930 tradutor Português
74 parallel translation
930, Dr. Otternschlag.
O 930, Dr. Otternschlag.
Evet, 4930, efendim.
4.930, senhor.
Hayatta kalan Cheyenneler, yaralı hayvan içgüdüsüyle hareket ederek kaçtıkları bölgeden tam 1200 mil uzakta Dakota'nın çıplak tepelerininin olduğu bölgede bulunan kendi lisanlarında "Zafer Mağarası" olarak adlandırdıkları kutsal yerde tekrar bir araya geldiler.
Como se fossem guiados pelo instinto de um animal ferido... os sobreviventes dos cheyennes reuniram-se a 1.930 km... do território do qual escaparam... nas colinas áridas do Dakota, sagradas para eles... chamadas no seu idioma "Cavernas da vitória".
Sana 930 Lancey.
Novecentos e trinta para ti, Lancey.
1930 sıralarında, "Depresyon Dönemi" olarak bilinir.
Chamaram-lhe "Depressão". Por volta de 1 930.
Bir kaç dakika önce, 1930 yılından bir makale okudum.
Há uns momentos, li um artigo de jornal de 1 930.
1930'a ne derdin?
Quer experimentar 1 930?
Buradan yansıyor, bu paneller en az 2000 % C ısı üretiyor olmalılar.
Esses painéis devem produzir calor de pelo menos 1.930 oc.
Porsche 930.
Porsche 930.
Ben, Porsche 930 kullanıyorum.
Eu tenho um Porsche 930.
1 930 SONBAHARl
OUTONO DE 1930
- 930'u alabilir miyim?
- E que tal se eu levar aquele 930?
Kendime bir Ferrari Testarosa alırdım, V-12 motor bir Porsche 930 alırdım, altı turbo motor bir Vector B-12 alırdım, çift turbo 0'dan 60'a 7.8 saniyede çıkıyor, o yüzden konuşma bile.
- Cala-te. A minha mãe está casada com um milionário. Ela vive com o velho do Tarleak, com todas aquelas limusines.
1 930'larda Cadılar Bayramı falanmış, beşinci katta.
Era a noite do Dia das Bruxas, nos anos 30, no quinto andar.
- WKZN televizyonu davasında, davalının, davacıya 930 bin dolar tazminat ödemesine karar verdik.
No Cooker versus WKZN Televisão.. somos a favor do queixoso, e condenamos o arguido a pagar, pelos danos a quantia de $ 930,000.
930 numaralı odadayım.
Estou no quarto 930.
Bunu bir kez daha tekrar etmek ister misin?
me quer repetir isso 00 : 38 : 51,373 - - 00 : 38 : 54,930
Acele posta, 930 lliff.
Corrida quente, 930 lliff.
Fakat bu asla 1, 930'dan düşük olamaz.
Mas nunca baixa mais de 1,930, aproximadamente.
Hedef göstermenin yeri değil.
Não há espaço para apontar dedos uns aos outros 377 00 : 32 : 11,930 - - 00 : 32 : 13,989 Do que estás falando?
Gerçekten Mary Boucher'ı Michael Newman'ı ve Gale Lewinson'u öldürdüyse o zaman polise kesin kanıt göstermeli.
Se ele realmente matou Mary Boucher 451 00 : 48 : 53,930 - - 00 : 48 : 56,057 Michael Newman, e Gale Lewinson então ele deve fornecer á polícia provas mais concludentes.
Çok istiyorsun değil mi? 775 00 : 37 : 44,930 - - 00 : 37 : 47,630 Karşılığında verecek neyin var?
Queres-o muito, não é?
Burası insanlık tarihi için önemli bir yer, çünkü M.S. 930 yılında İzlandalı bir grup kabile reisi, aralarındaki anlaşmazlıkları çözmek için burada toplandı.
É um lugar importante na história da humanidade porque no ano de 930 D.C., um grupo de chefes islandeses reuniu-se aqui para resolver os seus conflitos.
930 Euro.
930 euros!
Florida'nın resmi ama doğrulanmayan oy toplamına göre 930 oyla George W. Bush'un gerisindeyken bugünkü karar, Gore'un başkanlık savaşına yön verecek.
Enquanto segue atrás de George Bush com 930 votos nos resultados oficiais, mas não certificados, da Florida, a decisão que irá ser tomada hoje pode manter ou acabar com a luta de Gore pela presidência. Então, alguém que perde por 130 mil votos no condado de Dade diz,
Bir rahat verin be. İptale karşı oy sayısı ise 8869.
A votação encontra-se com 18.930 votos contra, e 8.869 votos a favor.
muayenehaneyi yaşatmak için birbirimizi öldürüyoruz sen ise 4.kattaki 1000 mt karelik koca ofisi alıyorsun.
Temo-nos andado a matar para salvar a clínica... e tu tens 930 m ²... de espaço para escritórios no quarto andar?
Tai Pei / Murray / 930. "
"Taipé / Murray / 930."
Karışıklık bu. Bu arada yol 1039 km.
E a propósito, são 930 quilómetros.
Tabby Barnes. 34 yaşındayım 930 Church Caddesi, daire 1-D'de oturuyorum ve ben suçsuzum, bu arada.
Tabby Barnes. Tenho 34 anos. Moro na Church Street, 930.
Nerede kalıyorsun?
Então, como estás a ficar? 139 00 : 13 : 15,590 - - 00 : 13 : 17,930 Porque queres saber?
Olası cinayet vakası, 930 Euclid.
Possível homicídio, número 930 na Euclid.
Artık yarım kilosuna 2 Sent ödüyoruz.
930 ) } Pagamos dois cêntimos a libra.
İyi işler hep kapılmış durumda.
930 ) } Anúncios antigos e empregos estão todos ocupados.
Sıraya gir!
930 ) } Põe-te na fila. 922 ) } Espera!
Sahnede dans edemiyorsan akvaryumda oturursun.
930 ) } Se não fores dançar no palco... 952 ) }... sentas-te no aquário e esperas que um cliente escolha o teu número.
Gerçekten orduda mıydın?
930 ) } Estiveste mesmo no exército?
4 yıl piyade olarak görev yaptım.
930 ) } Estive quatro anos na infantaria.
Ve tanrıya güvenmek.
930 ) } Mas Deus é grande.
Evet, Oscar. Sen kalifiye değilsin.
Oscar... 930 ) } Não tens qualificações.
Belki de daha iyidir.
930 ) } Talvez isso seja uma boa coisa.
İkinci kadın :
930 ) } A segunda mulher diz :
İşler nasıl yürüyor?
930 ) } Como é que isso funciona?
Mürekkebi basar ve kutudaki her şeyi yok eder.
930.67 ) } que destrói o conteúdo com tinta.
Manila'da bir zırhlı kurye öldürülürse ne olur, biliyor musun?
930 ) } Tu sabes o que acontece... 960 ) }... quando um funcionário dos transportes blindados de Manila morre em serviço?
Söyle haydi.
930.67 ) } O quê?
Biliyorum, bu doğru bir şey değil.
930 ) } Sei que não está correto...
Bebek ağlamazsa senin için iyi olur.
930 ) } Melhor para ti que esse bebé não chore!
Ay başına kadar mümkün değil.
930.67 ) } Até receber o salário estou apertado.
950 derece.
950 930.
İptal için kullanılan oy sayısı 18,930.
VOTAÇÃO NO CONDADO DE DADE.