Château tradutor Português
144 parallel translation
Tıpkı bu tüylerin düşmesi gibi, ama çok çok uzağa Château de Selliny'den hayatta kalanlar Paris'e dönmek için ortaya çıktı.
Enquanto estas plumas, arrancadas pelas suas mãos furiosas cobriam o solo junto à janela, nesse instante, dizíamos, mas muito longe dali, saíam, de regresso a Paris, os sobreviventes do Castelo de Selliny...
Adım De Crillons, Château Thierry'den.
Meu nome é de Crillon do Chateau.
Château Thierry bölgesi Milletvekili, De Crillons, burada mı?
Deputado de Crillon do distrito de Chateau?
Sayın başkan, Château Thierry bölgesi milletvekili... doktorun söylediği üzere, 3 ay bu mecliste bulunamayacak.
Sr. Presidente, o deputado do distrito de Chateau ficará ausente da assembléia por 3 meses, segundo dizem os médicos.
Frontenac Şatosu'na kaçtı.
Ele correu para o Château Frontenac.
Ve Châteauneuf-du-pape'in iyi cam bardaklarıyla.
E uma bela taça de Château neuf-du-pape.
Château Rouge.
Château Rouge.
Je suis filet avec sole.
Oui, oui? Château Frontenac...
Etin yanında beyaz kuşkonmaz alacağız. bir şişe de Chateau Lafite Rothschild'47.
A acompanhar, espargos brancos e uma garrafa de Château Lafite Rothschild 47.
Gamelin, karargahını Paris'in hemen dışındaki Vincennes'e taşımıştı.
Gamelin escolheu para quartel-general este château em Vincennes, nos arredores de Paris.
Bu bir Saint-Julien, Château Léoville Las Cases, 53 yılı.
É um... San Julián... Château Léoville Las Cases, 1953!
Beyefendi bir şişe daha "Chateau Latour" arzu ederler miydi?
Outra garrafa de Château Latour. Monsieur.
Bunda haklısın, Obidiah.
Um belo copo de Château de Chasselet, não é, Josiah?
30 yıl önce kimin aklına gelirdi burada oturup Chateau de Chasselas içeceğimiz?
Oh, tens toda a razão, Obadiah. Certo. Quem imaginaria, há 30 anos atrás, que estaríamos aqui todos sentados a beber Château de Chasselet, hã?
A Lamarque'da, Chateau Clouseau'da yaşıyor.
Vive no Château Clouseau em Lamarque.
Altı şişe Château-Latour'45.
Sim, seis garrafas de Château-Latour de 45.
Bir şişe Chateau Lafitte 37. Savaştan sonraya vermeyi düşündüğüm fakat o kadar iyi gidiyorsunuz ki şimdi de versem olur diye düşündüğüm nadir kaliteli purolar.
Uma garrafa de Château Laffite, de 37 alguns charutos que guardei para depois da guerra, mas como vos está a correr tão bem, mais vale fumá-los agora.
- Böyle zor zamanlarda paranın bir değeri yok ama bir şişe Chateau Laffite 37 puro ve konyak iş görebilir.
- Quanto? - O dinheiro já não vale muito, mas talvez uma garrafa de Château Laffite, de 37, uns charutos e um pouco de cognac...
Açız.Kişi başına 200 dolar.Ve elinizdeki en pahalı şarap hangisi?
E qual é o vinho mais caro que têm? É o Château Lafite de 1961.
Sizinle şatonun bahçesinde yapılacak resepsiyonda tanışmak istiyor.
Está ansioso por conhecê-lo na recepção nos jardins do château mais tarde.
Şatoya davetiye alabilmek için bir arkadaşımın ismini kullandım.
Usei o nome de um amigo para conseguir um convite para o "château".
Ve küçük dostum, geceleri yalnızlık çekersen, eski şatoda olacağım.
Oh, e o tipo pequeno, se te sentires sozinho à noite, estou no velho Château.
Mahson Şatosu.
Château Mah-son.
Château Margaux. Şişesi 127 dolar.
