Datak tradutor Português
192 parallel translation
Datak'a söyle onu lime lime edeceğim.
Diz ao Datak Tarr que o vou desmontar pedaço por pedaço.
Ben buna Datak'ı emekli etme planı diyorum.
Vou chamar a isso de plano de reforma Datak Tarr.
- Ne istiyorsun, Datak?
O que queres, Datak?
Konsey güvenlik nedeniyle gizlice ağır top getirmesi için Datak ile bir anlaşma yaptı.
O Conselho fez um acordo com o Datak para, discretamente, trazer armamento pesado para a nossa segurança.
Datak'la neden dalaştın sen?
O que te deu para mexeres com o Datak?
Arabulucu Datak'tı.
O Datak era o intermediário.
Kasabada sadece bir bioadam gördüm o da Datak için çalışıyordu.
Só vi um Homem Biónico e ele trabalha para o Datak Tarr.
Yanlış bir şey mi söyledim? Datak!
Eu disse alguma coisa errada?
Datak, ikimiz de Kenya'yı zarar gelmeden bulmak istiyoruz.
Datak, tu e eu temos o mesmo interesse em trazer a Kenya de volta viva.
Datak da öyle.
E o meu Datak também.
Datak'ın tek istediği hak ettiği saygıyı görmek.
O Datak só quer o respeito que ele merece.
Datak'ı şehir konseyine atamamı mı istiyorsun?
Queres que eu indique o Datak para o Conselho da Cidade?
İşin tuhaf yanı bana bakmıyor Datak.
O engraçado é que ele não olha para mim, Datak.
Sanırım Datak'ın adamları buraya benden önce ulaşmış.
Os capangas do Datak vieram aqui antes de mim.
O zaman seni bir süre verimsizce döverim. Sonra Datak baskın yapar, kulağına fısıldar ve birden bilgi akar gider.
Aí eu bato em ti por um tempo até o Datak entrar, falar ao teu ouvido, e de repente, a informação sai.
Size yeni konsey üyemizi tanıştırmaktan mutluluk duyarım Bay Datak Tarr.
Eu gostava de apresentar o mais novo membro do Conselho da Cidade, Sr. Datak Tarr.
Sağ tarafımda Bay Datak Tarr eşi Stahma ve oğulları Alak.
Há minha direita, o Sr. Datak Tarr, a sua mulher Stahma, e o filho deles, Alak.
Alkış mı istiyorsun, Datak?
Queres aplausos, Datak?
Hollows'un sahibi Datak Tarr sahnede büyük Rafe McCawley ile yan yana bu insanlara onların bir akranıymış gibi sunuldu.
Datak Tarr de Hollows divide o palco com o grande Rafe McCawley, apresentando-se a estes humanos como iguais.
Ben Datak Tarr.
Sou Datak Tarr.
- Datak'in oğlu Alak.
- É filho do Datak, Alak.
Datak, ben hallederim.
Deixa-me tratar disto, Datak.
Datak, karını ve oğlunu al eve git.
Vai para casa com a tua mulher e o teu filho, Datak.
Datak, oğlumuz McCawley'lerin kızına aşık.
O nosso filho está apaixonado pela miúda, Datak.
Yuke Liro'dan Elah Bandik Shanje Liro'sundan saygıdeğer Datak Tarr seni korkaklıkla suçluyor.
Elah Bandik do Liro Yuke... o honorável Datak Tarr do Liro Shanje, acusa-te de covardia.
Datak'ın oğluyla evlenmen küçük şey oluyor ben de bunu bir kenara bırakacağım, öyle mi?
Tu concordares em casar com o filho do Datak é a pequena coisa que devo deixar?
Datak'a bir Castithan kan düellosunda meydan okudu.
Desafiou o Datak a um duelo de sangue Castithan.
Datak beni tüm sebeplerin ötesinde sevdiğini bildiğin bir adamdı.
O Datak era um homem que amava-me acima de tudo.
Bu kadar yeter, Datak.
Chega, Datak.
Ne olacak Datak?
Como vai ser, Datak?
- Datak'le işimizin bitmediğini biliyorsun.
Sabes que ainda não acabou com o Datak.
Datak bizi böyle yakalasa olacakları hayal edebiliyor musun?
Este é o Connor Lang. Consegues imaginar se o Datak... nos visse agora?
Datak sana çok kızmış.
O Datak está muito zangado contigo.
Datak'a hayır demen onu sinirli ve şüpheli yapar. Castithan bir adam için boynuzlanmak çok büyük bir utançtır.
Dizer não ao Datak tornou-o muito zangado e desconfiado, e para um homem Castithan, ter um par de chifres é... uma grande vergonha.
Oturduğumuzdan beri Datak'ten, Alak'ten bahsettin. Ama hiç kendinden bahsetmedin.
Este tempo todo temos estado aqui sentadas, tem falado do Datak, do Alak... mas nunca de si.
Datak veya Alak için olmayan bir şey yap.
Faça algo que não seja para o Datak ou o Alak.
Datak bizi bu halde yatakta görseydi neler olabileceğini hayal edebiliyor musun?
Imaginas se... o Datak nos pudesse ver agora?
Datak'a söyle onu lime lime edeceğim.
Diz ao Datak Tarr que o vou destruir um pedaço de cada vez.
Ben buna Datak'ı emekli etme planı diyorum.
Vou chamá-lo "o plano da reforma do Datak Tarr".
- Ne istiyorsun, Datak?
Que queres, Datak?
Konsey güvenlik nedeniyle gizlice ağır top getirmesi için Datak ile bir anlaşma yaptı.
O Conselho fez um acordo com o Datak para obter sem muito barulho artilharia pesada para segurança.
Datak'la neden dalaştın sen?
O que te passou pela cabeça para te meteres com o Datak?
Arabulucu Datak'tı.
O Datak é o intermediário.
Gel hadi. Kasabada sadece bir bioadam gördüm o da Datak için çalışıyordu.
Só vi um Homem Biónico na cidade e trabalha para o Datak Tarr.
- Datak!
- Datak!
Neymiş Datak?
- O que é, Datak?
Datak.
Datak.
- Datak'ı ve biyo adamı görebiliyorum.
- Quantos?
Sen çevrelerinden dolaş.
- Vi o Datak e o bio-homem.
Kızı bırak Datak.
Larga-a, Datak.
- Datak, üzgünüm.
Datak.