Direct tradutor Português
14 parallel translation
Toptan Giyim Satıcısı
Direct Wholesale Clothing,
Neden 40s'e gitmiyorsun?
Why don't you direct your way to the 40s.
First Direct 233.
É o voo First Direct 233.
- 233 sefer sayılı First Direct uçağı.
- Foi o First Direct, voo 233.
I feel I have a direct relationship with you.
Sinto que tenho uma relação directa contigo.
- "Direk Döküm" şirketindeki adam.
- O tipo da Diecast Direct.
Helikoptere bindiyse kesin toksin makinesini kullanmıştır.
Se estava no helicóptero, ela usou o monitor direct-tox.
Toksin makinesi, tabii ya.
O monitor direct-tox, com certeza.
Dünya sağlık örgütünden aldım.
Mandei-o vir da "NHS Direct".
Sana direkt numaramı veriyorum tamam mı?
I'm going to give you my direct number, OK?
Lise terk hatun, kask saçlı herif, kadında direct-to-DVD'lerden var, güvenlik de mekanının önünde onu izliyor.
A beldade do cabelo volumoso tem um segurança a vigiar a parte da frente da loja.
Beni öldürmeye çalışıyor. Ben Hartman Hughes, habe...
Hartman Hughes em direct...
Beni öldürmeye çalisiyor. Ben Hartman Hughes, habe...
Hartman Hughes em direct...
Never had direct contact with Zed.
Nunca tiveram contacto com o Zed.