"Chateau Margaux". 127 dólares a garrafa.
Château olmaz.
O "Chateau" não!
Neden bizim "Cennet Şatosu" isimli bir evimiz olmuyor?
Por que não podemos ter uma casa com um nome como Château Paraíso?
Dolap yapımcısı Château de Versailles'a ait 16. Louis günlerinden.
Pertenceu a um carpinteiro do Château de Versailles... na época de Luís XVI.
Şato Otel'de kalıyorum da... oradaki garaj görevlisi şehirdeki en iyi Jaguar ustası olduğunuzu söyledi.
Estou hospedado no Château e... o encarregado da garagem disse-me que são os melhores mecânicos da Jaguar.
82 yapımı Château Latour ve vasat bir Rauzan-Ségla var.
Tenho um Château Latour de 82 e um Rauzan-Ségla regular.
Lafitte'min içine sirke katıyorum.
Que estás a fazer? Meto vinagre no meu Château Lafite.
Yanımda bir şişe Chateau Margaux getirdim.
Sim. Trouxe uma garrafa de Château Margaux.
Serge'ı bir beyefendiye dönüştürmek için verdiği mücadele bir iyilik gösterisinden daha da ileri giderek şato ile çikolata dükkanı arasındaki bir kutsal savaşa dönüşmeye başlamıştı.
O seu esforço para tornar Serge num senhor tornou-se mais do que um acto de boa vontade,. Tornou-se num teste, numa guerra santa entre château... e chocolaterie.
Nadine ile birlikte Chateau şişelerimiz için en iyi karışımları seçiyoruz.
Eu e Nadine, seleccionamos as castas para o nosso Château.
Bir kasa daha Şato Lafite getirmeyi unutma. - Evet, efendim.
E vamos precisar de outra caixa de Château Lafitte.
Bir şey talep edebilecek bir durumda olmadığımı biliyorum ama bir kadeh Chateau Petrus içerken daha rahat konuşan bir insanımdır.
Sei que não estou em posição de fazer exigências, mas para que conste, sinto-me mais à vontade a falar com um copo de Château Pétrus.
Yeni bir yazıyı bitirince, bir şişe Chateau La Tour açarak kutlarım.
Quando acabo um artigo, festejo abrindo um Château La Tour.
- Chateau Margaux?
- Château Margaux?
Chez Molly şatosuna hoş geldiniz.
Benvindo ao'Le Château Chez Molly'.
Herhalde Château La Tour içmemiz uygun olur.
Devíamos beber um Cháteau La Tour. Seria adequado.
"Chateau Lafite, 1955."
Château Lafiite, 1955...
"Chateau Chasse Spleen, 1959."
Château Chasse-Spleen, 1959...
Sonra bir baktım tüm koleksiyonu almışım, Chateau Margaux'nun tüm şişelerini.
Quando dei por mim, tinha comprado a colecção toda, e refiro-me mesmo a todas as garrafas existentes de Château Margaux.
- 1952, Chateau Petrus Bordeaux.
- Château Pétrus Bordeaux, de 1952. - Está bem.
Château Yquem.
Tome.
Onu buzdolabına koy.
Château Yquem. Coloque na geladeira.
- Evet. Aslında masada bir Chateau Haut-Brion olsa daha kolay olurdu.
Teria sido muito mais simples se houvesse uma garrafa de "Château Haut-Brion" na mesa.
Ortaçağ'ın en göz alıcı duvar halıları Orta Fransa'daki Angers Şatosu'nda bulunur.
Alguma da tapeçaria medieval mais importante encontra-se no centro de França, no Château d'Angers.
Rennes-Le-Château.
Em Rennes-le-Château.
Şato Kelso iş için açık.
O "Château" Kelso está aberto para negócio.
İşte bu cümbüşlerden hayatta kalanlar, Château de Selliny'i terkediyor.
Eis, agora, a saída do Castelo de Selliny dos sobreviventes das criminosas orgias.
Chateau Lafite, Chateau Margaux.
Château Laffitte,