Cocktails tradutor Português
532 parallel translation
İki kokteyl.
Dois cocktails.
Viski var, kokteyl var.
Highballs e cocktails.
Bir kokteyl daha?
Mais cocktails?
Elmas bileziklere müthiş zaafın var mı hala?
Põe-te à vontade, querida. Vou encomendar uns cocktails.
İçkiler!
Cocktails!
- Ya da kokteyl mi istersiniz?
Ou prefere cocktails?
Rick Efendi ve dostları ile onların eğlenceleri.
O menino Rick e os seus amigos e os seus cocktails.
- Ah! Kokteyl!
- Cocktails!
Birlik Kulübü'nde kokteyl verecekler.
Há cocktails no "Clube União".
- İçkiden olmalı.
- Acho que foi dos cocktails.
Yemekler iyi, kokteyller.
A comida é boa, servem cocktails.
Pastel ipek ekose bir elbise, hacimli bir etek ile kokteyl partileri ve öğlen buluşmaları için.
É um vestido de seda em tons pastéis, com uma saia volumosa para cocktails e festas à tarde.
- Ve bu saatte içki ikram ediyorsun.
- E a oferecer-lhe cocktails a esta hora.
Benim süitte saat sekizde içki, sekiz buçukta da yemek yiyeceğiz.
Os cocktails são às oito e o jantar às 8h30, na minha suite.
Ben kokteylleri hazırlayayım.
Que passe, preparei cocktails.
Smitty's'in kokteyl saatine hoş geldiniz demek için geldim.
Estou aqui para lhe dar as boas vindas à hora de cocktails do Smitty.
- Nereye gidiyorsun? Larry Channock fakültedekileri sulandırılmış kokteyllerinden içmeye davet etmiş.
Larry Channock convidou pessoal da faculdade para um daqueles cocktails.
Thunder Bay Oteli
Estalagem Thunder Bay - cocktails
Kokteyl zamanı gelince, yata kırmızı-beyaz bir flama çekerler.
Hasteiam a bandeira branca e vermelha no iate à hora dos cocktails.
Kokteylleri kim karıştırıyor?
Quem é que mexe os cocktails?
Hayır, kokteyl görevlisi.
Não, o criado dos cocktails.
Buzdağlarını gözlüyor, istiridyeleri düzenliyor, kokteyllerini karıştırıyor ve gözlüklerinin buğusunu siliyordum.
Eu ficava de vigia aos icebergs, arrumava as conchas, mexia cocktails e desembaciava-te os óculos.
... şampanya kokteyl içip, ailemi nasıl yöneteceğimi söylüyorsun.
- Champanhe. Champanhe, cocktails, e estás a julgar como dirijo a minha família!
Kokteyl ya da viski-soda olur.
Eles têm cocktails ou uísque.
- Waikiki Otel'de 17.30'da kokteyl içmek için buluşalım.
No Hotel Waikiki, às cinco e meia, para tomar Cocktails.
Seni içki için kabinine davet etti.
Quer que te leve à cabina dele amanhã, para cocktails.
Onları buradan uzak tutmak için, kavanoz kullanarak molotof kokteyli yapacağız.
Precisamos de garrafas para fazermos cocktails molotov.
Kokteylleri yukarıdaki pencereden fırlatabiliriz.
Podemos atirar os cocktails lá de cima.
Sen yukarı çıkıp kokteylleri pencereden fırlat.
Pode ir lá para cima e atirar os cocktails pela janela.
Sen kokteylleri fırlattıktan sonra hemen buraya gelip kapıyı kilitle.
Depois de atirar os cocktails, desça e feche a porta.
Bundan sonra kokteyl veya şarap iç, kokteyl ve şarap değil.
Doravante, ou bebes cocktails ou bebes vinho, não fazes misturas.
Sekiz gibi, benim yerimde, sadece ikimiz ve kokteyller.
Cocktails em minha casa, por volta das 8, só nós dois.
Gerçek kokteyl yapar.
Faz cocktails.
Selam. Kokteyle yetiştin.
Chegaste mesmo a tempo para os cocktails.
Bakın. Kokteylleri boş verin. Hemen masaya geçelim diyorum, yoksa etlerim fazla pişmiş olacak.
Vamos deixar os cocktails e ir já para a mesa, se não o cordeiro vai ficar demasiado passado.
Bunları hala seviyorum, hh, tekila kokteyli içinde kaktüs suyu var, değil mi?
Ainda gosta dos cocktails de tequila com o sumo natural de cacto, não?
bir tehlike yok ama itfaiyenin emirlerine uygun olarak sadece tedbir amacıyla partiyi bir süre için aşağıdaki lobiye taşıyacağız ve Continental salonumuzda şampanya ve kokteyl ikram edeceğiz.
Mas para respeitarmos as ordens dos Bombeiros apenas como precaução vamos continuar a festa no átrio, durante um bocado. Vamos servir cocktails e champanhe na Sala Continental.
Molotof kokteylleri.
Cocktails Molotov.
Ben kokteyl servisi yapayïm.
Vou servir os cocktails.
Bize en iyi şampanyanızdan bir şişe... beş porsiyon karides kokteyli, kardeşim için de ekmek getirin.
Dê-nos uma garrafa do vosso melhor champanhe... cinco cocktails de camarão e pão para o meu irmão.
Tirnak ciIasi, parfum... bisikIet seIesi kokusu, kokteyIIer...
Verniz nas unhas, perfume... o cheiro a selim de bicicleta, cocktails...
Bu gece saat 8'de kokteyl verilecek.
Serão servido cocktails hoje às 8 horas.
- Bu sene bir buçuk kutu molotov kokteyli alacağım.
Este ano... Vou arranjar... uma caixa e meia de cocktails de Molotov.
Molotof kokteylleri toplantı halinde.
Está na hora dos cocktails Molotov.
İşte kokteyller de geldi.
Chegaram os cocktails.
SONSUZA DEK YAŞANMAZ Çarşamba- - Biscayne'de Brenda ile kokteyl.
NINGUÉM VIVE PARA SEMPRE Na quarta, cocktails em Biscayne com a Brenda.
Sidney Schamburg, Plaza'da kokteylini yudumlarken ben kıçıma tekmeyi yiyordum.
Sidney Schamburg tomava cocktails no Plaza... e eu a arriscar a minha pele.
İki şampanya kokteyli, lütfen.
Dois cocktails de champanhe, por favor.
Kokteyller ve Düşler.
cocktails e sonhos.
- Nasılsınız? Kokteyller hazır.
- Tenho os cocktaîls prontos.
Ama onlar bozguna uğramış kadınlardır.
Achas que ela atira os cocktails?