Chama tradutor Português
36,904 parallel translation
Pekâlâ. Tamam.
O motorista chama-se Arne Durnst.
O kıvrımlı Barbie.
Chama-se Barbie Encurvada.
Kimse bana'Bunu mu demeye getiriyorsun? 'diyemez.
Ninguém me chama de mauzinho.
Uygulamanın adı Smothr.
Então, esta aplicação chama-se "Mãefocar".
- Maktulün hakkında bir şeyler buldum. - Adı Ann-Marie Bowen'mış. - 911'i arayın.
A mulher chama-se Anne-Marie Bowen.
- Robert Eacey.
É de Nova Iorque, chama-se Robert Eacey.
"With Tail Between Legs" adlı oyunum için. - Güzel isim.
A minha peça que se chama "Com o rabo entre as pernas".
İsmin neydi?
Como é que o senhor se chama?
- İsmi Tangela. - Niye...
- Chama-se Tangela.
"Neige" denilmesi gerektiğini söyle.
Diz-lhes que se chama neige. Neve.
Küçük endişelerim var okuldayım biliyorsunuz ve birisi beni ön sıraya çağırdığında "Acaba babama bir şey mi oldu?" gibi bir şey oluyor.
Tenho pequenas preocupações, Você sabe que eu estou na escola e alguém me chama para o
Bu binanın adı ne?
Como se chama este edifício?
- Savunma Leonard Bailey'i çağırıyor.
A Defesa chama Leonard Bailey, Meritíssimo.
Adı "Evlilikte Yaşanan Sorunları 150 km Öteden Fark Etme Yolları"
Chama-se "Como Notar Problemas num Casamento a Milhas de Distância."
Buna diktatörlük diyoruz ki genelde de kabul görmez.
Isso chama-se tirania. E, geralmente, é reprovada.
KOCH ONLARA'CANAVAR'DİYOR
KOCH CHAMA-LHES "MONSTROS"
- O zaman bana Rachel'ı çağır.
- Então, chama-me a Rachel. - Não.
Birisi suratına aşağılık deyince, tekrarının nasıl olacağını merak ediyorsun.
Se alguém me chama um pedaço de merda, quero saber o que vem a seguir.
Buna delilleri araştırma denilir.
Chama-se revelação.
Gizli iş çevirmiyoruz, buna delil deniyor.
Não estamos em conluio. Chama-se descoberta de provas.
Adı Philip Allen ve o adamı ait olduğu yere, parmaklıkların arkasına tıkmaya hazır.
Chama-se Phillip Allen. E vai colocar este homem atrás das grades, onde pertence.
- Buna kulaktan duyma denir.
- Chama-se testemunho indireto.
- Hayır gerçek denir.
- Chama-se a verdade.
Sen ne dersen de, kanıtın yoksa jüri bunu asla dinlemez.
Não quero saber o que lhe chama. Se não tiver provas, o júri não pode ouvir.
İsmi Chris. Onunla tanıştığımda iki tane küçük çocuğu vardı.
Chama-se Chris e quando o conheci tinha dois meninos.
Buna mahremiyet deniyor.
- Chama-se privacidade.
Bu ilk klasik performans "takılıyoruz" olarak adlandırılmıştır, Mayıs 1994.
Este primeiro clássico chama-se "Curtir" e foi feito em 1994.
Adını bilmiyorum.
Não sei como é que se chama.
Adı Darkhold.
Chama-se "Darkhold".
Buna karantina modülü denmesinin bir sebebi var.
Chama-se "módulo de contenção" por uma razão.
Ve sen bana hırsız mı diyorsun?
E chama-me ladrão?
Senin gerçek dediğine ben teori diyorum Ajan Coulson.
Aquilo a que chama verdade, Agente Coulson... eu chamo teoria.
Ve bir sabah, ben banyodayken, bana seslendi.
E numa manhã, estava na casa de banho, e ele chama por mim.
Onun adı Clooney.
Chama-se Clooney.
Üzerindeki sembole Horus'un Gözü deniliyor
Esse símbolo chama-se "O Olho de Hórus".
Beni alıp Sears Kulesi'ne götürdü.
Ela levou-me a... - Sears Tower para mostrar... - Chama-se Wills Tower agora.
Asansörden indikten sonra şu şeye gittik ne diyorsunuz, şu camekan yer- -
Quando saímos do elevador, nós fomos ao... Como se chama aquilo?
Muhtemelen sebebi herkesin beni "Koca Memiş", "Şişko Memiş"
Provavelmente porque toda a gente me chama nomes como "Mamilos Grandes",
Fakat o Derek'in deyimiyle Bunaltan Şüpheci'ydi.
Mas ela é o que o Derek chama de Céptico Opressor.
- Adın ne?
- Como se chama?
Ama adini bile bilmiyorum.
Mas nem sequer sei como se chama.
- Adı ne?
- Como se chama?
Sınıfa girdiğinizde muhafızın ismini ona sor.
Quando entrarem, perguntem-lhe como se chama o guarda-costas.
Bana John Franklin'i gönder.
Chama o John Franklin.
Buna takım arkadaşını korumak denir.
Chama-se ajudar os colegas de equipa.
Beni buraya bu yüzden mi çağırdın?
E chama-me cá para isto?
Alman öylece ortaya çıktı. Adını hiç duymadım.
Sabe como se chama!
Bir ay önce bana geldiğinde ona keş diyecek kadar onu tanıyordun.
Sabia o suficiente sobre ela para chamá-la drogada há um mês.
- Onu kürsüye çıkaracağım.
Vou chamá-la a depor.
Kitaba darkhold deniyor.
Chama-se "Darkhold".
Adı neydi?
Como se chama?