Bu yanına kalmayacak tradutor Português
100 parallel translation
Bu yanına kalmayacak, Rocky.
Não penses que te safas, Rocky.
Bu yanına kalmayacak.
Não se há-de safar desta.
Bu yanına kalmayacak Bay Gannon.
Não vai fugir com elas, Sr. Gannon.
Antoine'ın marifeti! Bu yanına kalmayacak!
Isto é coisa do Antoine, e ele não se vai safar disto.
Bana "Bu yanına kalmayacak" gibi bir şey demeyeceksin, değil mi?
Não vais dizer nada aborrecido, como "não vais escapar impune", pois não?
Bu yanına kalmayacak.
Isto não fica assim.
- Bu yanına kalmayacak!
- Não te safarás com isto!
Bu yanına kalmayacak!
Nunca te safarás disto!
Bu yanına kalmayacak. Benden uzak dur!
Com esta não te safas.
Bu yanına kalmayacak.
Não vais escapar.
Bu yanına kalmayacak, Sofia'nın yerini söyle.
Desta não te safas, portanto, diz-me onde está a Sofia.
- Bu yanına kalmayacak.
- Não se vão safar com isto.
Bu yanına kalmayacak.
Não vai conseguir sair impune disto.
Bu yanına kalmayacak.
Ele não vai safar-se.
- Sus. Sus bakayım. - Bu yanına kalmayacak, tamam mı?
- Vais pagar por isso.
Bu yanına kalmayacak. Bunu biliyor musun?
Você não vai durar muito.
İnan bana bu yanına kalmayacak.
E acredita em mim, não te vais safar desta.
Bu yanına kalmayacak.
Não vais escapar disso.
Bu yanına kalmayacak.
E ele não pode ficar impune.
Bu yaptığın yanına kâr kalmayacak, anladın mı?
- Não, não te deixo ir. - Já percebeste que não te deixo ir?
Bu yanına kalmayacak, Ben.
Não vai escapar desta, Ben.
Bu yanına kar kalmayacak.
Não te safas com esta.
Bu yaptığın yanına kalmayacak!
Não vais levar a tua avante.
Bu onların yanına kalmayacak.
Eles não se safam com isto.
Bu asla yanına kâr kalmayacak.
Não te safas desta.
Bu yanına kalmayacak.
Isto não ficará assim.
Bu yanında kar kalmayacak. Frank onun canına okuyacak.
Estas morte, puta!
Barbar Tamora. Bu senin yanına kalmayacak.
Não, antes bárbara Tamora, pois só esse se te ajusta!
Bu kez yanına kalmayacak.
Não vais culpar-me desta vez.
Ama bu onların yanına kalmayacak.
Bem, isto não vai ficar assim!
Bu, onun yanına kâr kalmayacak.
Não se pode safar com isto.
Hayır, bu saçmalıklar onun yanına kalmayacak!
Não, ele não se vai safar com esta merda!
Hiçbir siyah... yanına kar kalmayacak, bu yüzden... hepinizi. Emebilirsin...
Nenhuma mãe preta... vai se safar com isto, portanto... vocês todos, podem chupar a minha...
Eh bu yanına kar kalmayacak.
Não vai escapar impune.
O bir suçlu ve bu yanına kar kalmayacak.
É um criminoso e não há nada que possas fazer por ele.
- Bu, yanına kâr kalmayacak.
- Você não vai escapar dessa forma.
Bu yanına kar kalmayacak, kaltak.
Não vai sair dessa assim, vagabunda.
Geraldo'için dua etmeye. Ve şimdi Komiser Burdick'e haykırarak demek istiyorum ki, Bu senin yanına kalmayacak.
E quero também aqui anunciar, se faz favor, que quero dizer ao xerife Burdick que isto não vai ficar assim.
Bu asla yanına kalmayacak.
Não vais escapar.
Dediğim gibi, bu onun yanına kar kalmayacak.
Vou-te dizer, não o vou deixar escapar disto!
Emma, bu yaptığı onun yanına kalmayacak.
Emma, quero saibas que o homem que fez isto vai pagar pelo que fez.
Bu onun yanına kar kalmayacak.
Não vai ficar impune.
Bu yanına kar kalmayacak, küçük hanım.
- Não. Não vais conseguir escapar disto.
Bu iş yanına kalmayacak!
Você nunca vai se safar dessa!
- Bu yaptığın, yanına kalmayacak.
- Você nunca iria... conseguir ir em frente com isso.
Bu iş yanına kâr kalmayacak.
Você não vai escapar com isto.
Bu asla yanına kâr kalmayacak.
Nunca se irão safar com isto.
O annemizi öldürdü ve bu da onun yanına kalmayacak.
Ela matou a mãe e não vai escapar.
Yanına bir şey kalmayacak ama yöntemimiz bu şekilde değil.
Ele não se vai safar, mas esta não é a solução.
Ama yine söylüyorum, bu yanına kâr kalmayacak.
Mas mais uma vez, ele não vai ficar impune.
Şu numarayı sil. Bu yaptığın yanına kalmayacak.
Não se vai safar com isto.
bu yaz 17
bu yalan 50
bu yasak 17
bu yanlış 112
bu yasal değil 22
bu yasal mı 22
bu yaşta 24
bu yasadışı 25
bu yasalara aykırı 18
bu yalan 50
bu yasak 17
bu yanlış 112
bu yasal değil 22
bu yasal mı 22
bu yaşta 24
bu yasadışı 25
bu yasalara aykırı 18