Açabilir miyim tradutor Português
234 parallel translation
- Şimdi telefon açabilir miyim?
Posso fazer a ligação antes de ir? - Pode ligar.
- Şu küçüğü açabilir miyim?
- Importas-te que acenda só esta?
Kapıyı açabilir miyim?
Posso abrir a porta?
Bir pencere açabilir miyim?
Posso abrir uma janela?
Bir telefon açabilir miyim?
Posso telefonar?
- Telefon açabilir miyim?
- Irmã, posso usar o telefone? - Faça o favor.
Hayır. O zaman müziği açabilir miyim?
- Posso voltar a pôr a música?
- Birini açabilir miyim? - Açabilirsiniz.
- Posso abrir uma agora?
- Telefon açabilir miyim?
Posso ligar-lhe? - Claro. O telefone!
Artık ceketimi açabilir miyim?
Posso desabotoar a túnica, Cabo, posso?
Şimdi parmaklarımı açabilir miyim?
Já posso deixar de fazer figas?
Şimdi açabilir miyim?
Posso abri-lo agora?
Konuyu oğlunuza açabilir miyim efendim?
Posso discutir isto com o seu filho, senhor?
Bunu açabilir miyim?
Posso abrir aquilo?
Yüreğimi sana açabilir miyim?
Posso abrir-vos o meu coração?
- Açabilir miyim?
- Posso?
- Açabilir miyim?
- Posso abrir?
- Gözlerimi açabilir miyim?
Posso abrir os olhos? - Pode.
Pencereyi açabilir miyim?
Posso abrir a janela?
Biraz müzik açabilir miyim?
Queres que ponha música?
Önce bunu açabilir miyim, anne? Açabilir miyim?
Posso abrir este primeiro, mãe?
Telefon açabilir miyim? Haber almak için.
Posso ligar para ter novidades dele?
Evet, bir telefon açabilir miyim lütfen?
Sim, podem-me chamar de manhã, se faz favor?
- Artık telefon açabilir miyim?
- Posso fazer o telefonema agora?
- Bir telefon açabilir miyim?
- Posso fazer uma chamada?
Açabilir miyim?
- Posso atender? - Nem pensar.
- Açabilir miyim?
Posso abrir? Abri...
Lşığı açabilir miyim?
Posso ligar a luz?
Şimdi açabilir miyim?
- Já posso abri-los? - Sim.
Hediyemi şimdi açabilir miyim?
Posso abrir o meu presente agora?
- Tamam. Açabilir miyim, artık?
- Está bem, está bem...
- Aileme dava açabilir miyim?
- Posso processar os meus pais?
Şu zarfı açabilir miyim?
Posso abrir este envelope?
Sıkıcı olabilirim ama bir telefon açabilir miyim?
Seria abusar muito se utilizasse o teu telefone?
- Bir telefon açabilir miyim?
- Posso só fazer uma chamada?
- Hayır. - Sireni açabilir miyim?
- Posso ligar a sirene?
Evet sizce dava açabilir miyim?
- Então, acha que temos caso?
Bay Simpson, Hiç Bitmeyen Öykü filmine açtığım davadan beri gördüğüm en açık yalan reklamcılık vakası bu. Dava açabilir miyim?
Sr. Simpson, este é o caso mais flagrante de publicidade enganosa... desde o meu processo ao filme "História Interminável".
Bir telefon açabilir miyim?
- Posso fazer o telefonema? - Fá-lo.
Teras kapısını açabilir miyim?
Posso abrir a porta da minha varanda?
- Önce açabilir miyim?
- Deixa-me abri-lo, primeiro.
Açabilir miyim?
Posso abrir?
Hey, beyaz bayrak açabilir miyim?
Ouçam, eu posso fazer uma bandeira branca, certo?
- Açabilir miyim, Bay Poole?
- Posso abri-la, Sr. Poole?
Sizin için sorun olmayacaksa geçit törenini açabilir miyim?
Importam-se que eu veja a parada?
Dinle, müziği açabilir miyim?
Ei, eu posso ligar a rádio?
Şu zarfı açabilir miyim?
Posso abrir o sobrescrito?
- Açabilir miyim? - Elbette.
- Posso abri-los?
Camı açabilir miyim?
Posso abrir isto?
- Açabilir miyim?
É para si. - Posso abrir?
Açabilir miyim?
- Já posso abrir?