Clock tradutor Português
43 parallel translation
* Bluebird hiç takmaz saat *
The bluebird He wears no time clock
* Saat *
Time clock
Jack bahar festivaline sarhoş bir şekilde gelip "Clair de Lune" yerine "One O'Clock Jump" ı çalana dek bir tek mavi kurdele bile kazanamamıştım.
Só apanhei a primeira medalha no dia em que o Jack apareceu grosso no recital de primavera e tocou o
Wow, you cleaned this clock.
Uau, deu cabo dele.
- Cd'de çilekli alarm saati var mı?
Tens os Strawberry Alarm Clock em CD?
Tartışmalı "clue in the clock" bile.
Mesmo o polémico "Uma Pista no Relógio".
I hid the alarm clock.
Eu escondi o despertador.
Alexanderstrasse, 30 dakika içinde, World Clock'un altında.
Alexanderstrasse, daqui a 30 minutos, sob o Relógio do Mundo.
Dr. Clock, bir dakikanız var mı?
Dra. Clock, tem um minuto?
Oh, Dr. Clock.
Oh, Dra. Clock.
Dr. Clock, konuşabilir miyiz?
Dr. Clock, posso falar consigo?
Dr. Clock, düğünü kaçırmanıza gerek yok.
Dra. Clock, não tem de perder o casamento.
Dr. Clock.
Dra. Clock.
Dr. Clock, Edwards, en iyi ihtimalle ışığa birkaç dakika uzaklıkta.
Dra. Clock, aqui o Edward está, na melhor das hipóteses, a poucos minutos de distância de seguir a luz.
Dr. Molly Clock, yeni uzman psikiyatrist.
Dra. Molly Clock, a nova Psiquiatra.
Beş Haberleri.
"The Five O'Clock News."
Christopher Clark. Atlanta Hawks'ın forveti.
Gustav Clock, jogador do Atlanta Hawks.
Dr. Clock, sizi son zamanlarda çok az görüyorum.
Dra. Clock, acho que não a tenho visto muito ultimamente.
* Lying in my bed I hear * * the clock tick *
* Lying in my bed I hear * * the clock tick *
John Clark, Five News.
John Clock "Five News".
Polar bear at 11 o'clock.
Urso polar às 11 horas.
Michael, 9 o'clock?
Michael, às 9 horas?
It's gonna come back to you at 7 o'clock.
Vai voltar às 7 horas.
* Duyuyorum saatin sesini *
# I hear the ticking of the clock #
Kes şunu, yoksa sana bir tane yapıştırırım.
Cut that out or I'll clock you one!
* Hey hayatım, hala hatırlıyorum zamanı durdurabildiğin anları *
Hey, darlin', I can remember when you could stop a clock
* Saat 9, bir Cumartesi günü *
It's 9 o'clock on a Saturday
Eddie saat 9 eğlencesi için oyuncu seçtiğini söyledi.
O Eddie diz que está a fazer audições para o "Nine O'Clock Frolic".
* Tik Tok, geçiyor saatler *
Tick tock on the clock
* Tik Tok, geçiyor saatler * * Ama bitmez bu parti *
Tick tock on the clock, but the party don't stop, no
* Tik Tok, geçiyor saatler * * Ama bitmez bu parti *
Tick tock on the clock But the party don't stop, no
He does not have to punch a clock with his mother. We'll find him, Vivian.
Vamos achá-lo, Vivian.
Clock Strikes'ta.
No Clock Strikes.
Bu benim büyük büyük amcam Bernard'a bizzat Sigmund Riefler tarafından verildi. Bernard, Münih'teki Clemens Riefler saat şirketinden emekliye ayrıldığında.
Isto foi entregue pessoalmente ao meu tio Bernard, pelo próprio Sigmund Riefler quando ele se reformou... da Clemens Riefler Clock em Munique.
Tsim Sha Tsui Saat Kulesi, nerede olduğunu biliyor musun?
Tsim Sha Tsui Clock Tower, sabes onde é que fica?
Rock Around the Clock.
Rock Around the Clock.
- Duvarda ki ne? - Sik. ( clock = saat cock = sik )
- O que está na parede?
Sana Clock King diyorlar, değil mi?
Chamam-lhe Rei Relógio, certo?
d The clock strikes upon the hour d d As the sun begins to fade d
o relógio toca à hora em que o sol começa a desparecer
Rock Around the Clock dansına gidecek misin?
Vais à dança Rock Around the Clock?
Oliver bana Clock King tarafından vurulduktan bir hafta sonra senin ayaklandığını söyledi.
O Oliver disse-me que voltaste a trabalhar uma semana depois de seres alvejada pelo Rei Relógio.
♪ Clock tick and think of you ♪
Ouço os ponteiros do relógio E penso em ti
AMERİKALILAR
Temporada 01 - Episódio 02 "The Clock"