Copy tradutor Português
34 parallel translation
Peki Hard Copy'deki o oyuncak silahlı şişko çocuğu hatırlıyor musunuz?
Lembras-te do puto no programa Hard Copy com uma arma de brincar?
Hard Copy'den sonra, anne.
Depois do Hard Copy, mãe.
Güncel Haber'den on bir kişi, Yazılı Haber'den iki kişi ve gerçek bir Geraldo röportaj konuğu görüyorum.
Vejo 1 1 aparicoes em "CurrentAffair"... duas em "Hard Copy" e um genuíno "Geraldo".
Do you copy?
Escuta?
Hard Copy'i izliyordum, ve beni buldukları zaman sonsuza kadar kötü tv programları izleyen ölü kız olarak kalacağımı sandım.
- Estava a ver "hard copy". Pensei que, quando me encontrassem, seria a morta que via filmes maus!
- Copy That'te 96. ve Broadway'de.
- No The Copy That.
- Copy that!
- Entendido.
En son kurban oda arkadaşıyla birlikte kaybolduğu gün kampüs fotokopicisine gitmişti.
A vitima mais recente foi à Campus Copy Union no dia que desapareceu.
Fotokopiciden alınmış kasa fişi vardı.
: um recibo da WLVU Copy Union.
Kampüsteki fotokopicide çalışıyor.
Trabalha na Copy Union.
I've got a copy of a document here.
Tenho aqui uns documentos.
Kenny'nin iyi bir işi vardı. Fotokopicide müdür yardımcısıydı. Gururla bindiği mavi renkli bir Le Car'ı vardı.
O Kenny tinha um bom emprego como gerente assistente na Copy Hut, um Le Car azul bebé de que se orgulhava, e a casa mais bonita do bairro.
Anlaşıldı.
Copy that.
"Herkes okur,'Vanity Fair've'Copy-Cat'hikayelerinin hepsini okur ama kimse insanlar üzerinde nasıI bir etkinin oluştuğunu düşünmez."
lêem as histórias na'Vanity Fair'ou'Copycat,'mas ninguém pensa no efeito que isso tem nas pessoas a quem está a acontecer. "
Bugün'Fotokopi Krallığı'nda ilginç bir şeyler oldu mu?
Aconteceu alguma coisa de interessante hoje no Copy Kingdom ( Reino das Cópias )?
Fotokopi Krallığı'na hoş geldiniz.
Bem-vindo ao "Copy Kingdom".
Copy Cabana'ya hoş geldiniz.
Bem vindo ao Copy Cabana.
- Fotokopici ortağıyım.
- Sou um colaborador da Copy.
- Ortağı.
- Colaborador da Copy.
Copy Cabana'da çok daha iyi bir yere gelebilirsin, değil mi?
Há mais mobilidade para subir na Copy Cabana, penso eu, certo?
Ben Copy Cabana'da çalışıyorum.
Eu trabalho para a Copy Cabana.
Yoksa bir şekilde Copy Cabana'ya bilgi verdiğini mi?
Ou que de algum modo estava a passar informações para Copy Cabana?
Do you copy?
Daqui é Echo-0-1, raios partam! Estão a ouvir?
Senin editörlükten kurtulduğun gibi mi?
Tão depressa como vais sair da mesa de copy?
Şimdi haber baskı masasında editör olarak gönül rahatlığıyla üzerime düşeni yaptım.
A notícia está com o copy, e como chefe desta secção, já fiz o meu trabalho.
Gece elemanı hala redaksiyon masasında mı?
O tipo da noite ainda está na secretária do copy?
1900'lerin basindan beri. 1930 falan olmali. Büyük büyükbabam da ayni sirkette afis asiyordu.
ARTE COPY
Kasım ayında Hard Copy için çalışan bir TV yapımcısından telefon geldi. Dört yıldan uzun süredir kayıp olan bir çocuğun bulunduğunu söyledi. Onunla röportaj yapabilmeleri için benden onun izini sürmemi istedi.
Eu recebi uma chamada em Novembro, e hum... de produtor de televisão da Hard Copy, e ele falou-me de um rapaz, que estava desaparecido à cerca de quatro anos e tinha reaparecido, e ele queria que eu descobrisse o rasto dele de modo a que eles conseguissem uma entrevista com ele.
Left.Copy tha t İki kapı
Duas portas á tua esquerda. Percebido.
Hard Copy, Ulusal Soruşturmacı'dan tut da Haftalık Dünya Haberleri'ne kadar riskli bir durum.
É só um passo para sair do "Hard Copy" para o "National Enquirer" e para o "Weekly World News".
Chicago Sun-Times'daki en genç editördüm.
O amor pode chegar e dar-te uma palmada no ombro... Eu sou a mais nova copy editor no Chicago Sun-Times.
Katy'nin favori yemeği.
Levantámos a encomenda no Campus Copy Union.
ART COPY
as três figuras em cima, são vigias na tradição dos [indios] Tsimshian os vigias cuidavam da casa e todos os que estão nela ; são guardiães e sentam-se em cima da águia que seria o clã do escultor
Ne?
A galdéria com que trabalhas na Copy Town?