Başın dertte tradutor Português
1,206 parallel translation
Oğlum, söylediğim gibi başın dertte değil her hangi bir şekilde.
Filho, já te disse, não estás metido em sarilhos.
- Başın dertte mi baba?
- Estás com problemas, pai?
Başın dertte mi evlat?
Estás com problemas, filho?
Başın dertte yine.
Problemas, Roy?
Deriye değerse başın dertte.
Se tocas na pele, há sarilhos.
Görünüyor ki başın dertte hele bir de böyle ıssız bir yerde.
Parece realmente que tens um problema... nesta área bem aqui.
Sahtekarlık yaptın. Başın dertte.
Cometeste uma fraude.
Başın dertte mi?
Está com algum problema?
Başın dertte, öyle değil mi?
Está em apuros, não é?
Başın dertte mi?
Estás metido em sarilhos?
- Başın dertte.
- És dominado pelas mulheres.
- Ramses bu. Başın dertte.
Estás metido em sarilhos, jovem!
- Evet. - Başın dertte mi?
- Está em apuros?
Eğer size dünyanın sonunun geldiğini söylersem ve siz de hemen... diz çöküp dua etmeye başlayacağınızı söylerseniz, başınız dertte demektir.
Se te dissesse que o fim do mundo já tinha chegado, dizias-me que... te punhas de joelhos e rezavas, eu diria que estavas com problemas.
Artık başınız büyük bir dertte.
Estão metidos num grande sarilho.
Sanırım başın hayli dertte.
Teve um azar dos diabos. Rebentou a parede lateral do pneu.
Bu kızın başı dertte Lucy.
A rapariga está em apuros.
İnanın bana, başınız büyük dertte. Çocuğum, kafan karışık, anlıyorum.
Minha rapariga, percebo a tua confusão.
Ben kızın başı dertte sanıyordum.
Vou ter problemas? ...
Zaten başınız dertte olduğuna göre, fark etmez herhalde.
Como já está no inferno, acho que não há problema.
Doğru, başınız dertte.
Podes crer.
Babamın başı dertte mi?
O meu pai está metido em sarilhos?
Başın dertte.
Temos sarilhos.
Başı dertte olan kadın ve çocuklar için Umut Evi diye bir barınak var.
Há um abrigo chamado Hope House para mulheres e crianças.
Onlara defalarca hayatımı borçluyum, ve şimdi onların başı dertte ve ben onlara yardım edeceğim.
Tuvok... Uma bela e forte sentença para um alferes com somente... dois meses no dever sobre seu cinto?
Salı'nın başı dertte.
O Terça-feira está em apuros!
Kadının başı dertte.
A mulher é que está metida num sarilho.
- Şimdi başın dertte.
Agora deste-te mal.
Kızının başı dertte iken.
Deixas a tua filha correr perigo? O que vão dizer?
Bakın Reggie'nin başı dertte.
Ouça : o Reggie tem problemas graves.
- Böceklerle başınız dertte mi bayan?
Problemas com insetos?
Mr. Mamiya'nın başı dertte mi?
O Sr. Mamiya está metido em algum sarilho?
Arkadaşlarımızın başı dertte!
Os nossos amigos estão em apuros.
Sizin tarafınızdayım ama size diyorum. Başımız dertte.
Estou do vosso lado, mas vocês estão metidos num sarilho.
Konuşmayı kesme zamanı. Tom ve B'Elanna'nı başı dertte, ve onları hemen bulmalıyız. Tuvok, silah sistemlerimiz, ne durumda?
Mudando de assunto, Tom e B'Elana estão em perigo e temos que encontrá-los.
Başımızın dertte olduğunu biliyordum.
Eu sabia que eles eram problema.
Sana gelince, küçüğüm, başın büyük dertte! Bunların hepsini ödeyeceksin!
E quanto a ti, hás-de pagar isto tudo bem caro.
- Sen iyi misin? - Evet Sorun şu ki kimse başımızın dertte olduğunu bilmiyor.S.O.S bile gönderemedik
O pior é que ninguém sabe que estamos em apuros.
- Polisle başın yine dertte mi?
Estás outra vez a braços com a Lei?
Babamın l RS ile başının dertte olduğunu söylemiştim ya...
Lembras-te de dizer que o negócio do pai tinha problemas com as finanças?
Başın büyük dertte.
Vais ter problemos.
Arkadaşının başı mı dertte?
Tem algum amigo com problemas?
Kızlar, eğer bu öpücükten etkilenen bir erkekle beraberseniz,... başınızın büyük dertte olduğunu bilmelisiniz.
Se alguma de vocês está com um tipo que gemeu durante este beijo, está com aquilo a que chamamos um retraído.
Başının dertte olduğunu biliyorum.
Eu sei que está metida num sarilho.
Şimdi gereken yetkililere başımızın dertte olduğunu ve FAA gelene kadar da uçağı yerinden kıpırdatmamaları gerektiğini söylemeni tavsiye ederim.
Diga para não levantarem voo, senão a Administração Aérea lixa-nos.
Onun başının dertte olduğunu söyledin.
Tu disseste-me que ela estava lixada.
Şey, oyuncaklarınızdan biriyle başım dertte...
Estou a ter alguns problemas com um dos vossos...
Başımı biraz derde soktum. Dinle, başın tahmin ettiğinden daha büyük dertte.
Tu, meu amigo, estás com mais problemas do que pensas!
Başınız büyük bir dertte.
Isto vai sair-vos caro.
Charizard'ın başı dertte.
- O Charizard está em sarilhos!
burada başın büyük dertte.
Conheço-te bem demais. Estás metida num grande sarilho.
başın dertte mi 20
basın 48
basınç 29
başın sağolsun 19
başın sağ olsun 33
başınız sağolsun 27
başınız sağ olsun 59
başın mı ağrıyor 20
başını dik tut 33
başına dikkat et 60
basın 48
basınç 29
başın sağolsun 19
başın sağ olsun 33
başınız sağolsun 27
başınız sağ olsun 59
başın mı ağrıyor 20
başını dik tut 33
başına dikkat et 60