55 tradutor Português
1,517 parallel translation
Hayvan krallığındaki dişiler,... gebelik sırasında bunu yaparlar. 186 00 : 11 : 54,000 - - 00 : 11 : 55,000 Evkuşu oluyorsun.
As fêmeas no reino animal fazem-no quando estão grávidas.
Bethesda Donanma Hastanesinde 55 galon alkol içinde bulundu.
Encontrámo-los num tambor com 208 litros de álcool... atrás do Hospital Naval de Bethesda no mês passado. - McGee.
55 ten sonra 5 e mi geçeceksin?
Vais pela 55 até à 5? Ou pela 91 até à 71?
- 55 dolar veren var mı?
- Que tal $ 55?
- 55 dolar.
- $ 55.
55 dolar.
$ 55.
Satıyorum, satıyorum... 55 dolara sattım.
Vai uma, vão duas... Vendido por $ 55.
Daha 55 yaşına bile gelmemiş, ama Alzheimer hastası.
Ainda não tem 55, e já tem Alzheimer.
Siz 55'i geçtiniz, değil mi, efendim?
O senhor já fez 55, não já?
Gas 55'te ne yapıyordun?
O que foste fazer à bomba 55?
Jack, bu bina 55 katlı.
Jack, tem 55 andares.
55. ve 447. yollara arama noktaları kuralım.
Vamos colocar barreiras ao longo da Route 55 e da Route 447.
55. yoldan, 16 ila 32 kilometre arasında tren yolundan çıkmış.
É junto à Route 55, a 15 a 30 quilómetros da linha férrea.
Eşşek basketbolu mu?
55º JOGO DE BASQUETEBOL ANUAL EM BURROS Basquetebol em burros?
Skilling ise 28 iddianın 19 ` unda suçlu bulundu. 64 yaşındaki Kennet Lay bundan 2 ay sonra, Temmuz 2006 ` da kalp krizinden öldü.
Os bónus pagos aos executivos totalizaram $ 55 milhões. Em 2001, os trabalhadores perderam $ 1.2 mil milhões em fundos de pensões.
4.55 kalibre.
É um calibre.455. É muito rara.
Tam sayıyı bilmiyorum, ama sanırım 55 veya 60 olmuştur.
Eu não sei bem... mas eu diria... 55's / 60 e poucos.
Yedek güç kaynağı % 55.
Bateria 55 %.
SMELTERS 55-54 GALİP!
SMELTERS GANHAM POR 55-54!
Atış zamanı 55 dakika sonra mı?
- Treino em 55 minutos.
Yüzde 55.
55 por cento.
İkinci olarak, eğer antreman 3'te başlıyorsa, 2 : 55'de siz geç kalmışsınız demektir.
Segundo, se o treino começa às 3 : 00, estão atrasados a partir das 2 : 55.
2 : 55'te geç kalmışsınız demektir.
A partir das 2 : 55, já está atrasado.
Ya da hesabı bölmek isterseniz, 1.75 $ ve 5.55 $.
Ou se quiserem dividi-lo de outro modo, é $ 1,75 mais $ 5,55.
55 Doğu Erie, lütfen.
East Erie 55, por favor.
- 55 Doğu Erie, apartman 4010.
- East Erie 55, apartamento 40-10.
Dolayısıyla, 23 saat 55 dakika sonra görüşürüz.
Por isso, vemo-nos... daqui a 23 horas e 55 minutos, certo?
RTLM, Rwanda süt ve baldan bir ülkeydi o yılanlar kan dökmeden ewel..... ama savaşı kaybediyorlar.
um país de fartura e paz 55 ) } até as serpentes derramarem o sangue... 69 ) }... mas perdem a guerra.
Anlıyorum.
55 ) } Compreendo.
55 saniye.
55 segundos.
Başlangıç olarak, 55 milyon Amerikan tiryakisi,... veya belki de Amerikan tütün çiftçileri yani sürekli uyuşturucu kaçakçısı muamelesi görenler.
55 milhões de Americanos fumadores, para começar. ou talvez com os agricultores produtores de tabaco que são constantemente tratados como narcotraficantes.
55 kiloluk bir kadın bileğine kelepçeyi takıp buraya getirdi seni.
Diabos, uma mulher de 55 quilos algemou-te e trouxe-te até aqui.
Ofis numaram 718-205-55-55 Aramanızı bekliyor olacağım.
718-205-5555. Fico à espera da sua chamada.
Isaiah, 55. bölüm, 8. kısım :
Isaías, capítulo 55, versículo 8 :
- Aslında benim 55 dolarım var.
Bem, eu devo ter uns 55 dólares.
55 dolara Trenton'a kadar bile gidemeyiz.
55 dólares nem dão para o comboio.
- Biliyor musun 55 dolara yarım saatlik yayında istediğini yapabilirsin.
Com 50 dólares e podes o fazer sempre que quiseres.
- Çok genç değilim. 55 yaşındayım.
- Não sou jovem. 55 anos de idade.
Eylül'de 55 oluyorum.
55 anos da idade em setembro.
55 kilo.
55kg.
Mmm... yaklaşık 170cm.
- 1,55... da altura do Nick. - Sim.
Beyaz, 1,78 boyunda, kumral, yeşil gözlü.
Branco, 1,55 m, cabelo castanho, olhos verdes.
Karbon yaşı 55,000.
A data do carbono é 55,000 anos.
Diyelim ki ben saldırganım, neden kurbanlarımı saat 02 : 55 ve 03 : 15 arasında vuruyorum?
Se eu fosse o suspeito, porque atiraria nas vítimas entre as 14 : 55 e as 15 : 15?
Evin yüzde 10'u büyüklüğünde.
Tem 55 m ². É 10 % da casa.
55 yaşında bir adam yolda bayılıvermiş.
Um tipo de 55 anos desmaiou em plena rua.
- Tamam Taylor.
Taylor, são 21 : 55.
Saat 21.55.
Temos seis minutos.
Erkek, yaş 55, kafa kafaya çarpışmış.
Homem, 55 anos, vítima de uma colisão.
55 yaşında biriyim.
Sou um homem de 55, estou enjoado.
- 14 : 55.
- 2 : 55.