Crumb tradutor Português
39 parallel translation
Fast Food Kurulu, örnekleri inceledikten... ve Toplu Katliam iznini verdikten sonra bu ufak iğrenç dünya Lord Kıtırık'ın lokantalar zincirinin kudreti altında titreyecek.
Assim que a Autoridade de Comida Rápida verificar as amostras... e enviar a permissão de Abate em Massa... este planeta nojento tremerá... perante o poder da cadeia de restaurantes Lord Crumb!
- Dedektif Crumb?
Detective Crumb? - Que foi?
Altmışların başında, bir kaç arkadaşımla eski eşya satışındaydım. Güzel bir şeyler arıyordum. Philadelphia'lı bir emekli olan Bob Crumb'la o zaman tanıştım.
No início dos anos'60 estava com uns amigos numa venda quando conheci um tipo tímido de Filadélfia chamado Bob Crumb.
Hey Harvey, dostum Bob Crumb'la tanış.
Este é o meu amigo Bob Crumb.
Crumb bana üstünde çalıştığı çizgi romanını gösterdi.
O Crumb mostrou-me o romance em que estava a trabalhar :
O zamanlar Crumb'la çok takılırdık.
O Crumb e eu andávamos imenso juntos naquela altura.
Sonunda insanlar Crumb'ın eserlerini fark ettiler ve o da bohem sınıfla takılmaya başladı.
A certa altura, as pessoas passaram a curtir as BDs do Crumb e ele começou a dar-se com a malta mais boémia.
İnsanlar Crumb adını öğrenmeye başladılar.
Ouve, pá, as pessoas começam a conhecer o nome "Crumb".
Bob Crumb gibi bu işten hayatını kazanamıyor.
Não é que ganhe a vida com isso, como o Bob Crumb.
Bazen genç bir Brando gibi görünüyorsun. Ama Crumb'ın çizdiklerine bakarsak kıllı bir gorile benziyorsun. Biliyorsun sırtından dalgalı uzun kıllar çıkıyor.
Às vezes, pareces um Brando mais novinho, mas quando te vejo desenhado pelo Crumb, és assim tipo macacão peludo com aquelas... linhas sinuosas e nojentas a emanar do teu corpo...
Harvey Pekar'ın arkadaşı olan R. Crumb'ın hoş bir modeli.
É um design engraçado por R. Crumb, que era amigo de Harvy Pekar
Çünkü genelde, R. Crumb tiplerinden hoşlanmam.
Porque normalmente não gosto de rapazes do teu tipo.
Benny Dunbar, Kırıkçı Jimmy...
O Benny Dunbar ou o Jimmy the Crumb...?
Bay Johnson, ben Art Crumb, Donald Greenleaf'in kampanya danışmanıyım. - Memnun oldum.
Sr. Johnson, sou o Art Crumb, director de campanha de Donald Greenleaf.
R. Crumb'tan "Keke Devam"
CONTINUE COM OS MUFFINS
Bay Crumb?
Senhor Crumb?
Bay Crumb orada olduğunuzu biliyorum.
Senhor Crumb, sei que o senhor está aí.
Rahibe Monica Joan. ... "yan kesici" olarak adlandırdığım ve o şekilde de bilinen tezgahlarından ufak eşyalar çalma alışkanlığı olan biri olduğuna inanıyorlar.
O vendedor ambulante, o Sr. Sydney Crumb, conhecido por "Cakey" pelos colegas, uniu-se a outros comerciantes com a mesma queixa e vieram à delegacia em jeito de comitiva.
Crumb!
Crum!
Crumb!
Migalha!
Crumb olacak.
É Migalha.
Dünyayı boğan Crumb.
A Migalha que sufocou o mundo.
Bay Crumb.
Sr. Cra... Migalha.
Zamanınız geliyor Bay Crumb.
A tua hora aproxima-se, sr. Migalha.
Sadece Crumb kaldı.
Há apenas o Crumb.
Crumb'ın hakkımızda söyledikleri...
O que Crumb disse sobre nós.
Çok güzel biri olmalı. Çizim masasının ucunda R. Crumb ile birlikte sürekli çizim yapıyor olmalı.
Deve ser bonita e trabalha sempre numa mesa de desenho com o R. Crumb, próximo da mesa de desenho dele.
İSMİNİ SÖYLE Kevin Wendell Crumb.
"Digam o nome dele Kevin Wendell Crumb" Kevin Wendell Crumb.
Kevin Wendell Crumb?
Kevin Wendell Crumb?
Kevin Wendell Crumb.
Kevin Wendell Crumb.
Kevin Wendell Crumb!
Kevin Wendell Crumb!
- Kevin Wendell Crumb.
Kevin Wendell Crumb.
Katil zanlısı Kevin Crumb'ın ÇKS adı verilen psikolojik hastalıktan muzdarip olduğu belirtiliyor.
O alegado homicida, Kevin Crumb, sofre da controversa doença psiquiátrica PDP.
Warhol'un atölyesinde onunla resim yapmış, Lou Reed'le ev arkadaşıymış. Robert Crumb'ı ve kendi jenerasyonun en iyi sanatçılarını tanıyormuş.
Tendo pintado no estúdio do Warhol, partilhando casa com Lou Reed, conheceu o R. Crumb e grandes artistas da sua geração,
Bilmiyorum Bay Crumb.
Não sei, sr. Crumb.