75 tradutor Português
2,715 parallel translation
Çünkü arabada 75 kiloluk C4 patlayıcı var. Onları kendi ellerimle yerleştir -
Porque está cheio com 34kg de explosivos C4 caseiros colocados por mim, com as minhas duas...
Görüyorum ki isminiz değişmiş fakat 1973'den 1975'e kadar burada çalıştım.
Vejo que seu nome mudou, mas eu trabalhei aquí de'73 até'75.
Spartan 2 programının gizliliği tehlikeye atılamazdı. Ama program için 75 askerin ortadan kaybolması zor sorular yaratacaktı.
O sigilo do programa Spartan-II não podia ser posto em causa, mas o desaparecimento de 75 recrutas para o programa teria dado azo a perguntas incómodas.
El için 25, ağız için 50, göte de 75 dolar alırım.
Bem... 25 dólares com a mão, 50 para a boca e 75 no rabo.
Mallory ve Irvine'ın kaybolmasından 75 yıl sonra dağcı Conrad Anker Everest'in yüksekliklerinde cesetlerini bulma arayışında.
Maio de 1999 75 anos depois de Mallory e Irvine desaparecerem, o alpinista Conrad Anker participou numa expedição em busca dos seus corpos no cimo do Everest.
George Mallory ile yollarımız 75 yıl sonra kesişmişti.
O George Mallory e eu... Os nossos dois caminhos cruzaram-se com 75 anos de diferença.
Belgeler ve mektuplar 75 yıl boyunca zarar görmemişti.
Documentos e cartas em perfeito estado de conservação 75 anos depois.
Biletinin % 75'i yemeğe gidiyor.
75 % do bilhete está na comida.
Bir gün 75, 80 yaşlarında ihtiyar bir kaçık geldi ve bana bir içki almak istedi.
Um dia, um velho excêntrico, com cerca de 75 ou 80 anos, entrou no bar e perguntou se podia pagar-me uma bebida.
75'inci otoyolun doğusu, Tates Deresi yolunda.
Leste de 75 na estrada da angra de Tates.
Sanırım hücreler - 60, - 75 derecede donmuşlar.
Acho que essas células foram congeladas a temperaturas abaixo de zero!
Koyu kırmızı panelvan, plakası...
Carrinha bordeaux, com matrícula... - 75.
- Paris'e kayıtlı. - Paris plakalı, peynir yiyicilere!
- "Camembert" 75.
Dural Conway, tanındığı gibi Jimmy 1,75 boyunda... yerli kökenli, koyu ciltli, orta boy kahverengi saçlı.
Dural Conway, também conhecido como Jimmy... tem 1,75m de altura... origem aborígene, pele escura mediana e cabelo castanho.
75'ine yeni girmişti.
Ele tinha acabado de fazer 75 anos.
Annem ölünce eşcinsel olduğunu açıkladı, 75 yaşındaydı.
Revelou-se quando a minha mãe morreu e ele tinha 75 anos.
Sayfa 75'teki gibi.
Como a 75.
Ya da 75'ten... 80'e kadar yaparız.
Ou da 75... Até à 80.
O halde buzul çağ memelilerini yeryüzünden silen 75.000 yıllık bir virüs terörüyle karşı karşıya olduğumuzu sanıyorum.
Nesse caso, acredito estarmos na presença de um terror com 75000 anos. Um terror que pode ter sido responsável por extinguir os mamíferos da idade do gelo.
75.000 yıl önce bu virüs dünyayı kırdı geçirdi.
Há 75000 anos, aqui o nosso vírus devastou o planeta.
Salı gecesi geldiğimde 75 bin dolarlık mal bırakmıştım oraya.
Quando eu voltei terça à noite, depois do jantar, tinha deixado ali dentro o correspondente a $ 75.000.
