Chen tradutor Português
1,391 parallel translation
İyi tamam. Chen versed lazım 3 te.
A Chen precisa de midazolam na 3.
- Tamam.Dr. Cheni bulayım mı?
- Queres que procure a Dra. Chen?
Dr. Chen acil traumaya çağrıldı jan irby nin işini bitiremedi hokey oynayan kız.
A Dr. Chen foi chamada para tratar de uma lesão penetrante, antes de poder observar a Jane Irby. A jogadora de hóquei.
Zor kısmını biran önce bitirelim Chan gelene kadar.
Ajuda-nos só até que a Chen entre ao serviço.
Dr. Chen, bu ikisinin kavga ettiğine şahit oldunuz mu, olmadınız mı?
Doutora Chen, viu você ou não a estes dois encetar-se em uma briga?
Dr. Chen. Çok ehildir.
- A doutora Chen está capacitada.
Bırak, Dr. Chen sana yardım etsin.
A doutora Chen lhe ajudará.
Mahkûm No 02L333, Li Chen,
Prisioneiro 02L333, Li Chen.
- Li Chen.
- Li Chen.
Ama Li Chen, o ayrı bir konu.
Mas Li Chen, é outro assunto.
Li Chen'in anneme zarar vereceğine üzüldüğünü söyleyerek beni kandırdın.
Tinha-me enganado, pensava que se preocupava que Li Chen machucasse a minha mamãe.
- Ryan, kardeşin Li Chen'i öldürdü.
- Ryan, seu irmão matou ao Li Chen.
Ryan O'Reily'ye, annesine Li Chen'in tecavüz edeceğini söyledin mi, söylemedin mi?
Disse-Ihe ou não ao Ryan Ou'Reily... que Li Chen ia violar à mãe de Ou'Reily?
Ryan'a Li Chen'den bahsetti.
Disse ao Ryan sobre o Li Chen.
- Chen Lo nerede?
- Onde está o Chen Lo?
Ona küreyi getirmesini söyle.
Diz ao Chen Lo que me traga o globo imediatamente.
- Adı Chen Lo.
- Ele chama-se Chen Lo.
Karaborsada silah, elmas ve antika gibi şeylerin ticaretini yapıyorlar.
Traficam armas, diamantes, antiguidades, tudo o que Chen Lo possa vender no mercado negro.
Chen Lo'dan, Jonathan Reiss adında birine gönderilmiş.
Foi enviado por Chen Lo a um homem chamado Jonathan Reiss.
Chen'in küre için seni izlediğini biliyoruz. Onu Reiss'a verecek.
Sabemos que Chen Lo a seguiu para obter o globo, mas também sabemos que o vai entregar a Reiss.
- Çin'de, Chen-Lo ve çetesinde. Onları bulmak zor.
Segundo os últimos dados, está algures na China com Chen Lo e os Shay-Ling.
Chen-Lo benden bir şey aldı. Onu geri istiyorum.
Há um tipo chamado Chen Lo que me tirou algo e quero-o de volta.
Chen Lo'ya alıcısından daha iyi fiyat ver. Onu hemen satar.
Faz ao Chen uma oferta melhor do que o comprador dele.
- Chen Suilan'ı gördün mü? - Neden?
- Viste a Chen Suilan?
- Chen Siulan'a ne oldu?
- O que aconteceu à Chen Suilan?
Gallant, Dr. Chen'e Mr. Adkins'e torasentez yapmasında yardım eder misin?
Gallant, podes ajudar a Dra. Chen com a toracocentese do Mr.
İlk duruşmada, savcılık Cyril'ın Li Chen'e saldırısını önceden planlanmış olarak gösterme
No primeiro julgamento, a fiscalía pôde deixar em claro que o ataque... -... do Cyril ao Li Chen foi premeditado.
Cyril O'Reily'nin, Li Chen'e saldırısı hakkında konuşmak için geldim.
Devi falar do dia em que Cyril Ou'Reily atacou ao Li Chen.
Alisa, Chen'ler kızlarını bulamıyor.
Alisa, os Chens não encontram a sua filha.
Ve Bayan Chen çok sinirli çünkü kocası borsada bir sürü para kaybetmiş.
E Sra. Chen, ela já esteve bem rancorosa porque o marido dela perdeu um monte de dinheiro no mercado financeiro.
Chen Sir, sorun olmaz mı?
- Está bem?
Kaptan Chen, teşekkürler...
Obrigado, agente Chan.
Chen, benimle konuşmayacak gibi duruyorsun.
Chan Kwok Wing, tens algo para dizer?
Chen, efendim, siz rahat edin. Ben halledeyim.
Fica descansado no carro, eu trato de tudo.
Chen...
Inspector Chan.
Yardım et, Chen!
Ajude-me, inspector Chan.
Kod 6667. Emrinizdeyim Chen efendim.
Agente, distintivo no. 1667, no cumprimento do seu dever.
Chen, benim.
Inspector Chan, sou eu.
Chen pastayı aldı. Ben de dağıtmaktan sorumluydum.
Ele é que escolheu o bolo, eu só vim entregá-lo.
Sizinle değil, Chen ile çalışmak için atandım, efendim.
Não estava a referir-me a ti.
Evlat, sana Chen hakkında birşeyler anlatmanın zamanı geldi sanırım.
Bem, vou contar-te a história do Chan...
Ama bu Asya Bankası soygunundan sonra Chen'in çözemeyeceği... bir davanın olmadığını düşünüyordum.
Mas sei que resolveu todos os casos anteriores ao do Banco da Ásia.
Eğer Chen senden önce bu davayı çözerse, herkesin önünde rezil olursun. Tamamen anlıyorum, efendim.
Se tem medo que ele resolva o caso antes de si, compreendo perfeitamente.
Chen, o çoktan söyledi...
Inspector Chan, ele ofereceu-se.
Chen?
Inspector Chan?
Chen Guo Wing, genel müdür.
Chan Kwok Wing, inspector.
Chen'in kaza yaptığını söyledi. Benim buraya en kısa zamanda gelmemi istedi.
Ligaram-me a dizer que o Wing estava em sarilhos.
Ama zaman kaybederim.
Mas os seus agentes não me levarão ao Chen Lo a tempo.
Sana her ne yaptıysam ya da yapmadıysam... Glen, neydi o aradığım kelime? "Sakatlık."
Que haja ou não tenha tido nada que ver com você vai vir um advogado a fazer perguntas sobre o dia em que mataram ao Li Chen e a menos que queira discar com seu nariz melhor lhe diz o que ele quer ouvir.
Li Chen'in öldürüldüğü günle ilgili sorular soracak, eğer telefonun tuşlarına burnunla basmak istemiyorsan ona duymak istediklerini anlatsan iyi olur. Anladın mı beni geri zekâlı?
Entendeu, cadela estúpida?
Olayın ardından, polis basın toplantısı yaptı. Müfettiş Chen Guo Rong görevi devraldı.
A Polícia deu uma conferência de imprensa.