Cooley tradutor Português
141 parallel translation
Merhaba Cooley.
Olá, Colley.
Hey, Cooley!
Colley!
Cooley'yi konuşturmak 450 dolara patladı.
Sim, sim, a história completa. Custou-me 450 dólares para sacá-la ao Colley.
Evet, Teğmen Cooley.
Sim, Tenente Cooley.
- Dr. Brulov, ben Merkez Karakolu'ndan Teğmen Cooley, bu da Çavuş Gillespie.
Sou o Tenente Cooler, da policia local. Este é o sargento Gillespie.
- Bu geldiğinde Cooley için. - Ben söylerim.
- Isto é para o Cooley quando chegar.
Rochester'dan Teğmen Cooley ve Çavuş Gillespie'yi hatırlıyor musunuz?
Conhecem o tenente Cooley e o sargento Gillespie de Rochester?
Bu fotoğrafın kanıt teşkil ettiğine inanıyoruz Dr. Cooley.
Achamos que esta foto constitui prova, Dra. Cooley.
Dr. Cooley.
Dra. Cooley.
Dr. Cooley.
Uma tal Dra. Cooley.
Elizabeth Cooley.
Elizabeth Cooley.
- Bu Cooley deneyi mi? - Evet.
- Esta é a experiência da Dra. Cooley?
Dediğine göre Cooley öldürücü malzeme kullanıyormuş.
Diz que a Cooley está a utilizar equipamento letal.
Evet Cooley, olayları hemen de nasıl kavrıyorsun.
Uma coisa é certa, Cooley, tu percebes tudo muito depressa.
Olmadı, Cooley. Üç deyince ya söyle, ya da sokağa dön.
Começa no três ou vai para a rua.
Mutlu Noeller, Cooley ailesi!
Feliz Natal, família Cooley!
Ziyaret saati bitti, Bayan Cooley.
As visitas acabaram, Sra. Cooley.
- Cooley.
- Cooley.
Cooley işte!
Colley!
Bu dünya delilerle dolu, Cooley.
Este mundo está cheio de malucos, Cooley. Não te esqueças disso.
- Günaydın, Bay Cooney.
Bom dia, Sr. Cooley.
- Elbette, yaratamaz, Bay Cooney.
Não, evidentemente que não, Sr. Cooley.
- Teşekkürler, Bay Cooney.
- Bom dia, Sr. Cooley.
Ender kitap tüccarı, Dennis Cooley de kabak kafalı.
Um comerciante de livros raros, Dennis Cooley. Ele é careca.
Fakat niye Cooley ile aynı yerde?
Mas com ela e o Cooley no mesmo lugar...
Eğer bu Cooley ise... Bunun bir rastlantı olma ihtimali hızla azalıyor.
Se for o Cooley, as chances disto ser só coincidência diminuem rapidamente.
- SAS, Cooley'nin kimliğini doğruladı.
- SAS acaba de identificar Cooley.
- Sakin ol, Mel Cooley. Bırak beni.
- Vá dar uma volta, Mel Cooley.
Bu Mel Cooley.
- É o Mel Cooley.
Bu, Cooley Emlakçılığa gidecek. İkinci katta.
Isto é para a imobiliária Coole, no piso dois.
Dr. Longmire, Dr. Kelven, Dr. Cooley.
Dr. Longmire, o Dr. Kelven, o Dr. Cooley.
Dr. Cooley.
Dr. Cooley.
Dr. Helen Taussig... Dr. William Longmire... Dr. Denton Cooley...
A Dra. Helen Taussig o Dr. William Longmire o Dr. Denton Dooley Dr. Mel Harmel.
Seni seviyorum Jeanne Cooley.
Amo-te, Jeanne Cooley.
Merhaba. Ben Jeanne Cooley. Nasılsınız?
Jeanne Cooley ; como estão?
- Merhaba, Guy Cooley. Nasıl gidiyor?
Guy Cooley ; como estão?
Endişemi biliyorsunuz.
já falaste disso a Mr Cooley?
Bay Cooley'e aktardınız mı? Gretchen. Lütfen, bunu konuşmuştuk.
Gretchen, por favor, já falámos disso ;
Bay Cooley'in vaktini boşa harcamayın.
não faças perder mais tempo a Mr Cooley.
Jeanne Cooley. Gretchen Coswell. Katılacak vaktiniz var mı, aceleniz yoksa?
Gretchen Caswell ; tem tempo para conversar ou tem pressa?
- Burada ne yapıyorsun? Ben, Guy Cooley.
- Guy Cooley, seu novo vizinho.
Cooley bana lazım.
Preciso do Cooley.
Domuz yemleri yüzünden Cooley'nin başına dert oldu.
Anda a chatear o Cooley, com o alimento para porcos.
Hey, Cooley! Burada neler oluyor?
Que raio se passa, Cooley?
Adı Shawn Cooley.
O nome dele é Sean Cooley.
Christina Conrad, Derek Cooley... muhtemelen peder Scanlon'ı da.
Christina Conrad, Derek Cooley... Provavelmente, também o Padre Scanlon.
Niçin gidip bayan Cooley'in pansumanın değişmeye ihtiyacı var mı diye bakmıyorsun?
Porque não vais ver se os pensos da Sra. Cooley precisam de ser mudados?
Yang, niçin gidip bayan Cooley'in pansumanın değişmeye ihtiyacı var mı diye bakmıyorsun?
Yang, porque não vais ver se os pensos da Sra. Cooley precisam de ser mudados?
David Rossi. Bu John Cooley.
David Rossi, este é o John Cooley.
Nasılsınız?
Jeanne Cooley, como está?
Guy Cooley.
- Guy Cooley.