Database tradutor Português

- Bu gerçek bir zevk.

- Adoro uma bela database. - Isso é um privilégio.

Database erişildi

Banco de dados acessado.

Sanırım düşündüğüm bir sonraki an cidden döngü-dönemeçti ki bu database satıcılara pis bir darbeydi

Eu acho que o próximo passo que pensei era realmente importante.

Sybase ve diğer database satıcılarından geldi.

Sybase e a outra base de dados chave dos vendedores.

ve database satıcıları darbe yemişti konu buydu, bu düşmanca hareket Microsoft ve diğer kapalı kaynak yazılım firmalarından gelmişti işte bu hadise ciddi pazarlama saldırısı bize göçertebilir databasecilerin uğradığı ilk büyük darbede diğer ISV ler için yol açılmıştı kar topu etkisi başlattı

Este era o ponto onde haveriam acções hostis pela Microsoft ou outra companhia de software de código fechado. Este era o ponto em que uma guerra-relâmpago de marketing sério poderia ter nos afundado, mas uma vez que a grande base de dados dos vendedores mudou abriu caminho para outras ISVs e isso iniciou o efeito de bola de neve.

Bunu database'den indirdim.

Tirei isto da base de dados Ledger.

Internet Movie Database'e göre Tırcının Kız arkadaşı, Bağıran Bakire gibi filmlerde rol almış. ... Ve lezbiyen Oda arkadaşı filminde. "

Segundo a base de dados de filmes da Internet, teve papéis como namorada do camionista, criada aos gritos, e companheira de quarto sexualmente ambivalente.

Hangi database'i kullandın?

Que base de dados utilizaste?

İyi iş çıkardın Database.

Bom trabalho, Base-de-Dados.

Milhouse / Martin / Database Milhouse / Martin / Database Kıl / Tüy / Yün

Milhouse / Martin / Base-de-Dados Idiota / Tolo / Coisa

Michael Teranan yerleşiminin yerini Wraith'lerin veritabanımızı hacklemeleri sonucu öğrendi.

Michael descobriu sobre os Teranans... através da informação que os wraiths pegaram do nosso database.

- Bu nasıl olabilir? - Eyalet sekreterliği Database Technologies'e 4.3 milyon dolar ödeyerek Florida yasalarına göre oy vermesi yasak mahkûm edilmiş suçluların listesini çıkarmasını istemiş.

- O gabinete da Secretária do Estado pagou à "Database Technologies", 4.3 milhões de dólares, para criar uma lista de criminosos que, de acordo com a lei da Florida não estão autorizados a votar.

Taxi numaralarını sıraladım. Database ile karşılaştırdım. Birine rastladım.

- Referências cruzadas, o número do táxi, com a base de dados das Vítimas Especiais.

- Bir federal database.

- É um banco de dados federal.

Simp-son ortada yerini aldı Veritabanı ve Kosinüs hâlâ rüzgar hızını hesaplarken.

Simpson a guardar o centro enquanto o Database e o Cosine ainda estão a testar a velocidade do vento.

Cosine, Database'in yanında.

O Cosine ao lado do Database.

Şifreleri çözen bir şey hazırladım tabi database e baktım şifreler için

Eu descobri como descodificar as senhas.

Database taranıyor.

Gerador de objectos 3D, online.