English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ A ] / Az pişmiş

Az pişmiş tradutor Português

278 parallel translation
Biraz da dana rostosu : Az pişmiş, iyi pişmiş, çok pişmiş.
E rosbife : mal passado, normal, bem passado e muito bem passado.
Benimki az pişmiş kırmızı olsun. Yiyecek hiçbir şey yok.
Para mim, mal passado.
Az pişmiş biftekli sandviç ve bir bardak bira.
Uma sandes de bife mal passado e uma cerveja.
Öncelikle bir yığın karabuğdaylı kek istiyorum, yanında da pekmez... ve bir biftek, az pişmiş olsun, varsa biraz da domuz pastırması... ve bir büyük kap da kahve.
Dá-me um monte de pasteis de trigo e muito mel... um pedaço de carne quase crua e um par de tiras de toucinho... e uma grande chavena de... café.
Yok, ben etimi az pişmiş alayım.
- Não, consigo um bife mais barato.
Bifteğinizi nasıl istersiniz? Orta pişmiş, az pişmiş ya da iyi pişmiş?
Como verá, dei-lhe uma oportunidade que não aproveitou.
Az pişmiş, yiyebildiğim zaman.
Mal passados, quando os como.
- Cin istemiyorum yağda kızarmış patates ile az pişmiş biftek istiyorum.
- Näo preciso de gin, preciso de um bife suculento com batatas fritas.
O boğadan hiç parça istemem, tabakta olursa başka, şöyle az pişmiş.
Oh, eu não quero mais nada daquele touro, excepto num prato, mal passado.
Ben bir biftek, az pişmiş, biraz lahana ve birazda patates alacağım.
Deixe-me ver. Uma fatia suculenta de bife, mal-passado. Repolho e batata.
Dışı siyah, içi de az pişmiş olsun.
Nao, preto por fora e em sangue por dentro.
Banyo yapmak, on iki saat uyumak... ve kocaman az pişmiş bir biftek yemek istiyorum.
Quero tomar um banho. Quero dormir 12 horas. E quero um grande bife mal passado.
yemekler, güzel yemekler... nasıl göründüğü önemli değil... yanık, az pişmiş ya da çiğ olsun... aşçının da neye benzediği önemsiz...
comida, gloriosa comida mas que interessa o aspecto? queimada, crua, cozida que me interessa o cozinheiro
Az pişmiş severdi.
Ele gostava-o mal passado.
Az pişmiş.
Muito mal passado.
Bir biftekli sandviç istiyorum, az pişmiş olsun... çavdar ekmeğiyle yapın, üstüne hardal, altına mayonez koyun... bir fincan kahve, bir dilim çikolatalı pasta ve bir şişe soda.
Eu gostaria de um sanduíche duplo de carne, mal passado... com pão de centeio, mostarda por cima, maionese no fundo... e um café, um sundae com calda quente com uma garrafa grande de qualquer coisa diet.
Az pişmiş mi yoksa akı ayrı sarısı ayrı mı?
Bem ou mal passado?
MUTLU YILLAR Az pişmiş.
- Mal passado.
MUTLU YILLAR Az pişmiş.
Mal passado.
- Hayatım, bu benim için biraz az pişmiş.
Querida, parece-me estar um bocado estranho.
Az pişmiş olsun derseniz hazırlar.
Se os quiseres crus, já estão prontos.
- Orta ve az pişmiş.
- Médio e mal passado.
Eti az pişmiş yap... ... az pişmiş ama sıcak olsun.
Quero a minha carne mal passada, mas não fria!
- Az pişmiş olsun.
- Mal passado.
- Az pişmiş. - Biliyorum.
Mantem suave.
Bunu az pişmiş sever misin?
Gostas disto a meio termo?
Eti az pişmiş olsun, lütfen.
Médio, por favor.
Bir balık, az pişmiş.
Um dos bifes é mal passado.
At onu Peder, yoksa az pişmiş olacaksın.
Largue, Reverendo, ou vai ficar mal passado.
İki sade, az pişmiş, soğan ve domatesli.
Duas de tomate e cebola. Um pastrami.
Az pişmiş olsun dedin.
Você pediu mal passado.
Benimki az pişmiş olsun lütfen.
Quero o meu mal passado.
Yüzü az pişmiş peynirli köfte gibiydi.
E tinha uma cara que parecia um cheeseburger mal passado.
Ben zeytinyağı-biber soslu salata ve ardından az pişmiş biftek alacağım.
Eu quero espargos em molho vinagrette e, em seguida, um Châteaubriand.
Biraz tuzlu, az pişmiş biftek ya da burnun kanadığında onu yutmak gibi.
É salgado - como bife, ou quando sai sangue pelo nariz.
- Biftek, az pişmiş olsun lütfen. Anne...
- Um bife, por favor, mal passado.
Bu az pişmiş.
Está cru.
Bu az pişmiş.
Isto está cru.
Bana kendimi az pişmiş, ve yamalı hissettiriyor.
Ela faz-me sentir tão sem graça. Não sou perfeita como ela.
Sana az pişmiş tavuk hazırlayayım mı tatlım?
Queres que te faça uma galinha mal passada, querido? Não, obrigado, Peg.
- Lezzetli ve az pişmiş, güzel değil mi?
- Muito rosadinho... Lindo!
Tava keki, erimiş yağ, akçaağaz pekmezi, az pişmiş jambon.
Bolos na chapa, manteiga derretida, xarope de ácer morno e fiambre.
Az pişmiş biftek, püre, sos ve börülce istiyorum.
Quero um bife, mal passado. Puré de batata e molho. Feijão verde.
- Az pişmiş. Orta az.
- Mal passado.
Az pişmiş!
- Mal passados!
- Az pişmiş seven? - Ben.
Quem quer uma?
Az pişmiş. Türkçesi : İrfan TAŞCI Mart 2009
Mal-passado.
Yani az pişmiş.
Gosta mal passado.
Yumurtadan bahsetmişken, ben az pişmiş severim.
Pessoalmente, eu gosto de ovos cozidos.
Tanrım, bu az pişmiş değil.
- Isto não está mal passado.
Dışardaki inek çobanı 2 ekmek arası istiyor, kanlı olsun. Yani az pişmiş!
Um vaqueiro quer dois hambúrgueres mal passados.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]