Coeur tradutor Português
77 parallel translation
... evrendeki atomlarin sayisindan fazla oldugunu kesfetti. Bu arada,.. .. Sacré-Coeur'da, Rahibeler tenis oynuyordu.
Entretanto, junto do Saçré-Coeur, beneditinasjogam ténis.
Dış çekim, Sacre Coeur.
Exterior, o Sacré Coeur.
- Rue Leandre, Sacré Coeur yakınında.
- Rue Leandre, perto do Sacré Coeur.
Sangre de Coeur'un cari piyasa değeri 350.000 dolar, Michael.
O corrente valor de mercado da Sangre de Coeur é de $ 350,000, Michael.
Ve ayrıca, muhtemelen Elliot Sangre de Coeur'un sahibi.
E embora nao seja do conhecimento público Elliot é o dono do Sangre de Coeur.
Biri, kasanızı boşalttı ve Sangre de Coeur kolyesini alıp gitti.
Alguem limpou o seu cofre e fugiu com o colar Sangre de Coeur.
Hayır, bana gösterdiği Sangre de Coeur'u kastettim.
Não, eu quero dizer a Sangre de Coeur que ele me mostrou.
Eminimim bu yüzden Sangre de Coeur'un sahtesini saklıyor.
Eu aposto que é por isso que o Elliot tinha o falso Sangre de Coeur.
- Ya da "Komik Yürek"?
- "Un Drôle de Coeur"?
Hemen, Müdür Bey. Haydi çabuk ol. Sen de derhal giyin ve Mirou ile Creve-Coeur'e git.
Tu, veste-te depressa e vai a Mirou e a Crève-Coeur.
Sizce E.T. Chateau Coeur sever mi?
Você acha que o E.T. gosta de Chateau Coeur?
Le Coeur de la Mer diyorlar.
E chamaram-lhe Le Coeur de la Mer.
Le Coeur de Lion'a hoş geldiniz.
Bem vindos ao Le Coeur de Lion.
Le Coeur de Lion benim tesisimdir.
Le Coeur de Lion é meu estabelecimento.
Le Coeur de Lion, benim tesisimdir.
Le Coeur de Lion é minha casa.
Aynı anda Sacre Coeur'ün bahçesinde, rahibeler tenis oynuyordu.
"Enquanto isso, no Sacré Coeur," "as freiras treinam a esquerda."
Il dit mon coeur ve Fransızca.
Il dit mon coeur
Ve müttefik birlikler geldiğinde patlayıcıları ve basılmamış düğmeyi bulmuşlar ve aynı şeyle Sacré-Coeur, Eiffel Kulesi ve diğer güzel yerlerde de karşılaşmışlar.
Quando os Aliados chegaram, encontraram os explosivos e o detonador. O mesmo aconteceu no Sacré-Coeur, na Torre Eiffel e noutros sítios.
Coeur D'Alene'deki cenaze direktörü, demode olduğunu söyledi.
O director funerário em Coeur d'Alene disse que era muito antiquado.
Sonra da Coeur D'Alene'deki aile anıtmezarına konacak.
Ela vai ser cremada e vai para o mausoléu da família em Coeur d'Alene.
Küllerini Coeur D'Alene'deki aile anıtmezarına koyacağız.
Vamos pôr as cinzas no mausoléu da família em Coeur d'Alene.
Meleğim, tatlım.
Mon petit ange, mon coeur...
Sockton'dan olduğunu söylemişti ama ben de Cordaline'denim demiştim ve yalan söylüyordum.
Ela disse que vinha de Stockton, mas eu disse que vinha de Coeur d'Alene e menti.
Cordaline'den geldim ve bir içki içelim diye buraya geldik, zaten içkilerimiz de gelmedi.
Estou de visita de Coeur d'Alene e pedi-lhe para tomar um copo. Está a demorar muito.
Lawrence'ın mezar hırsızlığı huyunun lafı sakin Coeur d'Coeurs'da yankılanmaya başlayınca,... halk galeyana gelmişti.
Quando a notícia dos roubos do Lawrence se espalhou pela pequena cidade de Coeur d'Coeurs, foi uma afronta para todos.
Coeur d'Coeurs'daki yalnızlığı canına tak etmiş bir şekilde,... sahibinin üzüntüsünü hissedip Digby, bir göreve koyulmuştu.
Cansado da sua própria solidão em Coeur d'Coeurs, e sentindo a tristeza do seu dono, Digby partiu numa missão.
Olive Snook, Coeur d'Coeurs'a... bir elinde tek kanatlı kuşun olduğu altın yaldızlı bir kafes,... öbüründe de turta kutusu ile Chuck olarak de bilinen Charlotte Charles'ın ölüm sahtekârı olduğunu meydana çıkarmak üzere güç bela gelmişti.
