Des moines tradutor Português
155 parallel translation
Des Moines'denim, New York'a ziyarete gelmiştim.
Sou de Des Moines e vim visitar Nova lorque.
- Hiç Des Moines'de bulundunuz mu?
- Já esteve em Des Moines? - Não.
İktidarsızlık ameliyatı için Des Moines'a uçuyordu.
Voava para Des Moines para ser operado a impotência sexual.
- Des Moines Enstitüsüne mi?
- No Instituto de Des Moines?
- Des Moines Enstitüsü.
- Instituto Des Moines.
You want me to send you a couple copies from Des Moines?
Querem que vos envie cópias do Des Moines?
Onun doçentliğini kabul eden tek üniversite Des Moines'da.
A única faculdade que aceita sua disciplina é em Des Moines.
Herkes Des Moines'a gitmek istiyor.
Todo mundo quer ir para Des Moines.
Dünyanın dört bir yanından insanlar ölmeden önce Des Moines'ı görmeye geliyorlar.
Vem gente de todo o mundo para dar uma olhada em Des Moines antes de morrer.
Baktık ki Midwest'teki organizatör... St Louis ve Kansas City, ve, um, Des Moines'i çıkarmış.
E agora, um promotor do Mid-West... cancelou Saint Louis, Kansas City... e Des Moines.
En iyi deriler Roma'dan, Paris'ten ve Des Moines'den gelir.
Oh, sim, os melhores couros vêm de Roma, Paris e Des Moines.
Sanırım Miami'den açılan telefonlardan, Des Moines'dan atılan kartlardan bıkıp usandı.
Acho que ela se cansou dos telefonemas de Miami e dos postais de Des Moines.
Des Moines'a gidersen sakın bana kart atma.
Se algum dia for a Des Moines não me mande um postal.
Debbie Des Moines'deki Herkesi Seviyor.
Debbie Papa Des Moines.
Orville Rendenbacher ve onun çekici torunuyla Des Moines'da bir hafta sonu.
Um fim-de-semana em Des Moines com o Orville Redenbacher e o seu neto cheio de estilo?
Waco'dayım, Des Moines'te de olabilirim. Nerede olmak istersem oradayım.
poderia estar em Des Moines... onde quer que quisesse estar.
Kuzenlerimden biri,... kendini Des Moines'te tarayan birini tanıyor.
Esta minha prima, conhece um tipo que foi scanneado por um deles numa convençao em Des Moines.
Des Moines'te, galadan önce.. .. provalı kostümde, perde açılır açılmaz.. .. 1.
Devia ter-me metido num avião antes da estreia em Des Moines Quando o pano subiu, o telefone tocou e a Dotty entrou com sardinhas.
- Des Moines, ardından Pittsburgh'ta oynayacağız.. .. sonra tanrı bilir nerede.. ne kadar zaman..
Não, temos de ir a Des Moines e a Pittsburgh e depois sabe Deus onde.
- Evet canım.. Bunu al.. Gişe müdürüne git kafasına patlat..
Vai bater com isso no director da bilheteira e acabas em Des Moines.
- Aslında, Des Moines'te oyun tuttu..
Não. Adoraram, em Des Moines.
- Des Moines'te alkışlar dinmedi..
Sim. Bateram palmas e bateram mais, em Des Moines.
Amy Des Moines'deki fırından iş teklifi aldı. - Gelenler onlar değil mi?
A Amy foi trabalhar para uma padaria em Demont.
Des Moines'den buraya dönmek için bir uçak bulamıyor.
Não consegue arranjar nenhum voo de volta de Des Moines.
Des Moines'den ve St. Louis üzerinden geçerek... Boston sahasına ulaşacağız.
Louis e, depois, voaremos para a região de Boston.
Omaha, Des Moines, St. Louis, aşağıda hiç birinden bir iz yok.
Omaha, Des Moines, St. Louis. Também não há sinal delas.
DES MOINES 14 MİL
Des Moines 23 Km
Bir hafta önce kendime bir elbise satın akıyordum
Há uma semana estava a comprar um vestido em Des Moines.
Ben, lowa Des Moines'lıyım.
Eu sou de Des Moines, Iowa.
Beni artık lowa'da bile tanıyorlar.
A esta hora já sou conhecido até em Des Moines!
Des Moines'de Blockbuster'da çalışıyorum.
Trabalho na Blockbuster, em Des Moines.
Blockbuster Video, Des Moines, Iowa.
Para Blockbuster Video, Des Moines, Iowa.
Blockbuster Video, Des Moines, Iowa.
Blockbuster Video, Des Moines, Iowa.
Eğer veremezseniz, Des Moines'a geri dönüyorum.
E se não poderem dar-mos, voltarei para Des Moines!
Sabahleyin Des Moines'e uçmak zorundayım.
Tenho de apanhar o voo para Des Moines esta manhã.
Ben bu sabah umutla kiramı çıkarabilmek için yeterli ayakkabı satacağım Des Moines'e gitmeden önce erkenden buradan ayrılacağız demiştin.
Você disse que já teria saído antes de eu ir para Des Moines... onde esperançosamente eu ia vender bastantes sapatos para pagar a renda.
Sadece Des Moines'e gidememekle kalmadım, ayrıca kirayı da çıkaramadım, çünkü sizin acil bir durumunuz vardı.
Só que não fui para Des Moines e não ganhei para a renda porque você tem uma emergência.
Bütün gece... Des Moines'te kalman gerekebilir.
la ter de passar uma noite em Des Moines.
Zamanın olmadığı bir yer gibi!
Este local chama-se Des Moines.
Hayır koca burunlu, Gorak benim sorumluluğumda, Des Moines'e onu... ben götüreceğim.
- Anda, Steve, tu vais para Des Moines! Não vais não, trapaceiro! O Gorak é minha responsabilidade!
— Des Moines'e bir gidiş bileti lütfen.
Precisamos de um bilhete de ida para Des Moines, por favor.
— Des Moines mi?
Des Moines? Para quê?
Oraya göndermeliyiz yoksa burada canına okuyacaklar!
Para Des Moines ou então ele irá derreter. Não! Ele não vai derreter!
Hoşçakalın, Des Moines'e gidiyorum.
Mais uma vez adeus! Vou para Des Moines! Não!
Demek istediğim, bir deniz kızını uçağa bindirip Des Moines'a gönderemez. bu da demek oluyor ki bir çeşit özel transfer şekli ayarlamak zorunda.
Estou a dizer é que, ele não pode pôr uma sereia no próxima avião para Des Moines, o que significa que ele tem de arranjar algum tipo de transporte especial.
Orası Des Moines.
É Des Moines.
Des Moines'deki ralliyi kaçırdık.
Perdemos o encontro em Demont.
Babası Des Moines'liydi.
O dentista era de Pensacola. O pai era de Des Moines.
— Burası Des Moines.
O que é isso?
— Haydi Steve, Des Moines'e gidiyorsun.
- Lar!
— Hayır götürmeyeceksin mongol popo.
Eu levo-o para Des Moines!