Dean tradutor Português
7,144 parallel translation
Dean selam söylüyor.
O Dean está a dizer "Olá".
- Jody hallederim dedi Dean.
- A Jody disse que resolve, Dean.
Bu işte dışarıda kalmalısınız. Hadi oradan Dean!
Vai-te lixar, Dean!
Dean orada olanlar neydi öyle?
ANTES O que foi aquilo há bocado?
Nasılsın Dean?
Como estás, Dean?
Sam ve sen de Dean'sin.
E tu és o Dean.
"Dean Winchester!"
"Dean Winchester."
Dean?
Dean. Dean.
"Dean Rusk, Carl Clifford, Hubert Humphrey."
Dean Rusk, Carl Clifford, Hubert Humphrey. "
Dean!
Dean?
Bay Pratt. Dean Levine Wilkins.
Sr. Pratt.
Tanıştığımıza memnun oldum.
Dean Levine-Wilkins.
- Den ve ben mahkemede savunma yapacağız,... ama tamamen Cary'nin yöneticiliğinde.
- Prazer em conhecê-lo. - O Dean e eu vamos argumentar em tribunal, mas, totalmente sob a supervisão do Cary.
O halde bir sonraki tanığınızı çağırabilirsiniz, Alicia, Dean, Cary.
Então... Pode chamar a vossa próxima testemunha, Alicia, Dean, Cary.
Dean, kendi genlerine sahipler.
Dean, eles possuem um gene.
Dean ve ben konuştuk,... ve ilk yılın kirasını firmaya kişisel kredi vererek finanse etmeye hazırız.
Bem, o Dean e eu conversamos, e estaríamos dispostos a financiar o primeiro ano de arrendamento através de um empréstimo pessoal à sociedade.
Belki bir mola vermek istiyorsundur, Dean?
Talvez queiras fazer uma pausa, Dean?
Dean, başka bir iyiliğe ihtiyacım var.
Dean, preciso de outro favor.
Dean, Alicia!
Alicia!
Sanırım sana patronun Dean'i öldürdüğümü söylemem gerek.
Eu acho que deveria te contar que eu matei seu chefe Dean.
Dean Martin'in "Kış Aşkı" da iyidir.
Então, o "Winter Romance" do Dean Martin é bom.
Sinatra, Dean Martin. Elvis, Phil Spector, Sam Cooke, hepsiyle!
O Sinatra, o Dean Martin, o Elvis, o Phil Spector...
Altı saattir buradayım. Spor salonuna gittim, iki poşet yumurta yedim ve Harry Dean Stanton'la 21 oynadım.
Estou cá há seis horas e já fui ao ginásio, comi dois ovos escalfados e joguei blackjack com o Harry Dean Stanton.
Sonra anladık ki dekanın 17 yaşındaki kızıymış.
Acontece que ela era a filha de 17 anos do Dean.
Ding pang pol, devlet arazisi.
Dean óleo de palma. Phera Mining Lda Agricultura...
Hayır, fakat Ulusal Acapella Derneği Dean ile bizim hakkımızda konuşuyor.
Pois não, mas a direcção nacional de A Cappella está ali a falar com o reitor sobre nós.
Dean sizi bekliyor, serseriler.
O reitor vai recebê-las agora, vadias.
( DEAN CUNDY - FİLMİN GÖRÜNTÜ YÖNETMENİ ) Herkes "Oh, zamanda yolculuk filmi yapamazsınız, insanlar izlemez" dedi.
Todos diziam : " Não podem fazer filmes sobre viagens no tempo.
O zaman kötü bir zamanda yolculuk filmi yapmazsın, iyisini yaparsın.
Dean Cundey Director de Fotografia As pessoas não vão vê-los. " Bem, é só não fazer filmes maus sobre viagens no tempo.
Dekan, daha sonra.
Dean, responde.
Dekan, nereye bok var?
Dean, onde raios estás?
Dekan Sumner gelmeyeceğinizi söylemişti, olanlardan...
O Dean Sumner disse que não vinha...
Hatırlasana, o, Howard Dean'le konuştuğunu söyleyince uyduruyor mu bakmak istemiştim.
Lembras-te, eu queria fazer uma verificação da porcaria... Depois de ele ter dito que falou com Howard Dean.
Eyalet sekreteri Dean Rusk cevap verdi...
O Secretário de estado Dean Rusk respondeu...
Bana Jimmy Dean ya da Jimmy Jam demedin.
Não me chamaste Jimmy Dean, nem Jimmy Jam.
Hanna Dean'i sen mi öldürdün?
O Sr. matou Hanna Dean?
Hanna Dean'e biz tecavüz ettik.
Nós violámos a Hanna Dean.
Bariz yanıt, Hanna Dean'e birlikte tecavüz ettiler.
A resposta óbvia é, porque eles violaram a Hanna Dean.
Sonra pisliğini ortaya çıkaracağım. O pisliği senin mirasın yapacağım. Sonra da müvekkilimi Hanna Dean'i öldürmek suçundan sonsuza dek temizleyeceğim.
E vou expor toda esse sujidade e vou transformá-la no seu legado, e depois farei com que o meu cliente, de uma vez por todas, seja exonerado pelo assassinato da Hanna Dean.
Dean daha önce de birini öldürmüştü.
O Dean já teve de matar antes.
Dean bütün eski yazılara baktık. Hiçbir şey yok.
Dean, procurámos em toda a mitologia.
Kabil'in Mührünü Dean'in kolundan nasıl çıkarırız bilmek istiyoruz.
Precisamos de saber como se tira a Marca de Caim do braço do Dean.
Dean Winchester bir canavar.
O Dean Winchester é um monstro.
Gezegendeki en tehlikeli silahı ona dokunduğunda kendini kaybeden Dean Winchester için bulmamı istiyorsun. Bir bira içelim ya da filme gidelim diye aradınız sanmıştım.
Querem que eu obtenha a arma mais perigosa do planeta para o Dean Winchester, o homem que se passa sempre que lhe toca!
Sen Dean mısın?
- És o Dean?
- Dean ben...
Dean, eu...
Dean?
Dean?
Dean.
Diz-me que tiveste de fazer isto.
- Dean.
Dean.
- Neler oluyor?
Dean!
Dean.
- Dean.