A Olive Snook foi a Coeur d'Coeurs com uma esperança na mira. Com um pássaro de uma só asa na gaiola, numa mão, e uma tarte na outra, ela planeava expor a Charlotte Charles, também conhecida como Chuck, como uma falsificadora de mortes.
O sırada Coeur d'Coeurs'de, küçük bir arkadaş kendi kaçışını planlıyordu.
Entretanto, de volta a Coeur d'Coeurs, um pequeno amigo preparava a sua própria fuga.
Ve o ebediyen sahip olur.. Alçak kalp bu sahillerde. ( GÜZEL BİR Fransız Şarkısı!
Et qui ont à jamais... le coeur à la marée basse.
Tam o anda Coeur d'Doeurs kasabasında Chuck adındaki kız babasının cenazesine katılıyordu.
Neste preciso momento na cidade do Coeur d'Coeurs, uma rapariga de nome Chuck assistia ao funeral do seu pai.
Tam bu zamanda, Coeur d'Coeurs kasabasında genç Ned sihre inanıyordu. Fakat ölü şeylere dokunup tekrar canlandırdığında parmak ucundan çıkan kıvılcım sihir değildi.
Neste exacto momento, na cidade de Coeur d'Coeurs, o jovem Ned acreditava em magia.
Motel odasında Coeur d'Coeurs'den Timbuktu'ya kadar olan yerleri havaya uçuracak kadar cephanelik vardı.
No seu quarto de motel havia pólvora suficiente para fazer ir pelos ares Coeur de Coeurs até Timbuktú!
Duyduklarıyla şoke olmuş bir halde, pastacı ve Chuck adındaki kız kendilerini en kötü sona hazırladılar. Coeur d'Coeurs'deki mezarlıkta ise Norveçliler, Emerson Cod'ın kehanetinin yarı yarıya doğru olduğunu görmenin şaşkınlığını yaşıyorlardı.
Espantados com o que tinham ouvido, o Pasteleiro e a rapariga chamada Chuck prepararam-se para o pior, entretanto no cemitério de Coeur de Coeurs, os noruegueses não estavam preparados para a chocante descoberta de que a previsão de Emerson Cod só estava meio certa.
Sana bir sürü mesaj bıraktım. Bugün Montmartre'a gideceğini söylemiştin. Bulunduğum yerden Sacré Coeur'ü görebiliyorum.
Deixei muitas mensagens... e como disseste que hoje estavas em Montmartre... e eu vejo o Sacré Coeur de onde estou, queria só dizer-te que penso em ti.
"Coeur en Folie" mi yoksa "Eau de Russie" mi?
"Coração Louco" ou "Água da Rússia"?
Coeur de Lion *'un zehirli yandaşlarını yıldırmak için akıllıca bir yol.
É um modo interessante de despachar os mordazes partidários do Coração de Leão.
Coeur D'Alene.
Coeur d'Alente.
Bak, Kankalar şu anda Coeur D'Alene'de araştırma yapıyorlar, eğer bombanın yerini sen söylemeden bulurlarsa, bu kızın için iyi bir son olmayacak.
Olha, meu... O gang está a estacionar em Coeur d'Alente agora mesmo, e se encontram a bomba antes que sejas tu a dizê-lo, não vai ser nada bom para a tua miúda.
Mon coeur.
Mon coeur.
- "Sacre Coeur" u beğendin mi?
- Gostaste deste "Sacre Coeur"?
Peki ya Coeur d'alene'deki uçuş öğretmeni?
E aquele instrutor de voo de Coeur d'Alene?
"Mais un coeur clos est lourd à porter."
Vamos ver como corre.
Sacré-Coeur.
Sacré-Coeur.
Seni dün Sacré-Coeur'da gördüm, değil mi?
Eu vi-te ontem no Sacré-Coeur, não foi?
Va-de-bon-coeur.
Va-de-bon-coeur.
"A coeur de tare" Bunu tercih ederim.
Um golpe. Isso soa bem.
Coeur d'Alene, Idaho Günümüz.
DIAS ACTUAIS
Şeytan kalbi, çürük kasık, soluk sirke.
"Coeur diable", "Rot Inguen", "Essigblasse".
Gary Ellard'ın arabası Coeur d'Alene, Idaho'da hız limitini aşmaktan yakalanmış.
E o de Gary Ellard foi apanhado por excesso de velocidade - em Coeur d'Alene, Idaho.
Par coeur...
Porquê?
Peki, tamam.
Mon coeur est cassé... "