30 saniye tradutor Português
1,514 parallel translation
Bunu karşılaştıktan 30 saniye sonra anladım.
Isso percebi passados 30 segundos.
Patlamaya 30 saniye.
30 segundos para a detonacao.
30 saniye içinde kalkışa hazırız.
Estamos prontos para lançar dentro de 30 segundos.
30 saniye içinde ateş mesafesinde olacaklar.
Estarao na linha de fogo dentro de 30 segundos.
İki kod da düzgün bir şekilde girilirse, naquadah jeneratörü aşırı yükleme yapacak. 30 saniye sürecek.
Inseridos os códigos, o gerador naquadah fará sobrecarga passados 30 segundos.
Şimdi 30 saniye bekliyoruz.
Agora esperamos 30 segundos. Por favor, Deus.
Tarih : 10.10.04 Saat : 15.04 Kayda göre 30 saniye.
Dia 10 / 10 / 04. 15 : 04 horas, 30 segundos segundo o registo da cassete.
- 4 dakika, 30 saniye.
- 4 minutos e 30 segundos.
Pencereye ateş edeceğim. Buranın suyla dolması yaklaşık 30 saniye alır.
Vou disparar para uma janela, vai demorar 30 segundos para isto se encher de água.
30 saniye içinde sizinle...
Estamos aí dentro de 30 seg...
Bir ayak için 30 saniye.
Para aí uns 30 segundos.
Bay Green... 30 saniye.
Sr. Green. 30 segundos e depois pode ir!
Ayrıca, eğer ciğerlerinizi havayla doldurursanız uzay boşluğunda 30 saniye kadar dayanabileceğinizi söyler.
Também diz-se que se contém a respiração, pode sobreviver no vácuo do espáço num total de trinta segundos.
Müdür kavşaktan 30 saniye önce sahte çıkış emri verecek.
A ordem de desvio será dada 30 segundos antes.
Bana 30 saniye ver, sonra buradan gideceğim.
Dá-me 30 segundos e eu saio daqui.
30 saniye!
Trinta segundos, mãe!
30 saniye içinde ağrının geçmesi lazım.
A dor desaparecerá em 30 segundos.
30 saniye oldu! Ne bok yiyorsun sen?
Que merda estás tu a fazer?
30 saniye yan yana dursunlar, bir daha ayıramazsın.
- 30 sekundi zajedno i ne možeš ih razdvojiti.
Tahminimden 30 saniye daha fazla dayandın.
E tu aguentaste-te mais 30 segundos do que eu esperava.
- 30 saniye, Ed.
- 30 segundos, Ed.
İlk havaleyi takip eden 30 saniye içinde, para derhal başka bir... gizli hesaba aktarılacak.
Imediatamente transferiremos o dinheiro para outra conta... 30 segundos depois da primeira transferência.
- Son 30 saniye.
- 30 segundos.
30 saniye.
Trinta segundos.
Bana 30 saniye ver.
Dá-me 30 segundos.
Teslimatı yapmak için 30 saniye vaktin olacak.
Tens, no máximo, trinta segundos para fazer a entrega.
- Son soruşundan beri 30 saniye.
Desde a última vez que perguntaste, há 30 segundos.
- 30 saniye sonra.
- 20 segundos, 30 segundos.
30 saniye sonra çıkacağız.
Esperaremos 30 segundos e então sairemos.
Tamam, 30 saniye bitti.
Ok, os 30 segundos acabaram.
Leylak rengi ve tehlikeli. Londra'nın merkezine 30 saniye uzaklıkta.
É roxo e perigoso, e está a 30 segundos do centro de Londres.
- Çünkü tehlikeli. Ve Londra'nın merkezine 30 saniye uzaklıkta.
É roxa, é perigosa, e está a 30 segundos do centro de Londres.
Yaklaşık 30 saniye önce bitmiş.
Acabou há cerca de 30 segundos.
- Leylak rengi ve tehlikeli. Ve Londra'nın merkezine 30 saniye uzaklıkta.
É roxa, é perigosa, e está a 30 segundos do centro de Londres.
Hâlâ saçıma ne yapacağımı bilmiyorum ve düğün planlamacımın bunu başaracağına inancım hiç yok. - 30 saniye.
Não consigo decidir que penteado fazer... e não acredito... que a minha preparadora consiga que isto resulte.
Endişe etme, kapanışa daha 30 saniye var.
Não se preocupe. Apenas faltam 30 segundos para se poder apostar.
- Hayır, 30 saniye dedim.
- Não, eu disse 30 segundos.
Reklâmlardan 30 saniye sonra döneceğiz.
Voltamos do intervalo dentro de 30 segundos.
Bronco'lar bir sayı geride ve maçın bitmesine 30 saniye kaldı.
Os Broncos perdem por um, e faltam 30 segundos no relógio.
Beyler, 30 saniye içinde görüş alanınıza girecek.
Senhores, deve avistar-se dentro de 30 segundos.
Tamam, şey, benim ki gitti, seninkine de 30 saniye veriyorum.
Ok. Bem, o meu foi-se. Dou ao teu cerca de 30 segundos.
Televizyondaki ilk yayınını beraber seyredelim diye annemi davet etmiştim. 30 saniye boyunca 20 milyon insan benim müziğimi dinledi.
Convidei a mãe para assistir à estreia em televisão. Durante 30 segundos, 20 milhões de pessoas ouviram a minha música. No final, a mãe virou-se para mim e disse :
Size 30 saniye vereceğim bu 30 saniye içinde sağınızdaki, solunuzdaki önünüzdeki ya da arkanızdaki birisiyle tanışmanızı istiyorum.
Vou dar-vos 30 segundos. E nesses 30 segundos, quero que conheçam alguém que esteja à esquerda, à direita, à frente, atrás.
Size tam olarak 30 saniye veriyorum.
Vou dar-vos literalmente 30 segundos, está bem?
30 saniye.
30 segundos.
30 saniye.
Tens 30 segundos.
30 saniye sonra oradayım.
Estou aí em 30 segundos.
30 saniye sonra kendine gelecek.
Ele deve recuperar a consciência em 30 segundos.
- 20 30 saniye kadar sonra.
- Este Kelly tem um apelido?
Yapamam... Bir saniye. 30 dakika mı?
Não posso... 30 minutos?
Açıklanamayan bir kısa devre olmuş, ama kamera bozulduktan otuz saniye sonra.
Houve um pico inexplicável, mas aconteceu 30 segundos depois da câmera ir avariar.