Baseball tradutor Português
572 parallel translation
Salı günü bizi beyzbolda yanılttı.
Na Terça-feira enganou-nos com o Baseball.
O merdivene tırmanmaya cüret edersen de beysbol sopasıyla beynini patlatacağım.
E se te atreves a subir a escada... Eu vou bater na tua cabeça com um taco de baseball.
"Gelecek sezonki beysbol maçlarının yayın hakları tartışması dün sezon öncesi yüksek tansiyonunda gerçekleştirildi."
"A questão da transmissão televisiva dos jogos de baseball... esteve no centro da reunião ontem realizada..."
Peter, "hiç beyzbol oynadınız mı ve minicik elbiseler giymiş kızlar gördünüz mü?" diyor.
Já jogou baseball e viu as garotas com seus vestidos apertados.
"Beyzbol da kutsal mıdır?" diyor.
Certo, ele diz, O baseball é sagrado?
Beyzbol da kutsal mıdır?
baseball sagrado?
Peki ya beysbol oyunları ve danslar?
E os nossos jogos de baseball e os nossos bailes?
Beyzboldan konuşuyorduk.
Falavamos de baseball.
Ama topum oraya yuvarlandı.
Mas a minha bola de baseball foi para ali.
Beyzbol mu oynardın?
Jogavas baseball?
Söyleyin teğmen, en çok sevdiğini beyzbol oyuncusu kim?
Diga-me, Tenente, qual o seu jogador de baseball favorito?
Beyzbol sahası oluşturun. Eve su tesisatı döşeyin.
Arranjam um campo de baseball, canalizam água para dentro de casa
Senin ne yapmak istediğini bilmiyorum ama ben eve gidip baseball eldivenimi getireceğim.
Não sei o que você faria, mas eu vou a casa buscar a minha luva de basebol.
Erken boşalmayı engellemek için baseball düşünülsün.
Memória, pense em jogadores de basebol para evitar lançamento prematuro.
Daha önce baseball görmediniz mi?
- Alguma vez tinha visto beisebol?
Beyzbol mu oynuyor?
Joga baseball?
Elimizde tuğlalar ve beyzbol sopalarıyla oraya gidip günlerini göstermeliyiz.
Devíamos lá ir, juntávamos uns quantos tipos, levávamos uns tijolos e bastões de baseball e explicávamos-lhes umas quantas coisas.
Aslında hicivli yaklaşım fiziksel güçten her zaman daha iyidir.
Um artigo satírico no "Times" é uma coisa, mas tijolos e bastões de baseball vão logo ao assunto.
Beyzbol Cadalozları topu düşürdü, hata yaptılar.
Os Baseball Furies largaram a bola, cometeram um erro.
- Oğlu, küçükler liginde kardeşimle oynuyor.
O filho dela joga baseball com o filho do meu irmão. - É mãe?
Kemikleri unufak edecek, beysbol sopalarınınki kadar büyük bir güç.
680 kg por cm quadrado. Pulverizam ossos tão grandes como tacos de baseball.
Şimdi, unutmayın son baseball maçımız salı günü öğleden sonra. Lincoln Tigers'a karşı.
Não se esqueçam que o jogo de basebol é quinta à tarde... contra os Lincoln Tigers,
Senin yerinde olsam, Baseball için endişelenmezdim.
Se fosse a ti, não me preocupava com o basebol.
Ruth gelmiş geçmiş en büyük beysbol oyuncusuydu.
Ruth foi o maior jogador de baseball de todos os tempos.
Paramız yokken sana beyzbol eldiveni alışımı veya öykü okumamı çimleri biçtirmek yerine, aylaklığına izin verişimi hatırlayacaksın.
Vai lembrar da vez que eu comprei a luva de baseball quando estávamos sem dinheiro ou quando eu lia aquelas histórias, ou quando eu te deixava sair em vez de cortar a relva.
- Benimle beysbol oynamak.
- Jogar baseball com o velho.
- Beysbol sevmem.
- Não gosto de baseball.
Bayılırsın.
Adoras baseball.
Beşinci Kol'a hain dedi ve beysbolü sevmiyor.
Chamou traidores aos da 5ª Coluna e já não gosta de baseball.
Beysbol kartımı nereden buldun?
Onde arranjaste o meu cromo de baseball?
Baseball? Hayır.Box, futbol, buz hokeyi, tamamen barbar sporlar.
Boxe, futebol, hóquei no gelo - os desportos mesmo bárbaros.
Baseball, basketball, football, ponies.
Basebol, basquetebol, futebol, cavalos.
- Chicago'nun beyzbol takımı var mı?
- Os clubes de Chicago de baseball
- Saç maşası? Senin diş fırçan? - Benim diş fırçamı mı kullanıyordun?
E o prazer é meu, o Trevor está a ver um estúpido jogo de Baseball, portanto até calha bem,
Baseball takımıyla birlikte otobüste.
Anda em digressão com a equipa de basebol.
Baseball seviyorsan golf oynayacaksın.
Gostas de basebol, pegas no golfe.
O adama baseball topuyla vurduğu için.
Sobre ele atirar a bola naquele homem.
Spor kitaplarımız olur, beysbol, futbol...
Podíamos ter livros de desporto - baseball, râguebi...
Beyzbola mı merak sardı?
- Ele gosta de baseball?
Hey, baba, biraz beysbol oynamak ister misin?
Pai, queres vir jogar baseball?
Hmm, beysbol.
Hmm, baseball.
Hey, Szalinski, hiç normal bir şey yapmaz mısın, beysbol oynamak gibi?
Hey, Szalinski, fazes alguma coisa normal, como jogar baseball?
- Beysbol topunu çatı katı pencerenize doğru attı.
Ele atirou uma bola de baseball pela tua janela do sotão. Ele o quê?
Nick, beysbol oynamaz.
O Nick não joga baseball.
- Beysbol!
- Baseball!
Beysbol, baba!
Baseball, pai!
- Beysbol!
Baseball!
- Topu!
Baseball!
- Beysbol mu?
- Baseball?
- Sendikacılar beysbol oynar mı?
Harry, o sindicato planeia jogar baseball aqui?
Bay Walter Coolidge. Tüm üniversite basebal takımını kutluyorum.
Quero congratular todas as pessoas do baseball.