Sadece 1942'ya kadar araştırdım ve son 75 yıldır bu şehirde ve yakınlarında periyodik olarak gerçekleşen bir dizi hayvan saldırıları olduğunu öğrendim.
Só pesquisei até 1942, e descobri que houve uma série de ataques de animais, periodicamente, dentro e fora desta cidade, nos últimos 75 anos.
- Bir kaplumbağa ne kadar? - 1.75 dolar.
- Quanto custa uma tartaruga?
Kovaya da ihtiyacın var tabii.
- 1,75 dólares. E também precisa de um balde.
Aylık aidat 75 dolardır. Zamanında ödeyeceksiniz.
A cota é de 75 dólares mensais ao primeiro dia do mês.
Beşinci % 75 ile, Lloyd Butler.
Quinto, com 75 %, Lloyd Butler.
Aynı zamanda % 75 ile...
Também com 75 %...
Ama yıl 75'di. 77'de, 78'de her şeyi hallederim diyordum.
Era 1975. Achei que até 1978, eu teria consertado tudo.
Öyle ki, bu okullardaki not ortalamaları alt düzeydeki yüzde 75'lik öğrenci grubunun başarısızlığını gizler.
Isto nivela ao ponto de mascarar 75 % dos piores alunos de tais escolas.
75 santimlik bir cop sallayan iri, atletik bir adam...
Um atleta, bem constituído, está a bater bolas com um taco.
6 dolar 75 sent.
- São 6.75.
Bir çeşit köpük tabanlık * gibiler. Dokununca el izi kalıyor. Ve ayrıca 75 yaşında siyah bir adamın dirseklerine sahibim.
E tenho os cotovelos de um negro de 75 anos.
Havva geç tahtaya. 75. sayfayı aç.
Vêm até ao quadro e lê a página 75.
50 ilâ 75 dolar arası diyelim.
Entre 50 e 75 já dá para me safar...
Bağdat'ta çalınan paranın kalan 4.75 milyon dolarıymış.
São os 4,75 milhões que faltavam do ataque ao carro blindado conduzido em Bagdad.
İyi bir günde yüzde 75, 80 arası diyebilirim.
Eu diria que cerca de 70, 80 por cento num dia bom.
Ben... 75 % güveniyorum
Eu tenho... 75 % de confiança.
Bu durumda ölüm saati 75 dakikalık bu arada.
Dá-nos uma janela de 75 minutos para a hora da morte.
Biliyorum. 64 kilo 75 gram oldum.
Eu sei, tenho 64 e três-quartos.
Ruth, serumunu saatte 75 cc.'ye ayarlayalım.
Ruth, vai manter-lhe a IV a 75 cc por hora.
İstasyon beş : 75 derece.
Na estação cinco, 75 graus.
75 dedin.
Disseste 75.
75 veya 95 değil.
Não foi 75, nem 95.
Yosemite Katili Cary Stayner, sigara pakedi ve ehliyetleri atıp şüphe çekmemek için 75 km'den fazla yol giderdi.
Cary Stayner, o assassino de Yosemite, conduziu mais de 80 km para largar maços de cigarros e cartas de condução nas intersecções para despistar atenções.
Latin erkek, yaklaşık 1,75 - 1,80 boylarında, soluk mavi kapşonlu bir sweatshirt giyiyor.
É um homem latino, cerca de 1,70m, usa um capuz azul desbotado.
1.70 - 1.75.
1,70 ou 1,75 metros.
Harika, neredeyse % 75.
Excelente... quase 75 %.
% 75 diyelim.
Considera 75 %.
Burası da mağaradan yaklaşık 250 adım uzalıkta.
Fica a cerca de 75 metros da gruta.
Yaklaşık olarak 1,75 ile 1.8 metre arasında.
Estimo a altura entre 1,75 m e 1,80 m.
- 3 kollu, örgülü, 0.75'lik iple boğmuş.
- Ele asfixiou-as usando uma corda de 3 cabos de 6 mm torcidos.