Bulabilirim tradutor Português
2,983 parallel translation
Bu muhteşem, Silver. Eğer çavuş olabilecek kadar cesur olabilseydim, - Geminize haftasonuna kadar tayfa bulabilirim.
Se pudesse actuar como sargento de recruta, conseguiria uma tripulação até ao fim de semana.
Tam olarak nerede bulabilirim?
Onde posso encontrá-lo?
Seni nerede bulabilirim?
Onde te posso encontrar?
- Tam olarak söylediğimi yapmanı istiyorum. ... ve güzel yaparsan, belki senin için başka bir şey bulabilirim.
- Que faça exactamente o que pedi e, se o fizer bem, talvez tenha outra coisa para si.
Satıcı bir arkadaşımı arıyorum tamam mı? Belki bu gece için biraz kokain alabilir ve kafayı bulabilirim.
Estou a ligar ao dealer da minha amiga, para conseguir arranjar cocaína para esta noite para eu me poder aguentar.
Onu nereden bulabilirim biliyor musun?
Sabe onde posso encontrá-lo?
Başka bir yer bulabilirim...
Posso ir a outro lado...
Bulabilirim.
Posso consegui-lo.
Artı, Berberis'i de bulabilirim.
Além disso, talvez esteja na pista do Barberis.
Peki bu yeni müvekkilimi nerede bulabilirim?
E onde posso encontrar este novo cliente?
Noble şirketlerine ait bilgisayarlardan birini kullanabilirsem belki diğer numaraları da bulabilirim.
Se eu alcançar um computador de uma companhia da Noble, poderei procurar os números que temos.
Arabamı bekleyecek başka bir yer de bulabilirim.
Posso esperar pelo meu carro noutro lugar.
Nereden bir bardak su bulabilirim biliyor musunuz?
Sabe onde posso beber um copo de água?
Evet, büyüyü bulabilirim.
Sim, posso arranjar o feitiço.
Belki Kansas civarında bir şey bulabilirim.
Mas posso ter encontrado alguma coisa no Kansas.
Taşı yerinden oynatabilir stüdyonun sana ödediği paranın yarısına, senin yerine yazacak birini bulabilirim, Hank.
Bem, eu podia encontrar um escritor que te substituísse por metade do dinheiro que o estúdio te está a pagar, Hank.
Naomi'nin özel yazışmaları ile başla bu sayede aralarında özel bir bağlantı olup olmadığını bulabilirim.
Esse escândalo causou um recesso nas doações.
Gemiyi bulabilirim.
Consigo encontrar o navio.
Dosyaları bulabilirim.
Eu consigo encontrá-los.
Değişim için daha iyi yollar bulabilirim.
Posso encontrar outras maneiras para ajudar.
- Eminim kendim de bulabilirim. Sağ ol.
Tenho a certeza que a encontro, obrigada.
Onu bulabilirim.
Eu consigo um.
Kokain ya da ot nereden bulabilirim bilir misin?
Sabes onde posso arranjar um pouco de coca ou um bocado de erva?
Polisler bulmadan ben onu bulabilirim.
Eu posso encontrá-la antes dos policias.
Derdin buysa başka bir yahudi de bulabilirim.
- Posso encontrar outro judeu, se é isso que queres.
Eğer beni misafir edemeyeceksen başka bir yolunu bulabilirim.
Mas se não puderes aturar-me, arranjo uma solução.
Sizi görmesi için başka bir doktoru bulabilirim.
Posso ver um doutor para ti.
Her markayı bulabilirim.
Posso encontrar todas as marcas.
Sentido Ağacı'nı bulabilirim.
Eu encontro a árvore Sentido.
Kontrol odasında sanırım bulabilirim.
Na cabina de navegação.
Sanırım sana bir tane bulabilirim.
- Acho que consigo arranjar-te um.
Oradan bulabilirim belki.
Sim, posso verificar isso.
Onları nerede bulabilirim?
Onde podemos encontrá-las?
Belki ben de kısa saçlı birini bulabilirim.
Talvez consiga achar alguém com um penteado pixie giro.
Bilen birini bulabilirim.
Posso descobrir alguém que saiba.
Onu bulabilirim.
Posso encontrá-lo.
Ama bu mafyada takılan tipleri nerede bulabilirim, nerede takılıp, toplanırlar?
- Está bem. Mas sabe onde posso encontrar esta malta da mafia? Onde eles vão e tal?
Ben oraya gideceğim bakalım kulübede neler bulabilirim.
Entretanto, vou à cabana ver o que consigo encontrar.
Dosyayı bulabilirsek, biraz araştırıp bir şeyler bulabilirim.
Se conseguirmos encontrar o ficheiro, posso dar uma vista de olhos, talvez encontre qualquer coisa.
Aklıma geldi de, eğer Raylan Givens beni Lexington'a davet ediyorsa büyük bir ihtimalle gün bitmeden kendimi yargıcın karşısında bulabilirim.
Ocorreu-me que, se me convidaste para vir até Lexington, é provável que venha a estar à frente de um juiz antes do dia acabar.
Ölenlerin bir listesini bulabilirim, efendim.
Posso conseguir-lhe uma lista dos mortos, senhor.
- Daha güçlü bir şey bulabilirim sana.
Posso arranjar uma coisa mais forte. Não.
Onu nerede bulabilirim?
Você sabe onde eu o posso encontrar?
Ama bulunmak istemeyen bir kadını nasıl bulabilirim ki?
Mas como se encontra uma mulher que não quer ser encontrada?
Kesici aletleri nereden bulabilirim?
Onde arranjo facas e estacas?
Seni en kötü hâlimde bile bulabilirim.
Era capaz de te perseguir até no meu pior.
Bir kedi bulabilirim.
Quer um gato?
Ben onu kolayca bulabilirim.
Não.
Aslında, kullanırken belki bir kaç yeni harekette bulabilirim.
Na verdade, enquanto o testava inventei alguns movimentos.
Bulabilirim.
- Eu consigo.
Onu nasıl bulabilirim? Pekâlâ, Thomas Weld.
- Onde posso encontrá-lo?