English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Português / [ B ] / Bagels

Bagels tradutor Português

149 parallel translation
Simit ve Rus çorbası. Zevkle, sen ısmarla yeter ki.
Sim, Bagels e Borscht, será um prazer, em seguida.
- Simit ve Rus çorbası mı?
- Bagels e Borscht?
Çörekler...
Pãezinhos, "bagels"...
- Evet, kahve... krem peynir ve çörek var.
Sim, tenho... café, natas, queijo, bagels.
Haşhaşlı simit kalmamış.
Não havia bagels com sementes de papoila...
- H H Bagels'da olan.
- Na HH Bagels.
- Bagels mı?
- Na Bagels?
Çıplak kafalar kurabiyeleri yedi mi yoksa?
Hilário! Onde estão os bagels?
Savannah'da bir çörek dükkanına yatırım yapmaya ikna etti beni. Çünkü orada iyi çörek yapılmadığına inanıyordu.
Ele convenceu-me a investir numa confeitaria em Savannah porque achava que não faziam lá bons "bagels".
Seni neşelendirmek için halka ekmek getirdim.
- Trouxe-te "bagels" para te animar.
Sen ve beni neşelendirme numaran. Buraya sadece Aidan hakkında konuşmak için geldin. Baksana.
Tu e os "bagels" para me animar são um engodo, para poderes falar do Aidan Nem trouxeste queijo-creme!
Seni aradığımda yardım etmesi için sevgilini göndermen yetmezmiş gibi bir de palavradan ekmek getiriyorsun!
Já é mau teres mandado o teu namorado! E, agora, os "bagels" da treta!
Pizza malzemesi dolu minik simit gibi.
São tipo mini-bagels, com pizza em cima.
- Geçen hafta beni kurabiye almaya yolladığında.
- Quando me enviou a trazer bagels.
Dışarıya bir kaç çörek koydum.
Eu coloquei alguns bagels lá fora.
N'oluyor, köpecik? Çörekler de nerede?
Onde estão os bagels?
- Bageller burada.
- Há bagels.
- Bizim kahvemizi içiyorsunuz, bizim bagellerimi yiyiyorsunuz.
- Pois, a comer os bagels.
HH Bagels.
Bagels da HH.
Uyuya dalmayacağım. Çörekleri ben getiririm.
Se não adormecer, trago bagels.
Ayakkabılarını giy, çörekler bizi bekliyor.
Os bagels estão à espera. Sim.
Çörek bağımlılığından kurtulmaya çalıştığını sanmıyorum.
Não creio que ele esteja a tentar deixar os "bagels"
Marissa çörek getirmiş.
A Marissa trouxe bagels.
- Çöreklerimiz var.
Temos bagels.
- Ah, evet, çörekler.
Pois claro, bagels.
Ben de tam çörek hazırlıyordum.
Estava a fazer Bagels.
Ve Richard sandviç getiriyor. Bir de kek.
E o Richard traz os bagels e o doce.
Sen ve... sandviçler.
Os bagels.
Ekmek kızartma makinen simit alıyor.
A sua tostadeira dá para bagels.
Bagels, Girebilirmiyim?
Bolos, irmão. Deixa-me entrar.
Affedersin, simit kaldı mı?
Desculpe, há mais bagels?
- Simit göremiyorum.
Não vejo mais bagels.
Sence simitlerle nasıl daha iyi gider bu iş?
Que é que acha que vai melhor com Bagels?
- Annem Bagel almaya gitti, Dan galeride ve posta geldi. - Ayrıntılar için sağ ol.
- A mãe foi comprar bagels, o Dan está na galeria, e o correio acabou de chegar.
Füme balığı ve simit, zaman yolcularının kahvaltısı.
Salmão e bagels, o pequeno-almoço dos viajantes no tempo.
Bunun işe yaraması için daha kaç tane simit yemem gerekecek?
Quantos bagels vou ter de comer para isto resultar?
Anlaşılan gece güne inmiş. Üstelik kahve ve çörek de var.
Ao que parece é de dia também, e envolve bagels e lattes.
Yağlamam gereken bageller var.
Tenho uns'bagels'para barrar. Desaparece.
- Evet! - Schlegel's Bagels.
- Foi no Schlagel's.
Gördüğünüz gibi çocuklar, her zamanki gibi Schlegel's Bagels'a gitmiş olsaydım sağa dönmüş olacaktım.
Se eu tivesse ido ao Schlagel's, como de costume, teria virado à direita.
Başka yerlerde sadece simit yedim ben.
Já comi bagels noutras partes do país.
Ve bu yüzden... Çörek yiyeceğiz.
E, por isso, comemos bagels.
Şu güzel simit yapan yerin adı neydi?
Como se chama aquele sítio, com bagels muito bons?
- Bagel Broker'dan. - Güzel!
- Trouxe bagels.
- Halka ekmeğin var mı?
- Tens "bagels"?
- Ama iyi ekmeklerden aldım.
Trouxe dos "bagels" bons.
Kırmızı poğaça var.
Temos bagels vermelhos.
Sonra donat, muz, jojoba "New York'a gel" ve vejetaryen Chili!
E bagels, e bananas... e jojoba? ! ?
Simitler.
- Bagels.
- Çörek getirdim.
Trouxe bagels.
- Selam Sadie.
Bagels.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]