Australia tradutor Português
1,454 parallel translation
" Australia çölünde hayatta kalma.
" Sobrevivência na Australia árida.
Avustrulya'ya gelmeden önce üzgündüm.
Antes... Eu vim para a Australia... Eu estava triste.
Biliyorsun, pasaportlarımız geçerliliğini kaybetmek üzere- - Dünyadali on zehirli yılandan dokuzu Avustralya'da yaşar.
Veja, nossos passaportes estão para expirar... 9 entre 10 cobras mais venenosas do mundo vivem na Austrália.
Avustralya'da develerin yaşadığına kim inanır? .
E que soube até mesmo ter camelos na Austrália?
Ne kadardır Avustralya'dasın? .
Quanto tempo você ficou na Austrália?
Avusturalya'da buralarda 20 yıl önce geldiğimiz bazı yerlere gittik ve gördüğümüzde şaşırdığımız şuydu ki ; okyanuz ısınmasından dolayı bazı resifler çok zarar görmüş.
Aqui na Austrália fomos a alguns lugares nos quais estivemos há 20 anos atrás, e foi uma surpresa ver que alguns dos recifes estão danificados devido ao aquecimento dos oceanos.
Avustralya etütümüz, bize 2000 mil uzaklıkta olan Fiji'de, Rusi'nin resiflerinde, neyin yolunda gitmediği hakkında referans çizgisi oldu.
Parte do estudo na Austrália deu-nos uma linha de base para entender o que se passava de errado no recife de Rusi a 2000 milhas de distância em Fiji.
Resif pek çok küçük balıkla harika görünüyordu fakat Avustralya'da gördüğümüz kadar büyük balık neredeyse görmedik ve bu beni endişelendirdi.
O recife parecia ótimo com muitos peixes pequenos, mas não vimos tantos peixes grandes como na Austrália e isso preocupou-me.
Avustralya 1871
AUSTRÁLIA 1871
Fortean Times Japonya ve Avusturya'da saldırgan kuş sürüleri bildirdi.
O Fortean Times mencionou bandos na Austrália e no Japão há um mês.
Ve Sarah... Başarılı bir avukatla evlendi ve Avusturya'ya yerleştiler. İşleri çok iyi.
E a Sara... a Sara é casada com um advogado de sucesso, eles mudaram-se para a Austrália, e trabalha para uma firma de renome.
- Sarah Avusturya'da.
- A Sara está na Austrália.
- Avusturya?
- Na Austrália?
- Evet, Avusturya.
- Sim, na Austrália.
- Avustralya.
- Austrália.
- Mükemmel, Avustralya sınırına hoşgeldin.
Bem-vinda à fronteira da Austrália.
Avustrulya'da çok yeriniz var, insan yok.
Na Austrália têm muito espaço, sem gente.
Nereye gidiyoruz, Avustralya'ya mı?
Para onde vamos? Para a Austrália?
Kangurular Avusturalya'da yaşar.
George, os cangurus vivem na Austrália.
Avusturalya adına.
Lá na Austrália.
Avustralya'da 1950'lerde büyüdük. Yazlar uzun ve sıcaktı.
Nos anos 50, na Austrália, onde eu cresci... o verão era longo e quente.
John Avustralya'nın en iyi yüzücüsü olacak.
O John é o melhor nadador da Austrália da tua idade.
Avustralya şampiyonluğu için en iyinin en iyisi olmalıydınız.
Para nadar pela Austrália, teria que vencer os melhores. Nem acredito que estou aqui.
Babam için, bu hayatımın yarışıydı. Avustralya'nın en iyi yüzücüsü olduğumu kanıtlamalıydım.
Para o meu pai, essa seria a disputa que... provaria que o John era o melhor nadador da Austrália.
Avustralya şampiyonu bizim ailemizde.
Temos um campeão da Austrália na família.
Ben Avustralya'nın en iyisiyim.
Sou o melhor da Austrália em alguma coisa.
Avustralya'nın en iyisi misin?
Tu foste o melhor da Austrália, não foste?
İşte Avustralya ekibi geliyor.
JOGOS DO IMPÉRIO E COMUNIDADE AUSTRALIANA - PERTH, AUSTRÁLIA
Avustralya'nın büyük yüzücüsü Tony FingIeton.
Começou! Grande nadador da Austrália, Tony Fingleton.
başka bir Chopra daha var kızı olan ama Avustralya da halasıyla birlikte yaşıyor
Há outro Chopra Que tem somente uma filha Mas ela vive na Austrália com a tia
Australya.
Arranjaram outro país para boicotar com eles - a Austrália.
Avustralya basınına göre, ABD nin ağır baskısı altında,
De acordo com a imprensa australiana, sob fortes pressões dos EUA, a Austrália juntou-se ao boicote.
Avustralya'ya.
Austrália.
Ama bana Avustralya'daki 9 yaşındaki bir kızın daha büyük bir koleksiyonu olduğunu söylediler.
Eles disseram que há uma miúda na Austrália, com 9 anos, que tem uma colecção maior do que a minha.
Jenny ve Nancy'ye ızgarada jumbo yaptırdım. Avustralya'da karides denmiyormuş.
Elas grelharam gambas, como dizem na Austrália.
Avustralya'daki...
Austrália...
Bir turizm acentesinde çalışıyor, insanları Avrupa'ya, Japonya'ya, Avustralya'ya gönderiyor...
Trabalha de agente de viagens enviando a gente a Europa, Japão, Austrália...
Şimdi "The Beverly Hillbillies Down Under" a geri dönüyoruz.
" Voltamos agora aos'Caipiras da Austrália'.
Yeri öpeceksin!
Voar para a Austrália!
Beyler, iyi şanslar. Bana ihtiyaç duyarsanız Avustralya'da olacağım.
Senhores, boa sorte ; se precisarem de mim encontram-me na Austrália.
Babası da Avustralya'nın yarısına sahip.
E o papá é dono de metade da Austrália.
Ve Avustralya kaydedilen en büyük tayfunu gördü.
E a Austrália viu o maior tufão de sempre.
Avustralya'ya gideriz.
Iremos para a Austrália.
Avustralya'ya gitme konusunda ciddi miydin?
Falavas a sério acerca de irmos para a Austrália?
Avustralya.
Austrália.
Avustralya'da ne yapacağız?
O que é que faremos na Austrália?
Avustralya'ya hiç kar yapmadığını biliyor musun?
Sabes que não há Inverno na Austrália?
Buradan görebilir.
Luka, ela pode ver a Austrália aqui.
Bizim olduğumuz yerden bir çivi çak, çivinin ucu Avustralya'dan çıkar.
Se espetares um prego onde estamos, deverá sair na Austrália.
Hayır, bana Kanada ve Avustralya'ya gitmekten başka... yapacak bir şey kalmadı, Allah yardımcım olsun.
Já só me resta fazer digressões pelo Canadá e pela Austrália.
Forbes - Van Lew Avustralya'da
- Van Lew Austrália