyle bulabilirim ve test 3000 dolar ve benim 3000 dolarım yok. - Hadii, mesele nedir Cartman?
- Que se passa?
3000 dolar kazandık.
Ganhámos $ 3,000.