English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ A ] / Az önce çıktı

Az önce çıktı tradutor Português

367 parallel translation
Bay Hobson'ın az önce çıktığını gördüm.
Acabei de ver o Sr. Hobson sair.
Az önce çıktı.
Acabou de sair.
- Az önce çıktı, Bayan Elgin.
- Acaba de sair, Sra. Elgin.
Az önce çıktılar.
Acabam de sair daqui.
Az önce çıktı.
Ela acabou de sair.
- Bay Palmer başka biriyle beraber az önce çıktı, efendim.
- O sr. Palmer acabou de sair, senhor.
- Az önce çıktılar. - Öyle mi?
- Eles acabaram de sair.
Bay Dardis'e Bay Bernstein'ın az önce çıktığını söyler misiniz lütfen? Yarın tüm gün uygun olacak.
Diga ao Sr. Dardis que o Sr. Bernstein acaba de sair... e que está disponível amanhã todo o dia.
Desene be adamım, eğer Oscar'ı yakalamak istiyorsan, az önce çıktı.
Oh tio, se quer pegar o Oscar, Acaba de sair.
Az önce çıktı.
Ela já saiu.
Üzgünüm, Az önce çıktılar.
Não, desculpe. Saíram há pouco.
Az önce çıktı.
Saiu agora mesmo.
Üzgünüm, az önce çıktı.
Ah, lamento, ela já saiu.
Susan az önce çıktı.
A Susan deixou-me.
- Sen gelmeden az önce çıktı.
- Partiu anres de cá chegares.
Kapıdan az önce çıktı.
Acabou de sair por aquela porta.
Az önce çıktı.
- Ele acabou de sair.
İşten az önce çıktım.
Cheguei agora mesmo.
Dedektif Mackeroni az önce çıktı.
O inspetor Mackeroni partiu.
Az önce çıktı.
Ele acabou de sair.
- Biliyor musun, az önce çıktı.
- Acabou de sair.
Ama maalesef az önce çıktı. Demek öyle?
Sou das Finanças.
Ne yazık ki az önce dışarı çıktı.
Creio que acaba de sair.
Az önce ön gösterimden çıktım.
Vim da ante-estreia.
McLeod ve adamlar az önce sokaktan çıktılar.
O McLeod e o bando dele acabaram de atravessar a rua.
- Evet. Az önce arka kapıdan çıktı.
- Sim, saiu por trás.
O yorgun yaşlı gözlerini az önce bu ellerimle kapatıp, odasından çıktım.
Acabo de sair do seu quarto tendo cerrado os seus olhos cansados com esta mão.
Az önce ikinci uzay geçişi olayından çıktık.
Sobrevivemos ao nosso segundo encontro com um portão temporal.
Sizin için Midway, birden tehlike olmaktan çıktı. Az önce ise, uçaklara torpido yerine bomba yüklemek istiyordunuz!
De repente, a ameaça de Midway já não lhe parece tão pertinente como há pouco quando quis artilhar os aviões com bombas!
Aslında az önce bir işten çıktım.
Aliás, acabo de o deixar.
Michael, Julian Az önce dışarı çıktı.
Michael, o Julian acabou de sair.
Az önce şampanya almaya çıktım, kolejden eski bir arkadaşa rastladım!
Saía justamente para comprar champanhe, quando tropecei num antigo colega.
Az önce Martinez veledinin arkadan çıktığını gördüm.
Pareceu-me ver aquele miúdo, o Martinez, a sair pelos fundos.
Bir düzüne tanık az önce buradan çalıntı bir motorla son sürat çıktıklarını söylüyor.
Uma dúzia de testemunhas disse-me que partiram numa mota roubada.
Az önce Yüzbaşı Reichleitner ve başçavuş Wagner'in 3 günlük bir yolculuğa çıktığını öğrenmiş bulunuyoruz.
Acabamos de saber que o Capitão Reichleitner e Wagner foram hoje de viagem.
- Ne demek Susan az önce mi çıktı?
- A Susan deixou-te?
Az önce çıktım dışarı.
Acabei de sair.
Az önce mısır almak için dışarı çıktım ve geldiğimde biri koltuğumu almış.
Fui só comprar pipocas, certo? E alguém ficou com o meu lugar, onde eu tinha o casaco.
Az önce hepsi buradaydı. Sen geldince aceleyle çıktılar.
Há um minuto estavam cá todos, mas fugiram assim que você entrou.
Az önce, saat 14 : 25'te Başkan Reagan çıktığı sırada... bilinmeyen bir suikastçi tarafından beş veya altı el ateş edildi.
Há pouco, às 14 : 25, quando o Presidente Reagan saía da seis tiros foram disparados por um homicida não identificado.
Az önce odasından çıktı.
Acaba de sair de seu quarto.
Az önce görünmezlikten çıktı.
Acabou de descamuflar.
- Az önce çıktı.
- Saiu agora mesmo. - Obrigado.
Bir savaş kuşu az önce sancak tarafında görünmezlikten çıktı.
Uma ave-de-rapina revelou-se a bombordo.
Az önce, B'Elanna'nın, boynundan, bir makro virüsün çıktığını gördüm.
Acabei de ver dois macro-vírus a sair do pescoço de B ´ Elanna.
Az önce dışarı çıktı.
Acabou de sair daqui.
Az önce her neyin içindeysek... onun içinden çıktık.
Acabamos de sair de... o que quer que estávamos.
Kaptan, az önce bir gemi warp hızından çıktı.
- Desconhecida. Capitã, uma nave acaba de sair de dobra.
Az önce yukarı çıktın.
Já passámos as escadas.
Az önce eski erkek arkadaşımı ve çıktığı kişiyi doğumgünüme davet etmiştim.
Convidara o meu ex e acompanhante para a minha festa.
Az önce köpek kafesini çiğneyerek çıktım.
Tive de me libertar de uma transportadora de cães à dentada.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]