Dunham tradutor Português
868 parallel translation
Claire Dunham.
Claire Dunham.
Air France yolcusu Andrew Dunham lütfen beyaz telefonu açınız...
Passageiro Andrew Dunham da Air France, por favor atenda um dos telefones brancos ao seu dispor...
Seni de tanıyorum. Ronnie Dunham.
- E a ti também, Ronnie Dunham.
Ronnie Dunham, büyük adam.
Ronnie Dunham, senhor importante.
- Hey, Bay Dunham.
- Sr. Dunham.
Haydi başlıyoruz. Dunham kardeşler topu tutun.
Os irmãos Dunham estão em jogo, e ele defende.
- Harry Dunham.
- O Harry Dunham.
Er Dunham ikinize de yardımcı olacaktır.
O soldado Dunham vai ajudar-vos em tudo o que precisarem.
- Sen Harry Dunham'sın.
- É o Harry Dunham.
Er Dunham'a göre pek fark yok.
Não segundo o soldado Dunham.
Er Dunham'ı bulmaya çalışıyorum.
Estou a tentar localizar o soldado Dunham.
Mulder, Dunham'ın kışlasından geliyorum.
Mulder, consegui ligação com o quartel do Dunham.
Dunham, dün geceden beri asker kaçağı -
O Dunham está ausente sem justificação desde ontem à noite...
Dunham burada.
É o Dunham.
Er Dunham'ı öldürdüğünü hatırlıyor musun?
Lembra-se de matar o soldado Dunham?
Bayan McAlpin, Er Dunham'ın dün gece buraya geldiğini söylediniz.
Sra. McAlpin, disse que o soldado Dunham veio cá ontem à noite.
Dunham ve Guttierez'in ikisi de, Albay Wharton hakkında şikayette bulunmuşlar.
O Dunham e o Guttierez apresentaram queixas contra o coronel Wharton.
Bence onu Dunham Hastanesine götürmeliyiz.
Deveríamos levá-lo ao Hospital Dunham.
Bayan Dunham'ın yerine gelen öğretmeninizi tanıtayım. Bay Schneebly.
Quero apresentar-vos o substituto da Miss Dunham o Sr. Schneebly.
- Programımızla ilgili bir sorunuz var mı? Çünkü Bayan Dunham, genelde şu aralar bize kelime bilgisi dersi verir, sonra da pop yarışması yaptırır ve okuma gruplarına ayırır.
- Tem perguntas quanto ao programa? depois faz um jogo de perguntas e separa-nos em grupos de leitura.
Ama Bayan Dunham bize sadece 15 dakika teneffüs verirdi... Beni duymadın galiba, kızım. Sorumlu olan benim, tamam mı?
Mas a Miss Dunham só nos dá 15 minutos de interv... quem manda sou eu.
Anne Dunham da kim?
Quem diabo é a Anne Dunham?
Şimdi de komedyenliğe mi başladın, Dunham?
Continuas um comediante, não é, Dunham?
- Ne yapıyorsun?
Ei, Dunham.
- N'aber, Dunham?
Tudo bem, meu?
Unutmayın, Dunham itini Nigel'e bırakıyorsunuz!
Nigel quer o Dunham só para ele.
Steve Dunham biraz önce içeri girdi.
Steve Dunham acabou de entrar.
Steve Dunham, bunca yıl sonra Abbey'e dönmüş.
Steve Dunham. De volta ao Abbey depois de todos esses anos.
Sonunda Dunham piçlerinden biri, oğlumun bedelini ödeyecek!
Vocês, Dunham de merda, vão pagar pelo meu rapaz.
Bu, Steve Dunham'ın karısı.
Olha Tommy. É a mulher do Steve Dunham.
Pete Dunham'ın yaşamı, bana zamanı gelince yerinde durmayı öğretmişti.
A vida de Pete Dunham ensinou-me que existe uma hora para marcar uma posição.
Ve Dunham orta sahaya döndü.
E Dunham está de volta.
Dunham markajları delip geçiyor.
Dunham, a quebrar placagens.
Görünüşe göre mahkûmlar, topu neredeyse 12 yard süren Dunham'a karşı bir önlem almamış.
Os prisioneiros estão sem soluções para Dunham, que está com uma média de 12 jardas por bola.
Oh, Switowski'den Dunham'a müthiş bir darbe.
Oh, que pancada no Dunham pelo Switowski.
Jeff Dunham, sana söylüyorum adamım.
Estou a falar contigo, Jeff Dunham.
JEFF DUNHAM "Arguing with Myself"
JEFF DUNHAM : "Discutindo Comigo Mesmo"
Bayanlar baylar karşınızda Jeff Dunham.
Senhoras e senhores, convosco o Jeff Dunham.
Bay Dunham, merak ediyorum da, sen ne iş yapıyorsun?
Ei, senhor Dunham, o que faz na vida?
Çeviri :
Jeff Dunham FAÍSCA DE INSANIDADE
- Biliyorum. - Dunham.
- É Dunham.
Hiç olmadı, Joe Dunham sana yardım edebilir.
Ou podias ir ajudar o Joe Dunham.
Dunham hepsini halletti.
- De certeza que trataram disso. - O Dunham tratou de tudo isso.
Dunham kötü bir haber verdi.
O Dunham tinha más notícias.
Dunham'a, bir kadin mi vardi diye sordum. Hayir, dedi.
Perguntei ao Dunham se havia outra mulher.
Olivia Dunham.
Fala Olivia Dunham.
Victor Dunham'ın ziyaretçisi nerede?
Quem está para o Victor Dunham?
Steve Dunham orada mı?
Steve Dunham está lá?
Dunham.
Diz-se Dunham.
FBI'ın gelmesini bekliyoruz. Olivia Dunham, FBI.
Olivia Dunham, FBI.
Ajan Dunham.
Agente Dunham.