Bologna tradutor Português
71 parallel translation
Bologna'ya.
- Para Bolonha.
Bologna güzel bir şehir, değil mi?
Às suas ordens, Sr. guarda. Bolonha é muito bonita, não é?
Bologna'nın entelektüel tartışmada yetişemediği Jarrow takımı, girişken Kantçı pozitivizmle bastırdı.
O Bolonha foi, de facto, uma visão intelectualmente irrepreensível por uma equipa de Jarrow, a impor e a irromper com positivismo kantiano agressivo.
Bologna sıcak mıydı, amca?
tio?
Önce Bologna. Sonra, kim bilir neresi?
quem sabe?
Hiç duydun mu? Bologna'da Mussolini'ye yapılan saldırı.
O atentado a Mussolini, aquele em Bolonha...
Ve Bologna dördüncü sırada devam ediyor.
Bologna vem pela pista quatro.
Bologna'dan Salomè, burada.
Salomé de Bologna está aqui.
Adı Albertina. Bologna'lı bir profesörün kızı.
Chama-se Albertina, é filha de um professor de Bolonha.
Burası Bologna 19! Ben Marcella!
Aqui, Bolonha 19 Fala Marcella.
Bologna Konservatuarının mektubu?
É a carta que nos deram no Conservatório de Bolonha?
- Bu müzisyen Bologna'da okumuş ve bu kaplıcalara gelirmiş.
Porque o músico, que estudava em Bolonha, vinha cá para banhos no verão.
Ve bütün millet öğrenecek. Duruşmam önümüzdeki ay Bologna'da.
E contudo, para o mês que vem, em Bolonha, começará o meu processo.
Üstelik Umberto de Bologna'nın notlar koyduğu versiyon.
E esta é a versão com anotações de Umberto de Bologna.
Her kim, Bologna topraklarında erkek geyik avladığını söylerse, Bay Poirot Kıta Avrupası'ndaki hayat hakkında feci halde yanılıyordur.
Quem diz que andou a caçar veados nos bosques da Bolonha, não sabe nada sobre a vida no continente.
- "Salam salam Bologna."
- "Salame, salame, tretas."
"Salam salam Bologna mı"?
"Salame, salame, tretas"?
Herkes bilir, Bologna dersen iyi sakso çektiğin anlaşılır.
Toda a gente sabe que Bolonha significa chupadora.
Bologna için kontrat.
O contrato de Bologna...
Tanrım, aklıma kardeşimle anılarım geldi bütün gün bahçede oyun oynar bisiklete binip sahile iner, bologna sandiviçleri yerdik.
Isto traz-me tantas memórias da minha irmã. O dia inteiro a jogar no meio da vinha, passeios de bicicleta à praia, comer sandes de mortadela...
Bana yarım kilo daha salam keser misin?
Podes cortar-me mais meio quilo de bologna?
Buraya uçakla gelmeyi karşılayabiliyor demek. Biz, biraz salam ve mısır rüyasını bile karşılayamıyoruz. Mısır şekerini.
Ela pode vir de avião nós nem podemos pagar o raio do bologna e o raio dos doces de sonhos, ou que raio são.
O sana büyük Bologna sandviçleri, sen de ona yeni çoraplar alacaksın ve sonsuza dek mutlu yaşayacaksınız.
Ele vai-te fazer grandes sanduíches de carne e tu compras-lhe meias e uma mala branca e viverão felizes para sempre.
Anne Heche-Laffoon! İşte o! - Bakar mısınız?
Chego a casa de um turno duplo e encontro o Johny Quest na minha cozinha a comer uma sanduíche de "bologna".
- Bolonezli mi peynirli mi?
- Bologna ou queijo?
Ekstra geniş koltuklar. Bologna veya peynir yok.
E, não, bologna ou queijo.
Tabi, Bologna ve tel peynir karıyı azdırmadı.
Aparentemente, bolonhesa e queijo derretido não impressiona uma mulher.
Neden Bologna'daki Sistematik Bölüm'den buraya geldin?
Por que pediste a transferência de Bolonha para a Sicília?
Bologna'da öldürülen şu çocuğu duydun mu?
Soubeste do miúdo que assassinaram em Bolonha?
- Bologna'da. - Hayır, La- -
Em Bolonha?
Valentinois'in Bologna'ya bir saldırı hazırlığı içinde olduğunu biliyoruz.
Sabemos com certeza que Valentinois se prepara para atacar Bologna.
Korktukları şey, Bologna'yı fethettiğinizde bir "Tiran" olmanız.
Medo de que quando conquiste Bologna, você se torne um tirano.
Ve ben de 274 tane Bologna sandviçi yapmak için yeterli ekmeğimin olmasını umut ediyordum.
E eu esperava ter pão suficiente para fazer 274 sanduíches de mortadela.
İşte Bologna usulü.
Aí está... bolonhesa.
- Artık "bologna" yok. - Ne?
- Chega de bolonhesa.
- "Bologna" da mı?
- Na bolonhesa?
- "Bologna" istiyorum.
- Quero bolonhesa.
"Bologna" istiyorum.
Quero bolonhesa.
Bologna sandviçi yapacağız sanırım.
Vamos fazer umas sandes.
Bologna, ltaly
Bolonha, Itália
Spagetti Bologna.
Spaghetti Bolognese.
Buraya Bologna Garcia Bougainvillea Grimes ile evlenmek için rızanı almaya geldim.
Vim aqui para pedir a tua permissão para casar com a Bologna Garcia Bougainvillea Grimes.
İçinde göbek salata ve Miracle Whip ile beyaz ekmekli Bologna sandviçi. *
Uma sandes de mortadela em um pão branco com alface e maionese.
Perugia ve Bologna'da papalık elçisiyim.
"Núncio Papal para Perugia e Bolonha."
Bologna Grimes gidemeyeceğimi söylüyor.
Não vens? A Bolonia Grimes diz que não posso ir.
Bologna bir karar verirse, asla geri dönmez.
Quando a Bolonia toma uma decisão, não há volta a dar.
O evin reisi sensin, yumruğunu masaya vur sonra annemin gözlerine bak ve ona de ki "Bologna, çok üzgünüm kadın ama bütün hafta sonu boyunca Buy More'da çalışmam gerekiyor."
Tens de entrar naquela casa, bater com o punho na mesa, olhar a minha mãe nos olhos e dizer-lhe : "Bolonia, lamento muito, mulher... "... mas tenho de trabalhar na Buy More o fim-de-semana inteiro. "
Ajan Dunham, Bologna Sandviçi yapacaktım.
Agente Dunham, vou fazer uma sanduíche de salame.
Burası Avrupanın en eski yerlerinden Bologna Üniversitesi 18. yüzyılın sonlarına doğru,
Esta é a Universidade de Bologna uma das mais antigas na Europe No fim do Séc.
Bologna şehri papalıkla yürütülmekteydi Bunun anlamı üniversitede güçlü fakat muhafazakar düşünce vardı.
XVIII, a cidade de Bologna era administrada pela católica Roma que sugere uma universidadae poderosa mas conservadora no modo de pensar
- Nereye? Bologna'ya.
Transferir-me, vão.